Süleyman Soylu: Ben Recep Tayyip Erdoğan’ı yüzyılın lideri olarak görüyorum
Hakkındaki iddiaların büyük bir iftira olduğunu belirten AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, “Suç ve suçluyla mücadele her ülke için her daim için vardır. Eğer bir ülkede her 33 saatte bir çete çökertiliyorsa 7 yıl boyunca, böyle bir iftirayla devletimizi karşı karşıya bırakamazsınız” dedi.
7 yıllık İçişleri Bakanlığı döneminde başarılı işlere imza atan Süleyman Soylu, sessizliğini bozdu..
AK Parti İstanbul Milletvekili ve önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
GDH YouTube kanalında Cüneyt Polat’ın sorularını yanıtlayan Soylu, uyuşturucuyla mücadele ve hakkındaki iddialara dair önemli ve net açıklamalar yaptı.
—İçişleri Bakanlığı’ndan sonra süreç nasıl geçiyor sizin için?
Aslında normal geçiyor.
Türkiye’nin çok zor bir dönemiydi. 15 Temmuz sonrası FETÖ’den arınma dönemi, PKK ile en yüksek mücadelenin olduğu dönem, DEAŞ hem çatışma bölgelerinde hem Türkiye’de çok hareketliydi onunla mücadele edilen bir dönem, DHKP-C, MLKP gibi 15 Temmuz öncesinden kalan terör örgütleri, aynı zamanda dünyanın en büyük göç dalgasının yaşandığı bir dönemdi. Türkiye’nin sel, deprem gibi bir çok doğal afete denk gelen bir dönemdi. Herbiri ile karşılaştık.
-Bu kadar sizi konuşulur kılan ne?
Bir siyasetçi dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun 2 kez Amerika’nın istenmeyen adam listesine girmişse elbette konuşulur. Amerika’nın istenmeyen adam listesine ne için girdiğinden dolayı konuşulur. Bunun bir çok sebebi vardır. Süheyl Batum bir profesör vardı. Bizim için şöyle söylerdi. Babam için de kısmen benim içinde; ‘siz köşeli siyasetçilersiniz’ derdi. Biraz bundan da kaynaklanıyor olabilir. Bir de ben Recep Tayyip Erdoğan’ı yüzyılın lideri olarak görüyorum. Onla çalışırken üzerimdeki sorumluluğu hep hissetim. Bir liderle çalışıyorsanız sorumluluğunuz taşın arkasına saklanmak değil, gövdenizle olaylarla karşı karşıya kalmaktır size düşen sorumluluk. Burada hesabi olmamak lazım. Sakınmamak lazım. Onun için bunu memelet adına, milletimiz adına, ülkeniz adına bir mücadele yapıyorsunuz. Bu süreçte ne yapabilirsek bizden sonra gelecek nesiller çok daha güven içerisinde olurlar. Hep böyle gördüm.
Bazen iftiralarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Sadece biz mi kaldık? İftiralarla Menderes asılmış bu ülkede. Bir başbakan iki tane bakan asılmış. Sonra da ‘pardon’ dememek için tarihi yanıltmaya çalışmışlar, öyle yada böyle tarih yanılmamış. Ve bu insanların masumiyeti ortaya çıkmış. Fakat sonuç ne? Bir başbakan iki bakan asıldı. Onlarca, yüzlerce insan hapishanelerde heder oldu.
Ben sivil bir siyasetçiyim. Siyasetin içerisinden geliyorum. Başka bir alandan siyasete geçmiş değilim. Çocukluğumdan itibaren siyasetin içerisindeyim ve sivil bir akılla bugüne kadar siyaset yaptım. Nasip oldu devlette önemli görevler yaptık. Partide de yaptık. Aldığım görevleri halkın gözüyle yapmaya çalıştım. Ne yaptıysak vatandaşın iyiliği için yaptık.
