İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Elbiselerle ilgili jandarmada bir değişikliğe gittik, güzel oldu. Polisimizde de inşallah önümüzdeki günlerde yeni kıyafetler kullanılmaya başlanacak.” dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Anıttepe Yerleşkesi’nde düzenlenen Trafik Değerlendirme Toplantısına katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda konuşan Soylu, terör örgütlerine yönelik Afrin’de gerçekleştirilen Zeytin Dalı Harekatı’na katılan askerlere başarı dileğinde bulundu.
Soylu, trafik konusunda geçen yılın değerlendirmesini yapmak ve “Trafik Güvenliği Uygulama Politika Belgesi”nin sonuçlarını masaya yatırmak amacıyla bu toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyledi.
Bakan Soylu, 50-100 yıl önce var olmayan konularla ilgili olarak bugün birimlerin, personelin, dijital altyapının, araçların ve yasal mevzuatın bulunduğuna işaret ederek, küresel terör, siber suçlar ve trafiğin, bu konular arasında olduğunu belirtti.
“Trafik, kapsamı genişleyen bir güvenlik başlığı”
Trafik meselesinin, otomobilin icadından sonra toplum hayatına girdiğine işaret eden Soylu, insan nüfusunun artması, ilişkilerin çoğalması, üretim teknolojilerinin gelişmesi ve kullanılan araçların kapasitelerinin yükselmesinden dolayı trafiğin giderek kapsamı genişleyen bir güvenlik başlığı haline geldiğini bildirdi.
Araçların geliştiğini ancak fizik kurallarının değişmediğini vurgulayan Soylu, gelişen teknolojik imkanların daha süratli bir trafik sunduğuna, bu durumun aynı zamanda riskleri de artırdığına dikkat çekti.
İstanbul’da 2008’de yaşadığı bir trafik kazasını aktaran Soylu, dünyada sorumsuzluktan kaynaklı çok sayıda kaza meydana geldiğini vurguladı.
Soylu, Bakanlık olarak geçen yıl “birimler arası entegrasyon ve koordinasyonu arttırma”, “jandarma ile polis arasında gerekli teknik kabiliyetler”, “kamu verimliliğini yükseltme”, “personel ve teknik kapasiteyi arttırma”, “teknoloji kullanımını daha üst seviyeye yükseltme” gibi 5 stratejik adım attıklarını dile getirdi.
Söz konusu adımların atılmasında ortaya koydukları yaklaşımın, belli konularda ortak strateji ve uygulama belgelerini hayata geçirmek olduğunu belirten Soylu, bu doğrultuda, “Trafik Güvenliği Uygulama Politika Belgesi”ni yayınlayarak uygulamaya başladıklarını ifade etti.
Cezaların yüz yüze yazılması
Soylu, şöyle devam etti:
“Bir analiz kriteri olarak kullanılan 100 bin araç başına can kaybı oranında 2016 yılına göre 2017 yılında ülke genelinde yüzde 4,1 oranında azalma elde edilmiştir. Önemli bir farklılık da ceza uygulamalarında görülmüştür. Toplam cezalar içinde araç plakasına yazılan cezaların oranı, 2010 yılından itibaren tedrici şekilde artmış ve 2016 yılında yüzde 80’le zirveye ulaşmıştı. Yani genel prensip yavaş yavaş arkadan ceza yazmaya doğru gitmiştir. Oysa yüz yüze temas, birtakım ihmalleri görüp uyarmak… Çünkü trafik polisi arkadaşlarımızın, güvenliği sağlayan arkadaşlarımızın sadece ceza yazmak değil, aynı zamanda karşı karşıya geldiği kişilere kendi tecrübeleri ve bilgileri çerçevesinde birtakım tembihlerde bulunması, birtakım uyarılarda bulunması, esas itibarıyla kazaların azaltılması ve cezaların caydırıcılığıyla beraber ortaya çıkacak sonuçların olumluluğunu bir şekilde yansıtması gerekmekteydi.
Sonuçta yüz yüze ceza yazıldığında sürücüyle iletişim haline geçilmiş oluyor. Bir şekilde yaptığı hataya dikkatini çekme, uyarma imkanı doğuyor. Bu noktadan hareketle yüz yüze ceza yazımına ağırlık verdik ve doğrudan plakaya yazılan ceza oranını yüzde 80’den yüzde 68’e çekmeyi başardık. 2010 yılından bugüne kadar ilk kez bu makas kapanmaya başladı, yüz yüze yazılan cezalarda yüzde 26’lık artış yaşandı.”
