AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, KPSS’de usulsüzlük iddialarına ilişkin, “İnsanların umudu gasbedilmiştir. Eşit ve adil girdiklerini zannettikleri bir yarışmada, aslında mağduriyet yaşamışlardır” dedi.
Soylu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ”paralel yapılanma”nın devlet içerisinde, bütün kurumlarda çok ciddi hak gasplarına neden olduğunu söyledi.
Hukukun, bu hak gasplarına ilişkin derin değerlendirmelerde bulunduğunu ifade eden Soylu, “KPSS’de yaşananlar, üniversitelerde okuyan, iş umudu olan, devletten adalet ve hak bekleyen gençlerimize ve işe girmek için çaba sarf eden, eşit ve adil bir yarış içerisinde olmak isteyenlere karşı işlenilen ciddi bir suçtur. Hukukun bu konuda ortaya koyduğu süreçler iyi şekilde yürümektedir” diye konuştu.
Paralel yapının, Türkiye’nin düzeltilmek istenilen sistemini kendi çıkarları doğrultusunda önemli ölçüde zaafa uğratabilmek için uğraştığını belirten Soylu, şunları kaydetti:
“Bu yapılanmanın oralarda kendi gerilla tiplemelerini konuşlandırabilme, sonra da bunun üzerinden devleti ele geçirebilmek için birçok usulsüzlüğü ortaya koyduğu apaçık gözükmektedir. Bu, devletlerin, kurumların başına bazen gelir. Sevindirici olan şudur; bu anlaşılmıştır. Sevindirici olan şudur; güve gibi içeriden kemirmeye çalışan bir anlayış ortaya çıkarılmış, millet bu konudaki gerçeği ayan beyan görmüştür. Burada üzüntü duyduğumuz şey, maalesef bunlar gerçekleşirken, iki mesele bizi derinden yaralamaktadır. Birincisi, hukuka itimatsızlık ortaya koyulmaya çalışılmaktadır, bunu da paralel medya, CHP eş zamanlı yürütmektedir.”
“CHP’nin paralel yapıya olan borcu nedir, bunu henüz Türkiye anlayabilmiş değildir” diyen Soylu, şöyle devam etti:
“Paralel yapı ile CHP’yi kim kardeş yapmıştır, aralarında ne tip bir sözleşme var ve bu sözleşmenin bedeli nedir, bunu henüz bilmiyoruz. Her konuda, KPSS’yi bile örtmek için, gizlemek için ellerinden gelen bütün gayreti ortaya koymaktadırlar. Bu, tabii Türkiye açısından kabul edilebilir değildir, ikincisi ise burada bir insan hakkı söz konusudur. İnsan hakkı gasbedilmiştir, insanların umudu gasbedilmiştir. Eşit ve adil girdiklerini zannettikleri bir yarışmada, aslında mağduriyet yaşamışlardır.”
– “Aralarındaki borç alacak ilişkisi çözülmelidir”
Soylu, devletin tüm kurumlarıyla çalışmaları sürdürdüğüne işaret ederek, “Gerek devlet gerek hükümet gerekse yargı bu konuda kendi görevlerini yerine getirmekle mesuldür. Bu konuda mesuliyetten kaçamazlar. Bunu da yerine getiriyorlar ama bu sorumluluğu yerine getirirken dahi CHP sözcüleri, özellikle bunu karartabilmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar” dedi.
”Paralel yapı”nın bir cerahat gibi, hem sivil topluma hem toplumsal hayata hem de devlet hayatına sirayet etme girişiminin olduğunu ifade eden Soylu, “Türkiye, buna tam zamanında müdahale etmiştir. Onun yapması daha muhtemel olan zararları ve maliyetleri engellemiş ve bertaraf etmiştir, KPSS, bunlardan biridir” diye konuştu.
KPSS uygulamasının iyi bir sistem olduğunu vurgulayan Soylu, şunları söyledi:
“Herkesin kendi bilgisi ve yeteneğiyle yarışma anlayışıyla ortaya koyduğu ve devlet tarafından herkesin, cinsiyeti, etnik kökenine, siyasal duruşuna bakmadan gerçekleştirilen bir sistemin adıdır. Aslında bunu, muhalefet partilerinin çok daha fazla savunması lazım ancak işe paralel yapı girince muhalefet partilerini anlamak mümkün değildir. Şu ilişki çözülmelidir: CHP ile paralel yapı arasındaki borç alacak ilişkisi çözülmelidir. Eğer bu çözülmezse bence CHP’lilerin kafalarındaki soru işareti de maalesef devam edecektir.”