Bizden sonra gelecekler de çeşitli iftiralarla karşı karşıya kalacaklarını bilmeliler, mücadele etmeliler ve devleti yönetirken korkmamalılar. Devletin, vatandaşın lehine karar alabilmeliler. Haksızlıkla karşı karşıya kalabilirsiniz. Dünyanın sonu değil. Haksızlığı da haklılığı da bilen bir güç var. Allah. Oraya teslim olacaksınız. Eğer meselenizi böyle görüyorsanız. Meselenizi hesabi görüyorsanız onun içinden çıkmanız mümkün değil, gece uyku uyuyamazsınız.
-Süleyman Soylu organize suç örgütlerine karşı gerekli adımları atmadı mı? Bugün yapılan operasyonlar sizin döneminizin eseri mi?
İlk içişleri bakanı olduğum zaman ilk değiştirdiğimiz kanun; mafya yapılanmalarının katalog suçlar içine alınması, cebir ve şiddetin eklenmesi ve bir takım cezaların yükseltmesidir. Yani TCK 220’de bir değişiklik yaptık, devrim gibi bir değişiklik yaptık. Organize suç örgütlerinin takibini yapabilmek için. Temel derdimiz ‘FETÖ’den boşalan yere başka bir suç örgütü girer mi?’ydi. Bunun için önlemler aldık.
7 yıl içişleri bakanlığı yaptık. 33 saat bir suç örgütü çökerttik: 593 mafya yapılanması, 1138 uyuşturucu suç örgütü…
Devlette devamlılık esastır.
Yedi yıldık görev sürecimizde kamuoyunu bilgilendirmek için her yıl kitapçık yaptık. Bunun bilinmemesi mümkün değil. Tekrar söylüyorum: 1138 uyuşturucu suç örgütü, 593 mafya tipi yapılanma… 33 saatte bir suç örgütü çökertildi. Bunu içerisinde siber suç örgütleri, kaçakçılık vs. Yok. Sadece mafya tipi yapılanma ve uyuşturucu çeteleri.
Bu iftiralar büyük bir haksızlık olur. Hükümetimize, güvenlik güçlerimize, devletin bütün birimlerine haksızlık olur. Bunun sadece bir tek ayağı yok ki.
Türkiye’de mafyayı yakalıyorsunuz, en az 6 ay 1 yıl takip süresi var. Bunlar projeli dosyalardır. Hem uyuşturucu da bunu yaparız hem diğer kaçakçılık, organize suçlarda… Bu dosyaları yargının kontrolünde takip ediyorsunuz. Uyuşturucu da ‘gizli soruşturmacı’ kavramı bunu biz getirdik. Böyle bir çok devrim gibi yenilikler ortaya attık.
Bu kadar çok adımı atmışız 33 saatte bir organize suç örgütü çökertmişiz.
-Peki neden hala suçlanıyorsunuz?
Türkiye’de 15 Temmuz sonrası göreve geldik biz. Dağlarda yaklaşık 3 binin üzerinde terörist vardı dağlarda, PKK’lı terörist. Şehirde bunların irtibatları vardı. Şehirlerde gün aşırı bombalar patlıyordu. İnsanlar AVM’lere gitmekten çekiniyordu. Türkiye’de FETÖ’nün tasfiyesi gerekliydi, bunun için bütün Türkiye ayaktaydı, arınma gerekiyordu. Sadece içeride değil dışarıda da bu mücadele gerçekleştiriliyordu. DEAŞ çok etkiliydi. 1151 DEAŞ’lıyı yakaladık, (yabancı terörist savaşçı) Avrupa ülkelerine gönderdik. Oranın vatandaşı olduğu için. Bunların içinde kırmızı bültenliler de var. Türkiye bütün bunlarla mücadele etti. Dünyanın en büyük göç dalgalarıyla karışı karşıya kaldık.
Bütün bunlarla uğraşırken öncelikleriniz var. Özellikle organize suçlarda operasyon sayılarımız 10 kat 15 kat arttı. Ve burada güvenlik güçlerimiz çok başarılı çalışmalar ortaya koydu.
