Kısa adım atan bir ülke olmayacağız

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bütün dünyaya haykırıyoruz, kısa adım atan bir ülke değiliz ve olmayacağız. Biz büyük adım atacağız. Biz kimin tahtında oturduğumuzu biliyoruz.” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Arhavi ilçe meydanında parti otobüsünün üzerinden halka hitap etti.

Soylu, 16 Nisan’da sadece 18 maddelik bir referanduma gidilmediğini vurgulayarak, “16 Nisan’da ülkemin zenginleşmesini, özgürleşmesini, milletin kardeşçe yaşamasını engellemeye çalışanlara karşı, dışarıdan kurulan içeriden desteklenen her türlü tuzaklara karşı biz bir şeyi haykırmaya gidiyoruz 16 Nisan’a, bu vatan bizimdir, bu ülke bizimdir, bu topraklar bizimdir. Biz bunu haykırmaya, bunu ortaya koymaya gidiyoruz.” diye konuştu.

Türkiye’nin hep dolu dizgin hedeflerine doğru giderken yolunun kesildiğine işaret eden Soylu, Türkiye’nin kalkınma, büyüme seferberliği içindeyken sevincinin kursağında bırakılmak istendiğini söyledi.

“Biz Anadolu medeniyetinin insanlarıyız”
Soylu, Türkiye’nin 4 yıldır Gezi Olayları, 17-25 Aralık darbesi, 6-7 Ekim olayları, 15 Temmuz’un o kötü darbesiyle karşı karşıya kalındığını belirterek, milletinin sürekli arkasına dönüp bakmaktan yorulduğunu anlattı.

Türkiye’ye adımlarının kısa attırılmaya çalışıldığının altını çizen Bakan Soylu, şöyle devam etti:

“Bütün dünyaya haykırıyoruz, biz kısa adım atan bir ülke değiliz ve olmayacağız. Biz büyük adım atcağız. Biz kimin tahtında oturduğumuzu, nerede yaşadığımızı biliyoruz. Biz Ertuğrul Gazi’nin, Osman Gazi’nin, Orhan Gazi’nin tahtında oturuyoruz. Biz nasıl bir medeniyette yaşadığımızı biliyoruz. Biz merhamet, şefkat, iyilik medeniyetinde yaşıyoruz. Biz batı ülkelerine benzemeyiz. Anasını, babasını yaşlanınca huzurevine gönderen, tarihini, insanlığını unutan o ülkelere benzemeyiz. Biz, Anadolu medeniyetinin insanlarıyız.”

Soylu, 7 Haziran seçimlerinin ardından yaşananları ve bu süreçte ellerini ovuşturanları anımsattı.

Birisinin, “TC’yi tükürüğümüzle boğarız.” dediğini aktaran Süleyman Soylu, şumları söyledi:

“Dört duvarın içinde kodeste neyle uğraşacaksa uğraşsın. O bu milleti, bu ülkeyi, insanlarımızın kardeşliğini tanımıyor. O zannediyor ki bu ülkede birileri beni fişeklerse arkadan istediğini söyler yanına kar kalır. Bu medeniyet, ihanet edenin yanına bırakmaz. Birisi daha vardı ne dedi? Arkasını PYD’ye, PKK’ya yaslayacakmış. Şimdi sana dört duvar verdik beğendiğine yasla, hangisini istersen ona yasla. Öyle bir havaya girdiler ki 16 yerde özerklik ilan edecekler. Kandil’deki itler de onlara cesaret veriyor. Varto, Nusaybin orada duruyor.”