Cezaların yüz yüze yazılması konusunda atılan bu adımlar sayesinde tebligat giderlerinde de 26 milyon 795 bin 43 liralık bir tasarruf sağlandığını belirten Soylu, daha önce trafik denetlemelerinde günlük ortalama 3 bin 84 ekip ve 5 bin 840 personel görev alırken geçen yıl 3 bin 346 ekip, 6 bin 656 personelin görev yaptığını aktardı.
Soylu, şu anda 21 bin civarında trafik polisinin görev yaptığını anımsatarak bu sayının yıl sonunda 25-26 bine çıkacağını ifade etti.
Hafta sonlarında yaşanan kazalarda azalma
Cuma, cumartesi ve pazar günlerinde meydana gelen kazalarda 2016’ya göre yüzde 2, can kayıplarında yüzde 2.5, yaralı sayısında ise yüzde 1,4 oranında azalma elde edildiğini belirten Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yine önemli bir kaza dönemimiz de biliyorsunuz ki bayram tatilleri olmaktadır. 2016’daki bayramlarda trafikte günlük ortalama 20 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ekiplerimizin görünürlüğünü artırmamızla birlikte 2017 bayram günlerinde araç yoğunluğu yüzde 20 artmasına rağmen kazalarda geçmiş yıllardaki aynı uzunluk olan bayram günlerine oranla yüzde 15 oranında azalış elde etmeyi başardık. Tabii ki trafik konusunda önemli bir paydaşımız da Jandarma Genel Komutanlığımızdır. Bu çerçevede müşterek denetimlere de ağırlık verdik. 2017 yılında toplam 66 bin 84 personelin katılımıyla 7 kez müşterek denetimler gerçekleştirilmiş ve 1 milyon 248 bin 722 araç denetlenmiştir.”
Soylu, alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı dolayısıyla geri alınan sürücü belgesi sayısının 2016’ya göre 2017’de yüzde 95 arttığına değinerek, yeni alınan denetleme kitleriyle sadece alkolü değil, uyuşturucu kullanımını da tespit etmeye başladıklarını ifade etti.
Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımı dolayısıyla 2016’da 498 sürücü belgesi geri alınırken yeni sistemle 2017’de 971 sürücü belgesinin geri alındığını vurgulayan Soylu, uyuşturucu meselesini trafik dahil her noktada takip ettiklerini anlattı.
Halihazırda yollarda 431 maket trafik aracının bulunduğunu belirten Soylu, bu maketlerin kullanıldığı yerlerde yaşanan kazalarda yüzde 17’lik azalma kaydedildiğini bildirdi.
Kara noktalardaki kazalarda yüzde 55’lik azalma
Soylu, ülke genelinde kazaların yoğun olduğu 30 nokta tespit ettiklerini, aldıkları önlemlerle bu noktalardaki kazalarda 2017’de 2016’ya göre yüzde 55’lik bir düşüş elde ettiklerini söyledi.
Ülke genelinde yüzde 5,3’lük bir araç artışı yaşanmasına rağmen ölümlü ve yaralanmalı kaza sayısında yüzde 1,5 oranında azalma meydana geldiğini vurgulayan Soylu, yüzde 2, 3, 5 gibi düşüşlerin kimsenin gözüne küçük gelmemesini istedi.
Soylu, iki önemli sorun alanına dikkati çekmek istediğini belirterek, şöyle dedi:
“Bunların birisi yayalara ait can kayıplarıdır. Maalesef bu noktada kayda değer bir azalış elde edilebilmiş değildir. Yaya ölümlerinde 2010’dan 2016’ya kadar sürekli artan bir grafikle karşı karşıyayız. Sadece 2017’de 8,4 oranında bir düşüş sağlanabilmiştir. Bu, bizim için yeterli değildir. Yaya öncelikli bir trafik anlayışına sahip olmamız gerekmektedir. Keza yayalarımızın trafikteki davranışları üzerinde de çalışmak, kamuoyunu bilinçlendirmek ve davranış değişikliğine gitmek zorundayız. Düşünün ki otoyol kazalarında ciddi sayıda yaya ölümleri söz konusu. Otoyolda yaya olarak karşıdan karşıya geçerken kazaya sebebiyet veriyorlar. 2016’da 482 vatandaşımız, yaya olarak trafik kazalarında hayatını kaybetmiştir. Bu, azımsanacak bir rakam değildir. