AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu, bir ülkenin görebileceği siyaset seviyesi en düşük insanlarından bir tanesidir” dedi.
Soylu, Kemer ilçesini ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, Türkiye’nin çok boyutlu bir operasyonla karşı karşıya olduğunu belirterek, bu operasyonu Türkiye’nin milli iradeyle aşma konusunda gerekli kararlılığı ortaya koyduğunu söyledi.
Güvenlik toplantısında konuşulanların ortam dinlemesiyle kamuoyuna servis edilmesinin hem Türkiye açısından bir güvenlik tehlikesi olduğunu ortaya çıkardığını hem de Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı çok boyutlu operasyonun her tarafa sirayet ettiğini açıkça ortaya koyduğunu vurgulayan Soylu, yaklaşık 4-5 aydır Türkiye’nin kurumlarını felç etmeye ve devleti bir şekilde yönetilemez hale getirmeye yönelik bir operasyon yapıldığını belirtti.
“Bugün devlet ve hükümet, milli iradeyle buluşan AK Parti hükümeti, bin yıllık devlet geleneğimize yapılan bütün saldırıları devletle göğüslüyor, milletle göğüslüyor, meydanlarda göğüslüyor” diyen Soylu, milletin 30 Mart’ta vereceği kararla bu zorlukların üstesinden gelineceğini söyledi.
Soylu, şunları kaydetti:
“Son bir haftadır, 10 gündür CHP’nin sözcüleri bu vatana ihanet olarak nitelendirdiğimiz bu konuşma kayıtlarını, hem de montajlanarak yayınlanması hususuyla illegal olmuş durumdalar. Bugün Umut Oran’ı mahkemeye verdim. Sayın Başbakanımızın 30 Mart’ta kaçacağı ve Türkiye’den ayrılacağı dediği için mahkemeye verdik. CHP’nin hemen hemen tüm sözcüleri, Türkiye’nin bu son haftada birtakım önemli gelişmelerin olacağını ve bu önemli gelişmelerin de Türkiye’de siyaseti etkileyeceğini belirtmişlerdir. Dikkat edin, bundan 10 gün önce, Niğde Ulukışla’da karşı karşıya kalmış olduğumuz terör saldırısında şehit verdik. O hadiseden 2-3 gün önce, Kılıçdaroğlu diline dolamış, ‘Eğer böyle bir şey olursa, bunun bir şekilde Türkiye’nin içerisindeki siyaseti dizayn etmek için kullanıyorlar’ dedi ve 1-2 gün sonra böyle bir olay oldu. Anlaşılıyor ki CHP, Türkiye’de bugün vatana ihanet eden bir organizasyonun sözcülüğüne soyunmuş durumda. Bu Türkiye açısından son derece yanlış bir şeydir. CHP’nin yasal kodlarına da ihanet eden bir yaklaşımdır. Hem Kılıçdaroğlu’da vardır hem de onun birtakım başkan yardımcılarında ciddi bir şekilde vardır. ”
Soylu, hiç kimsenin endişe etmesine gerek olmadığının altını çizerek, Türkiye’nin bu ihanet şebekesinin bütün unsurlarını devletiyle, milletiyle ortadan kaldırmak için büyük bir uğraş içerisinde olduğunu kaydetti.
Yerel seçimlerin, bu uğraşın en temel başlangıçlarından olacağını belirten Soylu, “Bir taraftan Türkiye’nin kendi milli güvenlik hususlarının, unsurlarının konuşulduğu toplantıyı almak, bu ülkenin Cumhurbaşkanı’nı dinlemek, Başbakanı’nı dinlemek, bakanlarını dinlemek… Anlaşılıyor ki Türkiye tam anlamıyla bir uluslararası cereyanla karşı karşıyadır. Burada ayakta durarak, güçlü bir şekilde inanıyorum ki aşacaktır” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Soylu, şunları söyledi:
“Ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu, bir ülkenin görebileceği siyaset seviyesi en düşük insanlarından bir tanesidir. Yani, bir siyasi partiyi başkalarına kullandırmak, bu kadar maşa haline getirmek ve o siyasi partinin, siyasi organlarının tamamını töhmet altında bırakmak konusundaki mahareti elbette ki milletimiz tarafından kendisine sorulacaktır. CHP’nin kendi iç dinamikleri tarafından da bu kendisine sorulabilecektir ve sorulacaktır. Ne yaparsa yapsın, kime yaranmaya çalışırsa çalışsın, efendisine yaranmaya çalışırsa çalışsın, bunun üstesinden gelemeyecektir.”
– Kılıçdaroğlu’na sorular
Soylu, Kılıçdaroğlu’na 2-3 soru sormak istediğini belirterek, şunları kaydetti:
“İstanbul Beşiktaş’ta 4. sıra belediye meclis üyesi kim? Hangi niyetle sen onu 4. sıra belediye meclis üyesi yaptın? 17 Aralık operasyonu çerçevesinde, bu adamı oraya Truva atı olarak oraya yerleştirdin mi yerleştirmedin mi? Örgüt lideri diye geçen bir insanı 17 Aralık darbesinde, 17 Aralık operasyonunda hangi sıfatla döndün ve onu bir şekilde belediye meclis üyesi adayı gerçekleştirdin. Bu adamın ve bir genel başkan yardımcısının kaset olayına, Baykal’a hazırlanan kaset oyunlarıyla ilgisi nedir? Eğer mertse, eğer namusluysa, eğer ahlaklıysa, eğer bizim Anadolu medeniyetimizin geleneklerine ve aile yapısına sahip bir adamsa, eğer alçak değilse buna da cevap versin.”
Kılıçdaroğlu’na, İklim Bayraktar ve Deniz Baykal arasında gerçekleşen hadisede, İklim Bayraktar’a “Sen bunları kendi imkanlarınla çek ve bana getir” deyip demediğini soran Soylu, Bayraktar’ın bunu iddia ettiğini söyledi.
Soylu, Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’ye yapılan saldırıların ve vatana ihanetin sözcülüğünü yaptığını iddia ederek, şöyle konuştu:
“Bunun Türkiye’de kamuoyunu oluşturmaya çalışacaksın, iktidar koltuğu için bu ülkeyi ateşe atma adına her şeyi ortaya koyacaksın, ondan sonra ülkenin Başbakanı’na, hükümetine, bu ülkenin istikrarına ve milli iradesine alenen saldırıda bulunacaksın, bunun hesabı elbette verilecektir. Bunun da hesabı elbette sorulacaktır. Bir siyaset kalitesi açısından Kılıçdaroğlu’nun durumu, şunu net bir şekilde söyleyeyim ki vahimdir ve bunun bedelini bu millete ödeyecektir. Türkiye, böyle pespaye bir siyaseti hiçbir zaman görmemiştir, pespaye bir siyasetçi hiçbir zaman görmemiştir. Bu son kaset olayıyla ilgili değerlendirme onun üzerindedir. Bundan kurtulması mümkün değildir.”
Soylu, Truva atları vasıtasıyla ülkenin istikrar ve huzurunu bozması yüzünden Kılıçdaroğlu’nun mahkeme önüne çıkacağını öne sürerek, “Hiç bundan kaçarı yoktur. Hiç kimse merak etmesin. Bu bin yıllık devlet, Türkiye üzerine oynanan kumpası çözmüştür. Bu millet bu kumpası çözmüştür ve bu safhaları kusarak devlet kendi içinden atacaktır ve 30 Mart, yeni Türkiye’nin kapılarını da açacaktır” diye konuştu.
Soylu, daha sonra ilçede esnaf ziyaretlerinde bulundu.