Yeni birşey önermiyorlar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Trabzon Milletvekili adayı Süleyman Soylu, Kanal 24 TV ‘Son Baskı’ programında Melik Yiğiteli’in konuğu oldu.

Konuşmasına Trabzon’daki seçim çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerle başlayan Süleyman Soylu, şehrin insanlarının Trabzon şehrinin geleceğe nasıl taşınacağına ilişkin ciddi bir fikir ve bilgi sahibi olduğunu ifade etti. Bu birikimin temel sebebinin de şehrin dışarıyla ve dünyayla olan entegrasyonunun sonucu olduğunu ifade eden Süleyman Soylu, “Trabzon dışarıya iyi adam ihraç ediyor” ifadesini kullandı. Trabzon’un tarihsel sorumluluğunun bilincinde bir şehir olduğunu da sözlerine ekleyen Soylu, Yavuz ve Kanuni’nin burada yöneticilik yapmış olmasının bu şehrin doğal bir sonucu olduğunu ve şehrin zor şartların şehri olmasının insanlarına yönetimsel ve yaşamsal kabiliyetler yüklediğini söyledi.

Trabzon’un doğal arkları olduğunu, Körfez bölgesinden 300 bin turist geldiğini ve bunun özel Körfez turistine özel bir yatırım da yapılmadan, genel yatırımlarla böyle bir gelişim olduğuna dikkat çeken Süleyman Soylu, Trabzon’un gerek kültürel ve gerekse tarihi, coğrafi birikimlerinin doğal olarak bir cazibe merkezi olduğunu sözlerine ekledi.

MHP ve CHP’nin eskiden milliyetçilik, laiklik üzerinden siyaset yapan partiler olduğunu, AK Parti’yi de makarnacılıkla suçladıklarını, oysa bugün Türkiye’nin büyük projelerine dokunmayan ama halka dokunmaya çalışan bir siyasete büründüklerini, bunun da bir anlamda sevindirici olduğunu anlatan Süleyman Soylu, siyasetin uçuk kaçık vaatler vermeyen, ayakları yere basan bir kurum olduğunu söyledi. MHP ve CHP’nin güttükleri vaat siyasetinin AK Parti’nin kötü bir kopyası olduğunu ifade eden Soylu “Kılıçdaroğlu bunu yaptı, Bahçeli’ de müzayedeye çıkardı, bir müzayede var şu anda, kim ne kadar verirse” ifadelerini kullandı. CHP ve MHP’nin vaatlerini büyük bir kesimin gerçekçi bulmadığını sahada gördüğünü ifade eden Süleyman Soylu, bir kesimin de, özellikle emekli kesimin maaşlarının arttırılması yönünde talepleri olduğunu, buna yönelik olarak da AK Parti’nin 13 yıllık iktidarı süresince birçok altyapı yatırımlarına imza attığını, 200’ün üzerinde baraj yaptığını ve haliyle bu barajların tekrar yapılmayacağını, bugüne kadar yapılanların eksikleri ve açıkları kapatmak olduğunu ve toplumun , ekonominin birçok yarasının sarıldığını, sosyal yardımların arttırıldığını, bundan sonra da bu iyileştirmelerin devam edeceğini ifade etti. Gelen taleplerin “bunlar bu kadar veriyor, siz niye vermiyorsunuz” şeklinde olmadığını, sadece kendi durumlarının daha iyi hale getirilmesi şeklinde ifadeler olduğunu, bunun da gayet normal ve ferasetli bir davranış olduğunu, partilerinin de bu konudaki çalışmalarının devam edeceğini, siyasetin de esasen bunun için yapıldığını sözlerine ekledi.

Devlet Bahçeli’nin 18 yıldır partisinin başında olduğunu ve bu süre içinde ülkeye tek bir faydasının olmadığının herkes tarafından bilindiğini, milletin çareyi kimde araması gerektiğini bildiğini belirten Süleyman Soylu, Türk milletinin faris bir millet olduğunu,milletin kimin neyi yapıp neyi yapamayacağını çok iyi bildiğini ifade etti. Muhalefetin iddiasının daha iyiyi yapmak olmadığını, muhalefetin bugün taşeronluğa talip olduğunu, MHP-HDP Cemaat-CHP, Cemaat-MHP, MHP-CHP ilişkilerinin ve bu yapının anayasayı yaptırmamak üzerine siyaset gütmesinin bu taşeronluğun en açık göstergesi olduğunu ve bu yapının Türkiye’nin ayaklarında bir pranga olmasını istediklerini söyledi. Süleyman Soylu, muhalefet partilerinin durumuyla ilgili “yeni hiçbirşey önerdikleri yok. Yeni birşey öneren tek parti AK Parti’dir” ifadelerini kullandı.

MHP-HDP İTTİFAKI MI?

