Türkiye Toprakları Cazibe Merkezi Olacak

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Türkiye toprakları, önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın ve dünyanın en önemli cazibe merkezleri arasına girecektir” dedi.

Aydın Ziraat Odası’nı ziyaret eden Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin toprak ve verimlilik ile ürün çeşitliliği açısından çok zengin olduğunu ifade etti.

Türkiye’de önemli ölçüde temsil edilen tarım nüfusunun 2002 yılında GSMH’dan 23,7 milyar dolar pay alırken, bugün 63 milyar dolar aldığını belirten Soylu, şöyle konuştu:

“Şunu net bir şekilde belitmeliyim ki hem Aydın hem de Türkiyemizin güzel ve verimli toplarakları dünyaya kendi ürünlerinden 188 çeşit ihracat yaparak dünyanın bu konudaki en yaygın ihracat yapan ülkeleri konumuna kendisini getirmiştir. Elbette ki bir taraftan sulamanın gelişmesiyle, bir taraftan toprakların suyla buluşmasıyla, diğer taraftan verimliliğin arttırılmasıyla, bir taraftan tarımın var olan potansiyelini yönetmekle sürdürmek, diğer taraftanda bu talepleri karşılamak konusunda bir düzlem içerisinde program sürdürülmek zorundadır.

Böyle olduğu için Türkiye’de tarımda 2002 yılında yaklaşık 4 milyar dolar olan ihracatımız, 2013 yılında 16 milyar dolarlık seviyeye doğru kendisini götürmüştür. Türkiye tarımı önemli ölçüde destek almaktadır. 1,8-1,9 milyar dolar 2002 sonu itibariyle Türkiye tarımına hükümetimizin çeşitli kademelerine verdiği destek vardır. Bugün 2013 yılı itibariyle verilen destek 9,2- 9,3 milyar dolar civarında ve yaklaşık 10 yıldan beri toplam 60 milyar doları aşan destekle tarım karşı karşıyadır.”

Soylu, Türkiye’nin büyümesinin dünyanın her noktasında görüldüğünü, büyükelçilik sayısının 94’ten 134’e,  ateşelik sayısının 161’den 221’e yükseldiğini ve  dünyanın her tarafında ürün ihraç eder noktaya ulaşıldığını dile getirdi.

Türkiye’nin son 10 yılda tarım açısından geldiği noktanın önemine dikkati çeken Soylu, Türkiye’de 4 bin 200 çeşit endemik bitki yetiştiğini ifade ederek, sözlerini söyle sürdürdü:

“Türkiye, Avrupa coğrafyasında yetiştirdiği 2 katı kadar zeytin, zeytin yağına sahip olan, iklimi, toprakları, bitki örtüsü ile büyük bir cennetin, büyük bir yeryüzü zenginliğinin içinde, dünyada da 7. büyük ölçektedir. 2023 hesapları var. Türkiye’nin toplam 150 milyar dolar civarındaki tarımda ekonomik büyüklüğe ulaşma hedefi, Türkiye’nin ulaşılabilir hedeflerindendir. Buna da hepbirlikte sağlıklı  adım atmak zorundayız. Türkiye, beklenen gelişmesini, büyümesini tarım sektöründe değil, bir taraftan sürüdürebilir istikrar ve huzurla birlikte mali disiplinini devam ettirerek, bir taraftan ekonomide, bir taraftan ticaret sektöründe, inşaat sektöründe, diğer taraftan tarım sektöründe  mümkün olduğu ölçüler içinde yönetmektedir ve bunu büyütmektedir. Burada popülist politikalara yer vermeyen bir Türkiye tablosu söz konusudur. Türkiye toprakları, önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın ve dünyanın en önemli cazibe merkezleri arasına girecektir.”

Kimsenin Türkiye’nin geleceği ile ilgili endişe duymamasını isteyen Soylu, bunu çok net ve güvenle söylediğini vurgulayarak, “2023 Cumhuriyetimizin 100. yılında bizim koyduğumuz temel hedefimizdir ve 100. yılında Türkiye hem bölgesinde lider hem de küresel aktör konumuna gelecektir” dedi.

“Aydın sıfatlı insanlar, Taksim olaylarıyla ilgili ilan verdiler”

Türkiye’nin çıkar amaçlı politikalardan uzak, ilkesel bir politika izlediğini söyleyen Soylu, kısa, orta ve uzun vadeli programla yola çıktıklarını ancak Türkiye’yi kendi yolundan döndürmek isteyenlerin var olduğuna değinerek, şöyle devam etti:

“Aydın sıfatlı insanlar Türkiye’de Taksim olaylarıyla ilgili ilan verdiler. İçinde Türkiye’nin tablosunu hiç yansıtmayan, örtüşmeyen Sayın Başbakan’a ‘diktatör’  olarak nitelendiren.. Ya nasıl diktatör ki bu, 800 bin, merkez medya hariç gazete basılıyor? Türkiye’de ve sabahtan akşama kadar bu ülkenin başbakanını, bakanlarını, milletvekilerini, partisini, insanlarını eleştiriyorlar ve Türkiye’de diktatörlükten bir şekilde bahsediyorlar. Türkiye’yi haritada görmüş, kendi bulunduğu lobinin dayatmasıyla bu meseleye imza atmış olanların dünyada hiç bir inandırıcılıkları olmadığını net bir şekilde söyleyebilirim. Büyük bir oyunla karşı karşıyayız ama Türkiye bu büyük oyundan etkilenen ülke değildir.”