İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bu sabah İçişleri Bakanlığına gittiğimde önüme bir ihbar geldi. Hem de bütün detaylarıyla birlikte. İhbar ne biliyor musunuz? Bu ülkede FETÖ’den dolayı tutuklanan hakim ve savcılarla alakalı. Bir hukuk bürosuna, bizim dost diye bildiğimiz bir Batılı ülke külliyatlı bir para gönderiyor ve diyor ki ‘Bunları siz savunacaksınız. Burada gördüğünüz eksiklikleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine bildireceksiniz ve ondan sonra da biz gereğini yerine getireceğiz.” dedi.
Soylu, Atatürk, Hürriyet ve Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin siyasi tarihinde yaşananları ve mevcut sistemin yol açtığı sorunları anlattı.
Kendisine verilen görevlere ilişkin bilgi aktaran Soylu, şöyle devam etti:
“Sizden aldığımız bu emaneti namusumuzla, onurumuzla, sizin cesaretinizle, ortaya koyduğunuz kararlılıkla, sizin o ‘dik oynama’ anlayışınızla beraber yapmaya çalışıyoruz. Neyimiz varsa… Cesaretimiz varsa sizdendir, güçlü adımlar atıyorsak o da sizdendir Trabzon. Terörle mücadele eden ülkedeki kardeşlerinizden bir tanesiyim. Bu ülkede terörle mücadelenin çok zor olduğunu sizlerde biliyorsunuz çünkü dört bir koldan bu ülkeye saldırıyorlar, dört bir koldan bu ülkeye diz çökertmek istiyorlar. PKK’sı, DEAŞ’ı, FETÖ’sü, DHKP-C’si… Daha yeni, Almanya Sayın Cumhurbaşkanımıza izin vermemişti değil mi konuşması için. Bugün PKK’nın Avrupa’daki sözde yöneticilerinden bir tanesi Mustafa Karasu, Hamburg’da bir üniversiteye bağlanıyor ve diyor ki ‘Hayır vereceksiniz, hayır vermek zorundasınız ki PKK kazansın.’ Açık söylüyorlar, net söylüyorlar.”
Bakan Soylu, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum hakkında da bilgi vermek istediğini belirterek, şunları kaydetti:
“Bu sabah İçişleri Bakanlığına gittiğimde önüme bir ihbar geldi. Hem de bütün detaylarıyla birlikte. İhbar ne biliyor musunuz? Bu ülkede FETÖ’den dolayı tutuklanan hakim ve savcılarla alakalı. Bir hukuk bürosuna, bizim dost diye bildiğimiz bir Batılı ülke külliyatlı bir para gönderiyor ve diyor ki ‘Bunları siz savunacaksınız. Burada gördüğünüz eksiklikleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine bildireceksiniz ve ondan sonra da biz gereğini yerine getireceğiz.’ Sözleşme yapıyorlar. Bunu, o hukuk bürosundaki bir vatansever avukat, ‘bu ülkeye ihanettir, bu topraklarımıza ihanettir, bu memleketimize ihanettir’ diye bize bildiriyor. Sözleşmeleriyle, bütün detaylarıyla beraber bildiriyor. Ey Türkiye, nasıl yedi düvel İstiklal mücadelesinde ve Çanakkale’de üzerimize gelmişse bugün de üzerimize geliyor ama nafile Türk milleti ayaktadır.”
Soylu, 7 Haziran’dan sonra Türkiye’de yaşanan süreçler hakkında bilgilendirmede bulunarak, “7 Haziran’dan sonra Türkiye’de ne oldu hendekler kazındı. Çukurlar kazındı, bu ülkeye baş kaldırı yapmaya çalıştı o terör örgütü. HDP’li̇ler de onlarla birlikteydi.” diye konuştu.
Terörle mücadele çalışmaları hakkında değerlendirmede bulunan Soylu, şöyle devam etti:
“Bugün ben terörle mücadele ediyorum.
Jandarmamızla, polisimizle, güvenlik korucumuzla, Türk Silahlı Kuvvetlerimizle, Cumhurbaşkanımızın talimatı, Başbakanımızın talimatı, bütün bakan arkadaşlarımızın kararlılığıyla birlikte… Eğer CHP, Kılıçdaroğlu tek başına iktidar, azınlık hükümeti ile iktidar olsaydı ve orada HDP’ye ihtiyaç ve muhtaç durumda ilerleseydi, bizim o hendeklere karşı koyduğumuz mücadeleyi, evlatlarımızın koymuş olduğu mücadeleyi, koyabilme fırsatına bile sahip olmayacaktı. Çünkü ona diyeceklerdi ki ‘bak biz seni destekliyoruz.’ Onun için sen bu hendeklere karşı herhangi bir mücadele edemezsin. O da geri çekilecekti. Orada canını siper etmiş evlatlarımız.”
