AK Parti MKYK Üyesi ve Trabzon Milletvekili Süleyman Soylu, “Aynı 1990’lı yıllarda olduğu gibi bu ülkeyi terör bataklığına çekip, terörle terbiye etmeye, terörle haddini bildirmeye ve terörle ülkemize kendi istedikleri düzeni getirmeye çalıştılar” dedi.
Soylu, Çaykara ilçe merkezinde vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, 1 Kasım seçimlerinin Türkiye’nin yanı sıra coğrafya için de önemli olduğunu söyledi.
Türkiye’de 13 yıldır iktidarı yürüten AK Parti’nin, büyük değişimin ve dönüşümün, demokratik değerlerin yükseltilmesinin, demokrasinin gelişmesinin, milletin ve ülkenin dış dünyada itibarının artmasının en temel kaynağı olduğunu belirten Soylu, “13 yıldır bu ülkede yepyeni bir yolculuk başlamıştır. Şimdi milletimizin desteği ve kararı ile biz bu yolculuğu geleceğe taşımak istiyoruz” diye konuştu.
Soylu, AK Parti’nin hep milletinin yanında olduğunu ve hep milletinden güç aldığını vurgulayarak, “Tek gücü, kudreti, kuvvet kaynağı aziz milletimiz ve doğru işler yapmaktır. O doğru işleri yaparken hep milletimize itimat etti ve güvendi” ifadesini kullandı.
7 Haziran ile 1 Kasım arasında yaşanan tabloyu herkesin gördüğüne dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:
“Aynı 1990’lı yıllarda olduğu gibi bu ülkeyi terör bataklığına çekip, terörle terbiye etmeye, terörle haddini bildirmeye ve terörle ülkemize kendi istedikleri düzeni getirmeye çalıştılar. Evlatlarımızı şehit ettiler, bu ülkede terörle beraber onlar ve onların kurgularını, anahtarlarını elinde tutanlar Türkiye’yi sınırlandırmaya çalıştılar. ‘Büyük, güçlü Türkiye istemiyoruz’ dediler. ‘Sizi terörle, faizle, avronun ve doların yükselmesiyle disipline ederiz. Ekonominizi alabora ederiz, içinizdeki huzuru altüst ederiz’ diyenlere, 1 Kasım seçimlerine sadece Türkiye’yi daha iyi noktalara götürebilmek, insanımızın hayat standardını yükseltmek için gitmiyoruz. Bize posta koyanlara karşı dünyaya söyleyecek bir sözümüz var. 13 yıldır sabrettik, mücadele ettik ve Türkiye’nin altyapısını kuvvetlendirdik. 13 yıldır Türkiye’yi böyle bir fiskeyle düşürebilecek bir hale getirmedik. Allah’ın izniyle ve büyük bir mücadeleyle PKK’nın kökünü de kazıyacağız, onları destekleyenlere de haddini sonuna kadar bildireceğiz.”
Soylu, 3,5-4 yıl sabırlı şekilde ülkenin her noktasında terör örgütüne bir tek taviz vermeden adım atmaya çalıştıklarını anlatarak, “Onlar, ‘nasıl olsa seçime gidiliyor, biz istediğimiz gibi Türkiye’de terör ortaya koyarız, kimse bize birşey söyleyemez’ anlayışı içinde oldular. Bizim buna ne kadar kararlı olduğumuzu şimdi gördüler. Şimdi ne diyorlar ‘biz karşılıklarımıza, saldırılarımıza son verebiliriz.’ Ne zaman? Güya 11 Ekim’den sonra son verecekler. O sizin her zamanki hikayeniz, her zamanki teraneniz” dedi.
“Bizim şiddeti tasvip etmemiz mümkün değil”
“Dün Selahattin Demirtaş babalığını ziyarete gitmiş, ‘geçmiş olsun’ diye” ifadesini kullanan Soylu, şunları kaydetti:
“Niye? Cama bir tek taş atılmış diye. Sen Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanına hakaret ediyorsun, terör örgütünün propagandasını yapıyorsun, bu ülkenin toprakları şehit veriyor, insanların içi yanıyor. Bu insanlar orada ticaret yaparken şehadet şerbeti içmiyorlar, her birimizin güvenliğini tesis ederken şehadet şerbeti içiyorlar. Sen gazetende, televizyonda ‘PKK terör örgütü’ demekten imtina ediyorsun, sonra diyorsun ki ‘ben bu ülkenin milliyetçisiyim.’ Hadi oradan, sen paranın milliyetçisisin, sen menfaatin milliyetçisisin Aydın Doğan, hadi oradan.”
Orada bir cam var, o cama bir tane taş gelmiş. O taşı neredeyse ağlama duvarına döndürdüler. Bizim şiddeti tasvip etmemiz mümkün değil. Elbette şiddeti doğru bulmamız mümkün değil ama sanki bunu AK Parti’nin üzerine, sanki bugün bunu hükümetin üzerine atabilmek için canhıraş bir mücadeleyi ortaya koymaya çalışıyorlar. Bugünkü iktidarı iftiralarıyla, yalanlarıyla ve dolanlarıyla bir noktaya taşımak istiyorlar.”
“Biz insanlık inşa ediyoruz, insanlık imar ediyoruz”
Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Avrupa’nın ayakları titriyor. Suriyeli kardeşlerimiz oraya gidecekler diye azaları titriyor. ‘Acaba gelirlerse biz bunlara nasıl bakarız.’ Biz bakıyoruz. Tarihe olan borcumuzdan dolayı, insanlığa olan sadakatimizden dolayı biz bunlara bakıyoruz, bakmaya da devam edeceğiz. Niçin? Onların evlatları 100, 200 yıl sonra diyecekler ki ‘biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne minnettarız, biz bu aziz millete minnettarız ve müteşekkiriz.’ Biz insanlık inşa ediyoruz, insanlık imar ediyoruz. Biz menfaat imar ve inşa etmiyoruz. Burası bize, bizim medeniyetimizin en önemli bakiyelerinden bir tanesidir ve buranın bütün medeniyetini dünyaya nakşetmek, anlatmak bizim temel görevlerimizdendir.”
Türkiye’nin hemen aşağısından bir yol açıp, küçük devletçikler oluşturarak Türkiye’yi yine sınırlamaya çalıştıklarını belirten Soylu, “Ne zaman? Şu 3,5 aylık dönem içerisinde hemen kafalarını kaldırdılar. Bizim buna müsaade edebileceğimizi zannettiler. Ey dünyanın büyük devletleri, ey dünyanın Türkiye’yi hizaya getirebileceğini düşünen devletleri, size buradan sesleniyoruz, Türkiye’siz bu coğrafyada hiç kimse herhangi bir emel gerçekleştiremez. Türkiye’nin gücü ve kudreti derinliğindendir. Onu yüzeysel ölçmeye çalışanlar maalesef aldanırlar” diye konuştu.