İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU: RESMEN PKK TARAFINDAN CHP İZMİR LİSTELERİNE İTİLENMİŞ 14 KİŞİ VAR
İçişleri Bakanı Soylu, “Resmen PKK tarafından CHP İzmir listelerine itelenmiş 14 kişi var.” dedi.
Ege Karadenizli Sanayici ve İş Adamları Derneği üyeleriyle Balçova Termal Otel’de bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yerel seçimleri hatırlatarak, bu yerel seçimde terör örgütü PKK’nın, tuhaf bir ittifak aracılığıyla belediyelere sızmaya çalıştığını söyledi.
Bakan Soylu salonda iş adamları bulunduğunu, kendisinin de R.Ö. adında bir işsiz bildiğini belirterek, şöyle devam etti:
“1990’lı yıllarında başında Muş’un Malazgirt ilçesinde Yol, Su, Elektrik Genel Müdürlüğüne ait iş makinelerinin yakılması eylemine katılmış. 2015’te Apo’ya tecridi protesto etmek için eylemlere katılmış, basın açıklaması yapmış, küçük bir ayrıntı belki ama 2018 yılında KCK Türkiye masası yapılanmasında faaliyet gösterdiği bilgisi var. Bir tane arkadaşı var, 2010 yılında İzmir’de korsan gösteri ve güvenlik güçlerinin araçlarına havai filan atma, taşlı sopalı saldırı eylemi gibi sosyal faaliyetleri var. Bir tane de 1997 yılında PKK/KCK terör örgütü mensubu olmak suçundan Diyarbakır E Tipi cezaevinde yatmış bir eleman var. Bir de kuyumcu dükkanı soymaktan yakalanmış bir örgüt üyesi. Saydığım insanlar ve bunlar gibi son tespitlerimize göre Türkiye genelinde 325 kişiyi, öncesinde 299 demiştim ama son tahlilde bunun gibi 325 kişiyi ilçe belediye meclis üyesi olarak şu aziz millete teklif ediyorlar.”
“Bunlara belediye meclis üyeliği yaptırmayız”
Bakan Soylu, anlattıklarının birkaçının İzmir CHP ilçe belediye meclis üyesi adayı olduğunu ifade ederek, “Bu kariyerde, bu karakterde, özgeçmişleri bu şekilde olan ve resmen PKK tarafından CHP İzmir listelerine itelenmiş 14 kişi var. 31 Mart günü eğer seçilirse sicillerinde PKK iltisakı bulunan, tövbekar falan olmamış, irtibatı kesilmemiş ve Türkiye çapında 325 kişi, belediye meclislerine girecekler. Şunu söyleyim, bunların iltisakı, irtibatı, davaları devam ediyor. Net söyleyim 14 değil 325 kişi de olsa, iltisakını, irtibatını tespit ettiğimiz anda bu adamların hiçbirisi Allah muhafaza belediye meclis üyesi seçilse biz bunlara belediye meclis üyeliği yaptırmayız. Çünkü bu olayları yapmış insanların bu görevlere aday olma hakkı olabilir ama bunların bu görevleri yapma hakkı yok.” diye konuştu.
Yaklaşık 15 gündür aynı şeyleri söylediğini aktaran Soylu, hiçbirinin çıkıp da “Hayır o listede isminin baş harflerini verdiğin kişi benim, benim böyle bir hayatım yok, PKK ile irtibatım yok” demediğini, ismini verdiği partilerin başkanlarının da itiraz etmediğini ifade etti.
“Karakollarda güven masası kurduk”
Soylu, Türkiye’nin, yaşadığı sorunlar nedeniyle asayişte, terörle mücadelede, siber mücadelede çok iyi bir noktaya geldiğini belirtti.
Tüm mücadelelerini hukukun dışına çıkmadan yaptıklarını vurgulayan Soylu, bu dönemin, Türkiye’de karakollardaki kötü muameleler dahil olmak üzere son 30-40 yılda en az şikayetlerin yaşandığı dönem olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Karakollarda güven masası kurduk.
Vatandaşlarımız ilk önce bu masaya müracaat etmiş olacak. Oraya 2 bin 500 kadın personel alacağız. Yakında ilanına çıkacağız. Onları eğiteceğiz. Onların bir tek işi olacak.
Vatandaşımıza nezaketli davranmak, onları doğru yönlendirmek noktasında görev alacak.” dedi.
Dün Adana’da HDP il binasına operasyon yaptıklarını hatırlatan Soylu, “kozmik oda” ele geçirdiklerini, bundan 4-5 sene önce orada mahkeme kurulduğunu, çek senet mafyacılığı yapıldığını anlattı.
Soylu, operasyonun birçok ile sıçrayacağını, hepsini “armut toplar gibi” toplayacaklarını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Hatırlamıyor musunuz, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı’nı belediyenin bodrumuna çektiler. 17-18 yaşındaki çocuklara onları sorgulattılar. Allah muhafaza yarın öbür gün İzmir Belediyesinde, başka belediyelerde aynı şeyi çok rahat görebiliriz. Bu bizim sorumluluğumuzdur. Şurada 10 günlük bir vakit kaldı. Bu 10 günlük vakitte işi sıkı tutun.”
“İzmir varlık içinde yokluk çekiyor”
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci de 1997 senesinde İzmir’in ülkenin ikinci büyük ekonomisi olduğunu, 2018 yılında ise üçüncü sıraya gerilediğini vurgulayarak, İzmir’de işsizlik oranının da ortalamanın üzerinde olduğunu belirtti.
İzmir’in tarım, sağlık, turizm, ticarette önemli bir kent olduğunu kaydeden Zeybekci, “Peki niye varlık içinde yokluk çekiyor? Suç İzmir’in değil. Derdim kimseyi kötülemek değil, Türkiye’de hiçbir yerde olmayan problemler burada var. İzmir maalesef muassır medeniyet şehirler yarışında yok.” diye konuştu.