İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucu satıcılarına yönelik sözlerine ilişkin, “Benim ne söylediğimi polisim anlar, kimse karışmasın, hiç kimse karışmasın. Bizim polisimiz de hukukun ne olduğunu bilir, jandarmamız da hukukun ne olduğunu bilir. Bu işin de nasıl olduğunu bilir. Terörle mücadelede nasıl kararlılık ortaya koyuyorsak milletimize teminatımızdır, uyuşturucu ile mücadelede de aynı kararlılığı ortaya koyacaklar.” dedi.
Bakan Soylu, Kaya Termal Otel’de İzmir Uyuşturucu ile Mücadele ve Güvenlik Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, büyüyen şehirlerdeki düzensiz göç, uyuşturucu, terörle mücadele, asayiş ve trafik gibi sonunları çözmek amacıyla bir araya geldiklerini söyledi.
Uyuşturucu ile mücadeleye büyük önem verdiklerini belirten Soylu, “Uyuşturucu arzındaki artış, türlerde çeşitlenme, daha ucuz ve sentetik uyuşturucuların üretimi bu konuda ayrı bir teyakkuz halini oluşturmayı zorunlu kılmıştır. Uyuşturucu meselesi dünyanın üstüne dağdan düşen bir çığ gibi gelmektedir.” ifadelerini kullandı.
Dünyanın sadece belli yerlerinde doğal uyuşturucu yetiştirilirken ekim yapılamayan yerlerde ise laboratuvarlarda kat kat daha öldürücü uyuşturucuların yapıldığına dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:
“Bunların hammaddeleri bazı tıbbi ilaçların hammaddesi olduğu için engellenmesinde sorun çıkıyor. Yarattığı ekonomi de giderek büyüyor. PKK’nın uyuşturucu ticaretinden elde ettiği yıllık gelir 1,5 milyar dolardır. Bu az para değil. Silah alır, ülkemizin birliği ve beraberliğinin tehdidi olabilir. Uluslararası ticaret alanı oluşturur. Oluşturduğu ekosistem içinde kendisini besleyen bir anlayışı gerçekleştirmektedir. ”
Göç, terör ve uyuşturucu madde tehdidi
Soylu, Türkiye’nin bulunduğu konum itibariyle üç tehdit türü için hem hedef hem geçiş noktası konumunda olduğuna işaret ederek, bunların göç, terör ve uyuşturucu madde olduğunu söyledi.
Terörist geçişlerinin hem doğudan batıya hem de batıdan doğuya olduğuna vurgu yapan Soylu, “İsterseniz macera, sapkınlık deyin, batıdan doğuya da bir terör göçünü bu yıllarda çok net gördük. Ortadoğu’ya bizim üzerimizden geçmek isteyen yabancı teröristlerin olduğunu biliyoruz. Düzensiz göçle de mücadele ediyoruz. Bunların bir kısmı bizim ülkemizde kalmak için geliyor.” diye konuştu.
Soylu, düzensiz göçle mücadele için tüm çalışmaları gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Doğal uyuşturucu üretim merkezleri
Türkiye’nin doğu ve güneyinde doğal uyuşturucu üretim merkezlerinin bulunduğunu ve bu üretimde arz artışının olduğunu söyleyen Bakan Soylu, Avrupa ülkelerinde de laboratuvarlarda uyuşturucuların üretildiğine işaret etti.
Avrupalıların uyuşturucu konusunda “Türkiye’nin sırtını sıvazladığını” kaydeden Soylu, “Bunun tamamen bir oyun olduğunu, Avrupa’nın bu konuda samimiyetsizliğinin en üst düzeyde olduğunu paylaşmak isterim. Yaptıklarının tamamı ‘dostlar alışverişte görsün’ anlayışıdır.” ifadelerini kullandı.
Soylu, Türkiye’de 2015 yılında uyuşturucuya bağlı ölümlerin 520, 2016’da 920, şimdi ise 1000 seviyesinde olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bana kimse ‘buna sen aldırma’ diyemez. Ben aldırırım. Aynı zamanda İçişleri Bakanı, siyaset adamıyım, aynı zamanda iki evlat sahibiyim. Siz onları yaşamıyor musunuz? Bana iki gündür saldıranlara sormak istiyorum: Yaşamıyor musunuz? Hanginiz okulun önüne gittiniz de orada bir uyuşturucu satıcısıyla karşı karşıya kalan bir çocuğu anlamaya çalıştınız da bana bugün saldırıyorsunuz?
Her biriniz gördünüz, bir uyuşturucu bağımlısının annesine attığı yumruktan dolayı annesinin gözünün morardığı ve çaresizlikle beraber yanımıza geldiğini ‘ne olur siz güçlü adamlarsınız bize yardımcı ol’ dediğini. Benim ne söylediğimi polisim anlar. Kimse karışmasın, hiç kimse karışmasın. Bizim polisimiz de hukukun ne olduğunu bilir, jandarmamız da hukukun ne olduğunu bilir. Bu işin nasıl olduğunu bilir. Terörle mücadelede nasıl kararlılık ortaya koyuyorsak milletimize teminatımızdır, uyuşturucu ile mücadelede de aynı kararlılığı ortaya koyacaklar.’