-Bankanlığı bıraktığınız da 3 bin teröristten kaç terörist kaldı?
Dağlarda 77 terörist kaldı. Onu da bazen manipüle ediyorlar. Cumhurbaşkanımızın bir sözü var ‘inlerine girilecek’… 10 binin üzerinde mağara imha edildi. Bugün Gabar dağından ne çıkıyor? Peki Kato dağından ne çıkacak? Petrol çıkacak Allah’ın izni ile.
Bu işin sonucu nedir? Turist sayın artıyor mu? Güneydoğu’daki çocuklar üniversiteye rahat gidebiliyorlar mı? İnsanları sokakta dolaşma konusunda bir endişesi söz konusu mu? Sonuç budur. Siz sonucuna bakacaksınız.
Bugün başka bir yöntem belirlenir, yarın başka bir yöntem belirlenecektir.
Verimliliğin bir karşılığı var. Her yıl TÜİK ‘en çok hangi kamu hizmetinden memnunsunuz?’ Diye sorar. Allah’a şükürler olsun bizim içişleri bakanlığımız döneminde, 7 yıl boyunca ‘asayiş’ 70 üzerinde bir puanla hep birinci olmuştur. Bunu arkadaşlarımıza yükseltmemiz gerektiğini hep söylemişimdir.
-Fatih Altaylı YouTube kanalında Timur Soykan ve Murat Ağırel ile program yaptı. Orada isminiz bolca geçiyor. 2 tanesini sormak istiyorum size… (video) Dünya’nın mafyası sizin döneminizde neden Türkiye’ye akın etti?
Tamamen haksız ve yanlış bir değerlendirme. Dünyanın bütün ülkelerinde organize suç örgütleri vardır. Bizdeki organize suç örgütü liderleri de kırmızı bültenle aradığımız halde Avrupa ülkelerindedir ya da başka ülkelerdedir. Ülkeler organize suç örgütleri liderlerini sıkıştırıyorlarsa bunlar eylem yapamadıkları için, daha rahat eylem alanı bulmak için başka ülkelere kaçarlar veya sığınırlar. Bizde bunlar için kırmızı bültenler çıkarırız. Sadece 2019’dan 2022’ye kadar yakaladığımızın bazıları bir liste olarak göstermek isterim. Çok konuşulanlardan bir tanesi komançero değil mi? Lideri kim Mark Buddle. Kim Mark Buddle? Dubai’de yaşamış, daha sonra Kıbrıs’a gelmiş. Kıbrıs içişleri bakanı bizimle irtibata geçmiş, Avusturalya bunu arıyor… Bazı ülkelere bunlar sahte pasaporta giriyorlar. Şimdi ekrana yansıttığımız insanların bir çoğu Türkiye’ye ya sahte pasaport ile gelmiştir, ya da geldikten sonra kırmızı bültenleri çıkmış ve yakalanmıştır.
Türkiye’nin güvenlik alt yapısının nasıl evrildiğini ve Mark Buddle ve yerine geçen isimin yakalanıp Avusturalya’ya iadesini anlatan Soylu, ‘benzer bir şekilde Urfi Çetinkaya’yı da yakaladık ve yargıya teslim ettik’ dedi.
Önemli olan güvenlik alt yapısını kurmaktır.
-Fatih Altaylı, Timur Soykan ve Murat Ağırel iddiaları neye dayanıyor?
33 saatte bir örgüt çökertildi. Lotu Güli’yi (Nadir Salifov) yakaladık biz Türkiye’de. Bunlar nasıl giriyorlar, sahte pasaportla giriyorlar. Vukotiç’i yakaladık başına çuval geçirerek polis uçağı ile beraber Sırbistan’a götürdük. İçeri girdi çıktı. Yeni bir pasaport aldı. Estetik ameliyat oldu. Türkiye’ye geldi.
-Bu tarz suçlular sistemde görülmüyor mu?