“Herkes Türkiye’de terörün bitirilmesini istiyor”
Bakan Soylu, bu sabah bir korucu babası ile telefonda konuştuğunu da anlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“İlk cümlesi, ‘Bakanım başımız sağ olsun, vatan sağ olsun, 5 tane daha evladım var, vatanıma da milletime de kurban olsun.’ Şimdi, kıymetli hemşehrilerim, o operasyonlar orada yapılırken, HDP’nin müdahalesiyle, güvenlik kuvvetleri geri çekilirse, bir daha gidebilme fırsatına sahip mi? Bunu niçin anlatıyorum biliyor musunuz? Bunu bir tek şey için anlatıyorum, Türkiye’de bu büyük terörle mücadele için en önemli şey, güçlü siyasi iradedir, en önemli şey güçlü bir hükümettir, en önemli şey millet iradesini ve o kararı yansıtmaktır.”
Herkesin Türkiye’de terörün bitirilmesini istediğine dikkati çeken Soylu, “Herkes terörün bitirilmesini istiyor ama Meclisteki sandalye sayısının ortaya koyduğu anlayışla birlikte eğer terör konusunda ‘aman hükümetim düşer aman bana bir şey olur ‘ diye bir çekingen davranış olursa, bilmenizi istiyorum ki ne şehitlerimiz bizi affeder, ne geleceğimiz bizi affeder, ne de topraklarımız, ne de medeniyetimiz bizi affeder. İşte bu mevcut sistem böyle bir sistemdir.” ifadesini kullandı.
“Bugün PYD üzerinden PKK’ya silah veriyorlar”
“Onlar bu ülkenin birliğini, beraberliğini, bu ülkenin kardeşliğini bilmiyorlar” diyen Soylu, şu görüşlere yer verdi:
“Eğer hükümetinizde zafiyet olursa, eğer meclisinizde zafiyet olursa, sadece terör örgütü sizinle oynamaya kalkmaz, aynı zamanda kim biliyor musunuz? Avrupa, evet bize dost ve müttefik olarak gözüken Avrupa..Sizle oynamaya kalkar. Bugün PYD üzerinden PKK’ya silah veriyorlar. Yeni nesil silahları veriyorlar. Son 6 ayda 980 tane sığınağı eksi 30 derecede Gabar’da, Cudi’de, İkiyaka Dağlarında, Tunceli Ali Boğazı’nda, Bitlis Seyir Ormanlarında, Tunceli Kutu Deresi’nde, Tendürek Dağı’nda, Lice’de, Mardin’de… Her yerde bizim evlatlarımız ve aslanlarımız tarumar ettiler. 980 teröristi etkisiz hale getirdiler son 6 ayda. Aslanlar gibi mücadele ettiler ama bilmenizi istiyorum ki Avrupa buna müsaade etmez, eğer güçsüzseniz tepenize biner.”
Bakan Soylu, Avrupa ile bir anlaşma yaptıklarını anımsatarak, kendilerinin sorumluluklarını yerine getirdiğini ama onların vize serbestisini yerine getirmeğini vurguladı.
Soylu, “En son bize ne dayattılar biliyor musunuz, ‘terörle mücadele kanunu değiştirin’ dediler. Bunun Türkçesi şu: Türkiye’nin Doğu’sunu, Türkiye’nin Güneydoğu’sunu PKK’ya teslim edin, terörle mücadele etmeyi̇n, onlar burayı i̇dare etsi̇nler. Ey Avrupa buradan sana söylüyorum, bu tezgahların ne olduğunu buz biliyoruz, senin vizeni de başına çalarız, senin PKK’nı da başına çalarız. Bu ülke sana biraz büyük gelir, bu ülke sana biraz bol gelir.” ifadesini kullandı.
“Sosyal medyada ne kadar FETÖ’cü varsa, evet hepsi iştah kabarttı”
Seçim kampanyası başladığından itibaren hep birlikte bir yalan rüzgarı izlediklerine işaret eden Soylu, şunları kaydetti:
“Hep birlikte. Bir taraftan muhtarlıklar kalkıyor, bir taraftan sanki günün şakası gibi bir taraftan lokantalar kapatılıyor, bir taraftan meclisler fes ediliyor, bir taraftan cumhurbaşkanının oğlu başkan yardımcısı yapılıyor. Bir taraftan evet yapmadıkları iftira kalmadı, ortaya çıkarmadıkları dedikodu kalmadı, neyi kaşısak da bu işi geri döndürsek diye atmadıkları adım kalmadı.
Sonunda neye sarıldılar biliyor musunuz? Dün akşam Sayın Devlet Bahçeli de söyledi. Twitter’da, sosyal medyada ne kadar FETÖ’cü varsa, evet hepsi iştah kabarttı ve Türkiye’de eyalet olacak diye bir anlayışı ortaya koymaya çalıştı. Ey FETÖ’cüler size söylüyorum, ey Türkiye’de eski Türkiye özlemi ile yanıp tutuşanlar size söylüyorum, bilesiniz ki Türkiye’de Tayyip Erdoğan’ı ezip geçmedikçe, bilesiniz ki Türkiye’de Binali Yıldırım’ı ezip geçmedikçe, bilesiniz ki Devlet Bahçeli’yi ezip geçmedikçe, bizleri ezip geçmedikçe, canımızı almadıkça bu ülkeden bir santimetre kare kimse koparamaz. Bilesiniz. Öyle dedikodularla, palavralarla.”
Bakan Soylu, mevcut sistemi de eleştirerek, yeni anayasa maddeleri ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili de bilgilendirmede bulundu.