AK Parti karşıtlarının sahada birbiriyle paslaşmalarının çok açıkça görüldüğünü ifade eden Süleyman Soylu “Benim bulunduğum ilde, Trabzon’da bir MHP ilçe başkan yardımcısının bizim 1 milletvekili çıkarmamız önemli değil HDP’nin baraj aşması önemlidir’ demesi herhalde birşey ifade ediyor. Bu bir cinnet halidir veya bu bir kimliksizlik halidir veya savrulmadır” ifadelerini kullandı.

CHP’nin, sahada HDP ile ilkesel mücadeleyi AK Parti’ye bırakıp kendisinin kapkaççılık yaptığını ifade eden Süleyman Soylu, CHP’nin doğu ve güneydoğu bölgesinde sahayı HDP’ye terkettiğini, bölgede siyasi bir iddiasının da amacının da olmadığını sözlerine ekledi.

Seçim gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Süleyman Soylu, HDP ile ilgili bir soru üzerine “Uzun zamandan beri Doğan medyasını takip ediyorum, Demirtaş’a açıkça destek oldukları ortada, öyle direk ve endirek mesajlar veriyorlar ki, çok rahat bir şekilde bunu görüyoruz. Hükümeti sabahtan akşama kadar yeren, eleştiren hatta alaya alan, unsurları oluşturuyorlar, dakikalarca cemaatla birlikte bunu yapıyorlar. Bir “Selahattin Demirtaş övgüsü” ortaya koyuyorlar. Ama şansımız şu ki Aydın Doğan hep kaybetti, biz ise hep kazandık. Allah’tan halkın sevdiği bir tipoloji değil,halkın tehdit olarak gördüğü bir tipoloji.” İfadelerine yer verdi.

HDP’YE PARALLE DESTEK VAR…

Süleyman Soylu, sözlerine şöyle devam etti: “Mart yerel seçimlerinde, Gezi olaylarında bu desteği apaçık gördük. Gezi olaylarında bu işin destekleyicisi çemberin dışında ve içindeki alkışlayıcısı ve lojistik ortaya koyan Paralel yapıdır. Bu daha sonra anlaşıldı. Böyle büyük bir ihanetle karşı karşıya kalabileceğimizi hiç kimse anlamadı, içeriden emanete ihanet edileceği, sırtımızdan bıçaklanabileceğimiz hiç bir şekilde anlaşılmaz bir işbirliği içerisinde bu gerçekleşmiş.

Mart yerel seçimlerinde de HDP’yi desteklediler. Paralel yapı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de bazı yerlerde HDP’yi desteklediler, özellikle Güney Doğu’da baktılar ki AK Parti karşısındaki adaya Recep Tayyip Erdoğan karşısındaki adaya oy toplama konjoktörü müsait değil buranın gerçeklikleri buna müsait değil orada Selahattin Demirtaş’a HDP adayına oy topladılar.Türkiye’nin diğer bölgelerinde de CHP’nin güçlü olduğu yerlerde CHP’ye, MHP’nin güçlü olduğu yerlerde bu partiye ciddi bir şekilde Mart yerel seçimlerinde oy verdiler.

PARALEL YAPI AK PARTİ KARŞITLARINA DESTEK VERİYOR.

“Böyle bir anlayışa böyle bir yapıyla biz karşı karşıyayız. Kimin eli kimin cebinde net bir göstergesi. Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Diyarbakır Belediye başkanı Gülten Kışanak’la belediye binasına arka kapıdan girerek ziyaret ediyor. Herhalde birbirlerini özlemişler, bu çok doğaldır, yıllardır birliktedirler, peki bunu yapıyorsunuz da Samanyolu Televizyonu’nun yıllardır yayımladığı ve Türkiye’de etnik nefretleşmeyi körükleyici dizilerini ne yapacaksınız, tamamen çözüm süreci başarılı olmasın diye her türlü fitneyi ortaya koyan anlayışı nereye sığdıracaksınız. Burada bütün tarafların ilkesizlikleri söz konusudur. Bütün taraflar kırmızıyı görmüş boğa gibi seçim sonucunda ne alabilrsek alalım, (sözlerimin bir yerinde kapkaççı benzetmesi yaptım), tam bir kapkaçcı misali ortaya koymaya çalışıyorlar. Yine CHP Genel Başkan yardımcısı Zaman Gazetesine verdiği beyanatta “biz HDP’nin barajı aşmamasından endişe ederiz, onun için biz ona dokunmuyoruz” diyor. Bütün politikaları ona göre yapıyorlar. “HDP’nin barajı aşmasını istiyoruz, onunla koalisyon yapabiliriz” görüntüsünde bir tablo var. Bunlar ‘şen ortaklar’, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP-MHP şen ortaklar, bir de HDP ile çengel oluşturabilecek bir bağlantıyı da Paralel yapı üstünden yapıyorlar. Bunun eski Türkiye koalisyonu olduğu ortada. MHP de bunun tam göbeğinde ve içinde.