Türkiye’de bu verileri tutan jandarma ve polistir. Jandarma ve polisin verileri birbirini 2018’in Temmuz ayına kadar görmezlerdi. Yani siz polis bölgesinde bir suç yaparsınız, jandarma bölgesinde istediğiniz kadar yaşarsınız. Biz bunu birleştirdik. Bu bir devrimdir. 10 binlerce faili meçhul olay çözüldü.
Türkiye’de 2021 ve 2022’de hiçbir cinayet faili meçhul kalmamıştır. Cumhuriyet tarihinde böyle bir rakam yok. Çünkü Türkiye’nin güvenlik alt yapısı iyi bir şekilde tesis edilmiştir. Bu kolay bir iş değildir.
Hakan Fidan bana ‘bir şeyi yaparsak büyük bir iş başarırız’ dedi. Nedir dedim. ‘Havalimanlarında parmak izi ve biyometrik veri yüklemesini yaparsak, bu Türkiye’nin güvenliğini büyük ölçüde sağlar’ dedi. Ve yoktu. Biz bunu ne zaman yaptık? 2020’nun sonuna kadar bütün havalimanlarında ve bütün sınırlarda bu sistemi (gözcü) yükledik.
Yeni kimlik ile birlikte parmak izi ve biyometrik verileri topladık. Türkiye’de faili meçhul cinayetler bu sistem ile çözülmeye başlandı.
Türkiye’deki bütün ülkeler pasaportlarını senin sisteminin içerisine yüklemiş değiller ki! Burayı görünce Mahmut Çorumlu beyden bütün organize suç örgütü liderlerinin siteme yüklenmesini istedim. 2022’nin sonunda biz bunu yaptık.
Yine güvenlik alt yapısı açısında çok önemli bir devrime imza attık. İNTERPOL verilerini polis ve jandarma birimlerimize yaydık. Mesela İNTERPOL’den aranan birisi otele gittiği zaman görülür. Biz artık bu yaydık.
Havalimanı ve sınırlara gözcü sistemi yerleştirdik. Türkiye’deki bütün parmak izlerini aldık. Dünyadaki bütün organize suç çetesi, uyuşturucu çetelerinin fotoğraflarını bu sitemler içerisine yerleştirdik. Bu alt yapı adımlarının tamamını attık. Yani bir güvenlik alt yapısı oluşturduk.
-Siz bir sembol müsünüz?
Bence bu arkadaşlar (Timur Soykan, Murat Ağırel, Fatih Altaylı) neye hizmet ettiklerinin farkında değiller. Benim iyi niyetli düşüncem bu. Türkiye’yi suç ülkesi olarak nitelendirmek! Bu doğru bir yaklaşım değil. Neden bahsediyor? Uyuşturucu, baron.
Bu ülkede içişleri bakanı olduğum gün, bu adli tıp rakamıdır yılda 941 kişi ölüyordu uyuşturucudan bıraktığım gün 247 kişi ölüyordu. Bu artma mı azalma mı? Dörtte bire düşürdük. Bu bir mücadelenin sonucudur. Sadece bizim mücadelemiz değil, devletin sağlığından yargısına kadar, aile bakanlığına kadar, devletin komple bir mücadelesinin sonucudur.
Türkiye bu 7 yıl boyunca bin 50 ton uyuşturucu yakaladı. Peki bunu yakalayan insanlara bu haksızlık değil mi? 700 tonun üzerinde sadece esrar… ortalamada 5 ton eroin yakalarken bunu ortalama 15-16 tona çıkarıp bazı yıllarda 20-21 tona çıkarabilen bir yapı gerçekleşmiş.
52 uluslararası operasyon yapıldı. Hollanda’dan Almanya’ya kadar, Suriye’den Yunanistan’a kadar. Dünya’nın bir çok ülkesinde ve binlerce ton uyuşturucu yakalanmasını temin etmiş ve kendisi yakalamış, ortak operasyonlarla.
Terör operasyonları devam ediyor. FETÖ operasyonları devam ediyor. DEAŞ operasyonları devam ediyor. Hepsi devam ediyor.
