AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, siyasi partilerin AK Parti’den gördükleri eğitim anlayışını yani siyasetin bilgiyle donanması, güçlenmesini, siyaset okulları vasıtasıyla örnek alıp uygulamaya çalıştıklarını belirtti.
Soylu, AK Parti Ağrı İl Başkanlığı tarafından, Ağrı Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen Siyaset Akademisi’nin açılış törenine katıldı.
Akademiye katılanlara ilk dersi veren Soylu, ”Siyaset tam anlamıyla güçlü bir şekilde oluşabilseydi, bu ülkede darbelerin olmazdı. AK Parti 27 Nisan e-bildirisi’ne karşı güçlü durmasaydı millettin iradesi darbe yapmak isteyenlerin eline geçecekti” şeklinde konuştu.
Soylu, siyasetin kurumsal halini en anlamlı şekilde bulması gerektiğini ifade ederek, siyasetin kurumsal halini bulması için siyasetin bilgi ile donatılması gerektiğini vurguladı.
Siyaset güçlü olduğu zaman, ekonominin ve dolayısıyla vatandaşın da güçlü olacağını belirten Soylu, şunları kaydetti:
”AK Parti, Türkiye’de sadece hizmetle, yollarla, hastanelerle, insana dokunan ve insan onurunu yükselten ve onu devletin hizmet kanadıyla milletin ayağına getirerek onu en üst noktaya çıkaran anlayışıyla değil, esas itibariyle belki de hafızamızı darbelerle, siyaset hafızasına müdahalelerle ve siyaset hafızasını ülkemizin insanı korkutarak, sindirerek ve bir kalıbın içine sokarak gerçekleştiren geçmiş siyasi tarihin o maliyetlerini de ortadan kaldırmak maksadıyla siyaset kurumunu güçlendirmek için hizmet etmektedir. Geçmiş tarihte yaşananları biliyoruz. Eğer 1960’ta siyaset tam anlamıyla güçlü bir şekilde oluşabilseydi, darbe olmazdı. Hepimiz biliyoruz ki eğer rahmetli Özal, kendine ait siyasal gücü kullanabilseydi, kullanabilseydik ya da işte o zaman rahmetli Özal’ın başına gelenler, getirilenler, vesayet sisteminin onu sıkıştırması, bürokratik oligarşinin ona pes ettirmeye çalışmasına yönelik anlayışları hiçbir şey yapamazdı.”
Siyaset Akademisi’nin güçlü siyaseti oluşturmak amacıyla kurulduğunu ifade eden Soylu, şöyle devam etti:
”AK Parti bu çerçevede sadece Siyaset Akademisi’ni kendisi yapmıyor, bu yolda kendisine ait bir aydınlık bir rehberlik bir liderlik ortaya koymuyor. Tam tersi bugün bütün siyasi partiler, AK Parti’den görmüş olduğu bu anlayışı yani siyasetin bilgiyle donanması, güçlenmesini, siyaset okulları vasıtasıyla örnek alıp yapıyor. Bazen taklit bile ediyorlar. Biz bundan sıkıntı duymuyoruz. Tam tersi memnun oluyoruz. Çünkü milliyetçilik üzerinden değil, din üzerinden değil Türkiye’nin geleceği üzerinden yapılan siyasetin güçlü bir siyaset olduğu ortada.”
”Herkesin aynı sınıfta olduğu bir toplum”
Eşit vatandaşlığın önemine vurgu yapan Soylu, eskiden hep ”birinci sınıf” tabirinin kullanıldığını söyledi.
Bütün sınıfları ortadan kaldırmak gerektiğine dikkati çeken Soylu, ”Herkesin aynı olduğu, aynı sınıfta olduğu, hiç kimsenin başka sınıfta olmadığı cinsinden, cinsiyetinden ayrık olmadığı bir toplum. Cumhuriyet Halk Partisi çıkmış hikaye okuyor. ‘Milliyetçilik ayaklar altına alınır mıymış, alınmaz mıymış’ diyor. Türkiye’de sen 3 bin dolarlık kişi başına gelir seviyesinden, benim ülkemin insanını 10 bin 600 dolarlık bir seviyeye getiren anlayışla ne ülkenin sevgisini ne ülkenin milliyetçiliğini, milletini ne ülkenin yarınını taşırsın” diye konuştu.
Soylu, insanları sınıflara ayırmanın yanlış olduğuna değinerek, ”Sizin kafanız hala insanları sınıfsal anlamda ayıran bir yapıda. Sizin kafanız o eski zamanda kalmış. Oysa benim bugün ülkemin insanı, ay yıldızlı pasaportuyla yurt dışına çıktığında başı öne eğik, kendisini küçümseyen bir gümrük memuruyla mı karşılaşıyor. Yoksa benim pasaportumu gördüğünde veya nüfus kâğıdımı gördüğünde ayağa kalkıp evet bu Türkiye toplumunun bir ferdidir diyen bir anlayışla mı.”
AK Parti’nin anlayışının yükselen toplumu oluşturmak olduğunu ifade eden soylu konuşmasını şöyle sürdürdü:
”Bizim anlayışımız budur. Yükselen toplumu oluşturmak. Ama ırkçılığa, etnikçiliğe, insanlarımızı farklılaştırmaya yönelik olan bütün anlayışları da sayın başbakanımızın dediği gibi, sonuna kadar ayaklar altına almaktır. Onları ne kadar ayağımızın altına alırsak, sevgiyi de o kadar başımızın üstüne çıkaracağız. Birliği ve beraberliği başımızın üzerine çıkaracağız. Bunu biliyoruz. ‘Yeter artık söz milletindir’ diyenler bu ülkenin gerçek sahibi olacaklar” dedi
Siyaseti milletle devlet arasındaki köprü olarak nitelendiren Soylu, konuşmasının sonunda, Siyaset Akademisi’ne katılan kursiyerlere başarılar diledi.