İçişleri Bakanı Soylu, “Ülkemizin bölünmez bütünlüğüne, birliğine, beraberliğine, kardeşliğine kim ama kim halel getirmeye çalışırsa bundan teker teker hesap sormazsak namerdiz.” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, halk oylaması çalışmaları kapsamında Eyüp Sultan Meydanı’nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, 16 Nisan’da sadece 18 maddelik anayasa değişikliğinin oylamaya sunulmayacağını ifade ederek, “Biz başka bir şeye gidiyoruz. 10 yıllardan beri ‘Bu ülke sizin değildir.’ diyenlere karşı, bu vatan bizimdir, bu ülke bizimdir demeye gidiyoruz.” diye konuştu.
“Şimdi tükürüğü nasıl çıkıyor bilmiyorum ama…”
İçişleri Bakanı Soylu, 7 Haziran seçimlerinde yüzde 10’un üzerinde oy alanların yüzlerindeki maskelerin değiştiğini, PKK terör örgütünün sözde partililerinin gerçek düşüncelerinin ortaya çıktığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O yüzde 10’un üzerinde oyu nasıl aldıklarını söyleyeyim. Tehdit ettiler. İnsanlarımıza pusula gönderdiler. Çocuklarının okullarına gittiler, ‘Annelerinize, babalarınıza söyleyin, oy verirlerse gereğini yerine getiririz.’ dediler. Musluklardan kan akıttılar. Onlardan birisi ne dedi? Yüzde 10 alınca cakası, fiyakası, havası yerindeydi; ‘TC’yi tükürüğümüzle boğacağız.’ dedi. Bu milletin beraberliğine kim kastederse, bu devlet de gereğini yerine getirir. Şimdi tükürüğü nasıl çıkıyor bilmiyorum ama kodeste herhalde söylediklerini rahat bir şekilde kendi kendine dinliyordur. Arkalarını PKK’ya, PYD’ye, YPG’ye dayıyorlarmış, bizi korkutacaklar, ürkütecekler. Bugün sırtını yasla da görelim, bulunduğun yerde sırtını duvara yasla. 7 Haziran yapıldı, hemen o yüzleri ortaya çıktı. ’16 yerde özerklik ilan ettik.’ dediler. Çünkü şımarmışlardı. Varto, Nusaybin, Cizre, Eruh orada duruyor, oradaydım geçen gün. O günkü cesaretinizin birazı bugün olsun da bugün ‘özerklik’ diye bir söz yapın da alalım façanızı aşağı.”
“Kandil’deki itler var ya…”
Geçenlerde Gabar’da döşenen el yapımı patlayıcının patlatılması sonucu 3 askerin şehit düştüğünü hatırlatan Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bilesiniz ki o günden beri içimiz rahat değildi. Bunun kanın yerde kalmamalıydı. Size söylüyorum, onu yapanları, bu sabah 8 teröristi bizim aslanlarımız etkisiz hale getirdiler. Hiç merak etmeyin, bugün 8, dün 8, bir gün önce 20. Evlatlarımız gereğini yerine getiriyorlar. Ben de bir babayım. 13 yaşındaki çocukları, annelerinin kucağından alıp dağa götürüyorlar zorla. Anne ağlıyor. Baba akşam eve geldiği zaman evladını soruyor, ağlıyor. ‘Acaba nerede?’ diye soruyor. ‘Aldılar, götürdüler.’ diyorlar. O çocukları, annesinin sevgisine ihtiyaç olduğu günler, aldılar Kandil’e götürdüler.
Oradan kaçabilen, yeniden memleketine dönebilen, annesinin yanına sığınabilen çocuklar bize anlattı. Bunlar ahlaksız, edepsiz. Kandil’deki itler var ya, o 60-70 yaşına gelmiş, o hayvandan aşağı yaratıklar, onlar var ya 13 yaşındaki çocuklara fiziğine göre kimine pantolon giydiriyorlar, kimine etek giydiriyorlar, o sabileri, o çocukları taciz ediyorlar. Burada İçişleri Bakanı bir kardeşiniz olarak söylüyorum, eğer bundan sonra bu çocukları bir daha annelerinden, babalarından kopararak dağa getirirlerse benim İçişleri Bakanlığım bana haram olsun.”
Mitingin ardından Eyüp Sultan Camisi’ne geçerek namaz kılan Soylu, daha sonra parti otobüsünden vatandaşları selamlayarak, Eyüp’ten ayrıldı.