Yetmedi içişleri bakanı olduğum gün hapishanelerde 37 bin uyuşturucudan tutuklu vardı. Bıraktığımız gün 128 bin. 37’di mi büyük 128 mi? Arkadaşlara tavsiyem şu olmuştur: Siz dosyalarınızı sağlam yapacaksınız skora gitmeyeceksiniz.
İçişleri bakanı bakanı olduğumuz gün uyuşturucunun yüzde 75’i batıda yakalanıyordu yüzde 25’i doğuda yakalanıyordu. Nereden geliyor uyuşturucu büyük bir bölümü doğudan geliyor. Bıraktığımız zaman yüzde 70’i doğuda yakalanıyordu, yüzde 30’u batıda. Yani uyuşturucunun girdiği noktada önemli bir bölümünü yakalama kabiliyetine sahip olduk.
Metruk bina. Kanun çıktı. 126 bin metruk bina tespit ettik. 100 bine yakını yıktık. 16 binini rehabilite ettik geri kalanı yıkılacaktı.
Uyuşturucu ile mücadeleye 360 derece baktık.
Narkolog diye bir projemiz vardı. 42 kim kullanıyor, ne kullanıyor, ne zaman başlamış bütün bunları ölçtük.
Bizde uyuşturucudan milyonda 5 kişi ölürken ABD’de milyonda 320 kişi ölüyor. Yani bizden 65 kat fazla insan ölüyor ABD’de. Avrupa’da bizden 5 ila 10 kat arası fazla insan ölüyor uyuşturucudan.
Bizim sahaya devlet olarak güçlü basmamız eroin rotasını değiştirmiştir. Bazı kimyasal sentetiklerin rotasını değiştirmiştir.
Bize dünyanın hiçbir ülkesinde kontrollü teslimat bilgisi gelmemiştir. Ama bizim başka ülkelere gönderdiğimiz ve yakalattığımız,Hollanda’da dahil Avrupa’nın bir çok ülkesi de dahil bir çok kontrollü teslimatımız vardır. O çeteleri tamamen çökertebilmek için.
Türkiye bu konularda Avrupa’nın ve Dünya’nın yük akı ülkesidir. 2020 yılında İspanya’da 37 ton kokain yakalanmış. 70 ton kokain Belçika’da yakalanmış. 49 ton Hollanda’da yakalanmış. Türkiye’de ortalama 1 ile 2,5 ton arasıdır yakalanan. (Soru: bu rakam bizim yakalayamadığımız için mi?) Yakalayamaman mümkün mü? Bir hattan geliyor. O zaman tüketime bakarsın. Biz kanalizasyonlara bile bakıyoruz ve alınan numune hangi il de ne kullanılıyor. Hangi madde kullanılıyor. Buna göre mücadele politikaları oluşturuyoruz.
Bir bir yılda 200 binin üzerinde uyuşturucu kullanıcısı yakalarız. Satıcısı da yakalarız, kullanıcısı da 200 bin. Bunların herbirine narkolog yaparız. ‘Nereden tedarik ediyorsun? Ne kullanıyorsun?’ Burada eroinin kullanılma oranı ne esrarın kullanılma oranı ne?.. ‘Devlet hiçbir şeyi takip etmiyor! Devlet hiçbir şey yapmıyor!’ (Sunucu: Süleyman Soylu yapmıyor diyorlar) o zaman biz 1 milyon kişi hep beraber bir şebeke oluşturduk, o şebekenin başında da Tayyip Erdoğan var diyorlar, öyle söylüyorlar orada.
Bin 50 ton uyuşturucu yakalanmış ortada. 37 bin iken 128 bin kişi hapiste, barosundan satıcısına kadar herkes…
Tayyip Erdoğan kurmuş Süleyman Soylu yönetiyor… TSK var, gümrük var, aile bakanlığı var, yargı var, savcı var, hakim var herkes var. Herkes bu işin içerisinde biz bir ülke olarak onların iddiasına göre bu işi yapıyoruz. Ya siz deli misiniz? Kendi ülkenize neden böyle bir kötülük yapıyorsunuz?
