Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, A Haber’de Yüzde Yüz Siyaset adlı programa konuk oldu. Programın daimi sunucusu Sevilay Yükselir’in, babasının vefatı nedeniyle katılamadığı programın sunuculuğunu Mehmet Akarca üstlendi. Sevilay Yükselir’e başsağlığı dilekleriyle başladığı konuşmasında Süleyman Soylu, cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.
MHP VE CHP GAYRİCİDDİ
İlk tesbit olarak AK Parti’nin cumhurbaşkanlığı seçimini diğer partilerden daha fazla ciddiye aldığını belirten Soylu, gerek aday belirleme sürecinde gerekse sonrasındaki propaganda sürecinde AK Parti’nin ciddi bir hazırlık ortaya koyduğunu anlattı. CHP ve MHP’nin liderlerinin yaklaşımını ciddiyetten uzak bulduğunu da sözlerine ekleyen Soylu, şunları söyledi:
“CHP ve MHP’nin ve onların adaylarının ortaya koyduğu tablo beni siyaset adamı olarak ciddi üzüntüye sevk etti. CHP’nin ve MHP liderinin yaklaşımını ciddiyetten uzak olarak nitelendiriyorum. Türkiye’nin büyük hedefleri var. Türkiye’nin hevesini kırabilecek, bu yükü taşıyamayacak, Belli saikler üzerinden belirlenmiş bir adayı CHP ve MHP’nin gayri ciddiyet üzerinden oluşturduğunu düşünüyorum. Belirleme yöntemi olarak da öyle, sakatlıkları söz konusu. Başbakanımız gibi son 100 yılın en önemli liderlerinden olarak tanımlayacağımız bir kişi adaysa karşı taraftaki kişinin en azından bu kalibrasyona yakın bir aday olması seçimin geleceği açısından önemliydi. Ama CHP’nin önderliğinde oluşturulan konsorsiyum bu fırsatı da kaçırdı.”
BAŞBAKANIMIZA İLGİ HER ZAMANKİNDEN FAZLA
Soylu, AK Parti’nin adayı Başbakan Erdoğan’a Erzurum ve Samsun mitinglerinde diğer zamanlardan çok daha fazla ve farklı bir teveccühün göze çarptığını da sözlerine ekledi.
AK Parti’nin, Türkiye’nin ertelenen 300 yıllık hayallerini gerçekleştiren bir parti olduğunu ifade eden Süleyman Soylu, “bu milletin kendine ait yüksek bir milli şuuru var. Kâh Menderes’de, kâh Özal’da, kâh Erbakan’da bunu gördük biz” dedi. AK Parti’nin vesayetle mücadelesinin de altını çizen Soylu, bu konuda şu ifadeleri kullandı:
“Her cumhurbaşkanlığı seçimini krize dönüştürdüler. Devletin en tepesinde kontrol edici yeni bir vesayet sistemi oluşturdular. AK Parti bunu 2007 direnişiyle deldi ve ısrar etti. Bu topraklardan halkın tamamının seçtiği ilk devlet başkanıyla karşı karşıyayız. Medeniyetimiz açısından önemli bir gelişmedir. Yıllarca bu alışkanlıklara alışan topluluk elbette kendi iktidarını kaybetmemek için elinden gelen hadiseleri gerçekleştirecektir. Bir, seçimi kazanmak isteyecektir. Kazanamayacaksa itibarsız hale getirip, sulandırıp eski Türkiye’nin cumhurbaşkanlığı anlayışına devam etmesi için bir tahkimat gerçekleştirecektir. Üç, tüm bunlar olmazsa da burada yapacağı tercihle birlikte 2015 ve 2019 seçimlerini bir şekilde planlayacaktır.” Dedi.
ÇATI FALAN DEĞİL, KOALİSYON
Türkiye’de biri ilerlemeci diğeri de statükodan yana olan iki blok olduğunu belirten Soylu, “Bu blok aslında 2010 referandumunda hayır diyen blok. Eski Türkiye iddiasının sahibi olan, koalisyon Türkiyesi’nin sahibi olan bir blok. Bu çatı falan değil, koalisyon. Yeni bir istikrarsızlık üretmek üzere ortaya çıkmıştır.” dedi.
Demokrasiye kararınca prim verebilen jakoben anlayışın, seçmenin algısını anlayamadığını, oysa milletin 17 Aralık’ta Tayyip Erdoğan’ı yalnız bırakmamasının sebebinin onu Çankaya’da görmek istemesi olduğunu sözlerine ekleyen Süleyman Soylu, “milletimiz Başbakanımıza Cumhurbaşkanlığı’nı yakıştırıyor” dedi.
BAŞBAKANLIK TARTIŞMALARINI FİTNE OLARAK GÖRÜRÜZ
Başbakanlık tartışmaları ile ilgili olarak da görüşlerini ifade eden Süleyman Soylu, AK Parti’de bir başbakanlık tartışması olmadığını, bunu bir fitne olarak göreceklerini belirterek bu tartışmaları bir kenara bırakıp vizyon projelerinin yarına taşınmasına gayret gösterilmesi gerektiğinin altını çizdi.