Geçen yıl 20 ton eroin yakalandı
2017 yılında 20 ton eroin yakalandığını ifade eden Bakan Soylu, uyuşturucu konusunda tedbir almayı sürdüreceklerini, ilkokul, ortaokul, liselerde ve üniversitelerde uygulama yaptıklarını anlattı.
Uyuşturucunun getirdiği diğer sorunların fuhuş ve cinsel taciz olduğuna dikkati çeken Soylu, Türkiye’nin uyuşturucu tehdidi altında olduğunu söyledi.
“Biz Müslümanız, kendi göreneklerimize, milliyetimize, değerlerimize bağlı bir milletiz.” diyenSoylu, şöyle devam etti:
“Biz nasıl uyuşturucu ile beraber bunları ortadan kaldıran bir anlayışa teslim olabiliriz. Türkiye’de kimyasal uyuşturucudaki artışı söylemek istemiyorum. Rakamların hepsini biliyor ve adım adım izliyorum. Bazen diyorum ki ‘Bildiklerimi bilseniz gece sabaha kadar uyuyamazsınız.’ Sadece terörle alakalı değil, Türkiye böyle bir konuda tehdit altındadır. Bu tehdit bilerek etrafımızdaki anlayışlardan karşılanmaktadır. Bu kadar açık ve nettir. Onun için toplumsal bir refleks halinde toplumsal bir mesele olarak görüp ve toplumsal bir kampanyayla elimizin tersiyle itecek kudrete ve kabiliyete sahip olduğumuzu bir kere daha ifade etmek istiyorum.”
Uyuşturucuyla mücadelede muhtarlara büyük iş düştüğünü ifade eden Soylu, uyuşturucu ile mücadelede belediye başkanlarının da tam yetkili olduğunun altını çizdi. Soylu, “Kaymakamlar, zabıtalar, muhtarlar hepinizin gözü kulağı bu işin üzerinde olmalıdır. Biz ‘doğudan’ nitelik ‘batıdan’ da nicelik olarak insan kaynağı olarak üstünüz. Bu üstünlüğü sağlıklı bir nesille yarına taşımak temel sorumluluğumuzdur.” diye konuştu.
Terör ve uyuşturucu
Süleyman Soylu, terör ve uyuşturucunun birbirini beslediğini ikisiyle mücadeleyi eşzamanlı olarak birisini geride bırakmadan sürdürmek zorunda olduklarını dile getirdi.
Baskın yapılan mağaralarda dağ başında ciddi miktarda uyuşturucunun ele geçirildiğini anlatan Soylu, “Onların bir kısmı satılmak için bir kısmı da o dağa kaçırılan gençlerin terörist yapılması için kullanılıyor. Uyuşturucu ticareti terörden besleniyor. Terör örgütü vasıtasıyla ürettiği yerden tüketilmek istenene gençlerin ayağına gidiyor ve gençleri zehirliyor.” ifadelerini kullandı.
“2017’de FETÖ’den 48 bin 305 kişi tutuklandı”
Kültür, sağlık, ahlak, medeniyet, eğitim, sosyal politika, şehircilik kurallarıyla sorunları değerlendirdiklerini ve sonuca ulaştırdıklarını ifade eden Bakan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“15 Temmuz milattır, devleti bir virüs gibi sarmış FETÖ tehdidini bu millet bastırdı. Örgütün kamuda yarattığı bizlerin görev sahasında yarattığı tahribatı inkar etmiyoruz. FETÖ terör örgütüne yönelik yürütülen operasyonlarda sadece 2017’de 48 bin 305 kişi tutuklandı. Bunların içinde güvenlik görevlilerimiz, yargıçlarımız, hakimlerimiz, savcılarımız var, devlet kurumlarında çalışanlar var. Her birinin eksilmesi bizim mücadele kabiliyetimizin eksildiği anlamına geldi ki, bu, aslında temel bir yanılgı. Çünkü tam tersi oldu onlar eksildikçe görev heyecanı arttı, motivasyon ve koordinasyon yükseldi.”
Soylu, milletin 15 Temmuz’da Türkiye topraklarında gözü olanlara cevabını verdiğini belirtti.
“Benim için uyuşturucu satıcı ne ise terörist de aynıdır”
Bekçilik müessesini canlandıracaklarını vurgulayan Bakan Soylu, “İnanıyorum ki İzmir sokaklarımız da bekçilerimiz ile bulaşacak tam donanımlı her türlü teçhizatı olan, güvenliği ortaya koyan anlayışı gerçekleştirecek güvenlik elemanlarımızın sayısını artırmak için büyük gayret ortaya koyduğumuzu paylaşmak isterim.” dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, uyuşturucu ile mücadeleye büyük önem verdiğini hatırlatarak, “Benim için uyuşturucu satıcı ne ise terörist de aynıdır. Bizim arkadaşlarımız da hiç çekinmesin hepsine aynı muameleyi yapmakla görevlidir.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.