Uyuşturucu ile mücadeleyi dünyada en başarılı gerçekleştiren organizasyon Türkiye’dir bunu biz söylemiyoruz. Bütün uluslararası ölçeklere bunu ortaya koyuyor.
Türk emniyet teşkilatı ve jandarma teşkilatı tarihin en parlak dönemini sayın cumhurbaşkanımızın liderliği döneminde yaşamıştır/yaşıyor.
Asena diye bir yapay zeka programı yaptık. Bu program dünyada parmakla gösteriliyor. Bu program milyonlarca veriyi bir araya getiriyor. Her 10 ihbarın 4’ünü yapay zeka ile kendi içinde yakalayan bir anlayış söz konusu.
-7 yıl içişleri bakanlığı yaptınız? Baronlara neden dokunmadınız? Ciddi bir mafya üssüne nasıl dönüştük biz?
Bu büyük bir iftiradır. Suç ve suçlu ile mücadele her ülke için her daim vardır.
Eğer bir ülkede 33 saatte bir çete çökertiliyorsa 7 yıl boyunca. Bizde sonra da devam etti. Bundan sonra da devam edecek. Devlette devamlılık esastır.
Böyle bir suçlama büyük bir iftiradır.
Eğer yakalıyorsanız. Böyle bir iftira ile ülkeyi karşı karşıya bırakmak doğru değildir. Burada söylenecek söz o değildir.
Türkiye suç ve suçlu ile mücadelede bütün alt yapısını kurmuştur.
-Yakalandı haberlerinin verilmesi bir zafiyetin göstergesi mi?
Öyle değil. Adamı takip edersiniz. Yargı ile karar verirsiniz. G günün gelir yakalarsınız. Bazı ülkelerde isminizi, pasaportunuzu değişebilirsiniz. Türkiye’ye farklı bir isimle giriyorlar. Biz buna önlem aldık. Bahsettim.
Dünya’da aranan hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapılamaz. Bir çok elekten geçiyor. MİT, Adalet Bakanlığı, Göç… bütün bunlar bir çalışma yapar bunun nihayetinde de Nüfus Genel Müdürlüğü çalışmasını yapar. Onaya sunar. Oraya gelene kadar kırmızı bültenli olmaz. Ne zaman olur bu. Vatandaşlık aldıktan sonra. Biz de ne yaparız. İptal ederiz. Ülkesine iade ederiz.
Bazen adamın kendi vatandaşı almamak için kendi vatandaşlığından çıkarıyor. Ne yaparsan yap. Biz bunu defalarca yaşadık. Gül bahçesi değil dünya. Bulgaristan’a diyorum ki ‘şu kadar adamını yakalım al bunları.’ Verme diyor bana.
Komençero çetesinin iade maliyetini aldık. 500 milyon dolardı galiba. Onlar onu törenle karşıladılar. Bize teşekkür ettiler. Bu pazarlıkla beraber 2 adamlarını daha gönderdik. Bu iş takip işidir.
Bu kadar büyük mücadeleyi vereceksiniz, bu kadar büyük operasyonları gerçekleştireceksiniz.
Türkiye’de 80 bin uyuşturucu operasyonu oluyordu 250 bindir bıraktığımızda.
Bu mücadeleyi yapacaksınız sonrada size iftira atacaklar. Allah’ta biliyor herkes de biliyor. Komençero çetesini yakaladığımız da bize teşekkür mektubu gönderdi ülkesi.
Dünyanın bir çok ülkesinde bu mücadelesinden dolayı taktir görürken elbetteki kendi ülkesinde iddia ile karşı karşıya kalmak son derece yadırgamak lazım.
-Neden gri listedeyiz?
TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN:
https://youtu.be/PxKGcuXGMCY?si=n1lZhAvlOAdoGKm1