İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, polisin “güven” ve “şefkat”in temsilcisi olduğunu belirterek, “Şehitlere karşı borcumuzu hem terör örgütlerini tasfiye ederek hem de suçluya gerekli cezayı adalet nezdinde vererek ama aynı zamanda milletimize şefkatle davranarak ödemek durumundayız.” dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, Türk Polis Teşkilatının 172. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ve beraberindeki heyeti makamında kabul etti.
Soylu, kabul sırasında yaptığı konuşmada, polisin vatandaşın huzuru, güveni ve asayişin temini, ülkenin bölünmez bütünlüğü, dirliği ve bırakılan medeniyetin yarınlara hasarsız taşınması için büyük bir mücadele verdiğini söyledi.
Emniyet teşkilatındaki her bireyin büyük bir anlamı olduğunu ifade eden Soylu, şunları kaydetti:
“15 Temmuz’da Türk Polis Teşkilatının ortaya koymuş olduğu gayret, fedakarlık ve büyük mücadele azmi, bu millete saldıranlara göğsünü, bedenini siper etme anlayışı tarihimizde büyük bir kahramanlık destanı olarak yerini alacaktır. Bugün buralarda rahat bir şekilde oturuyor ve demokrasinin yükselmesini, gelişmesini önemli ölçüde temin edebiliyor ve bunun için çalışabiliyorsak bu arkadaşlarımızın ortaya koymuş olduğu büyük fedakarlıkladır. Hepimizin üzerinde sorumlulukları vardır. Bu sorumluluğumuzla birlikte adımlarımızı geleceğe güvenle atacağız. Bizden milletimizin beklentisi budur.”
Polisin aynı zamanda “güven”in adı olduğunu ifade eden Soylu, “15 Temmuz’da bizim kabiliyetimizi kaybedeceğimizi, Türk Polis Teşkilatının zafiyete düşeceğini düşünenler yanılgı içerisinde olduklarını görmüşlerdir.” diye konuştu.
Emniyet teşkilatından, uyuşturucudan asayişe, trafiğe kadar atacakları tüm adımları ve gerçekleştirecekleri mücadeleyi aynı titizlikle sürdürmelerini isteyen Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Polis, güvenin olduğu kadar aynı zamanda şefkatin de temsilcisidir. Biz suçluya karşı adaletin gerektirdiği bütün adımları atacağız ama milletimize karşı çocuklarımızı, gençlerimizi suçtan ayırmak için yapmamız gereken şefkat, adalet ve hakkaniyetle muamele etmektir. Bizim inancımız ve dinimiz iyilikleri anlatmayı, kötülüklerden sakınmayı emreder. Türk Polis Teşkilatının da yapması gereken inancımızın gereğini yerine getirmektir. Milletimizin duası sizinle birliktedir. Şehitlerimize ve gazilerimize sorumluluklarınız var. Bu sorumluluklarınız bizi adalet, hakkaniyet ve demokrasininin muhafazasından sorumlu tutmaktadır. Şehitlere karşı borcumuzu hem terör örgütlerini tasfiye ederek hem de suçluya gerekli cezayı adalet nezdinde vererek ama aynı zamanda milletimize şefkatle davranarak ödemek durumundayız. Attığınız her adımda bunu unutmayın.”
Türk Polis Teşkilatından dünyanın en iyi polis teşkilatı olmasını isteyen Bakan Soylu, “Herkes Türk Polis Teşkilatını parmakla gösterip imrenip kendilerine örnek almalıdır.” ifadesini kullandı.
– Emniyet Genel Müdürü Altınok
Emniyet Genel Müdürü Altınok ise 172 yıldır bu milletin birliği, huzuru ve bekası için canını verebilme cesaretini gösteren polis teşkilatının bir mensubu olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Emniyet teşkilatının bütün mensupları gerek terörle mücadele gerekse asayiş noktasında vatandaşın devletin şefkatini hissedebilmesi noktasında üzerine düşen görevleri bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yerine getirmeye büyük bir özveriyle devam edecektir. Bunun için söz veriyoruz. Emniyet teşkilatı meşru milli iradeyle seçilmiş, meşru hükümetin emirleri dışında hiçbir yerden emir almayacaktır.”
Konuşmaların ardından Bakan Soylu, heyetteki polislerle tek tek sohbet ederek, çeşitli hediyeler verdi.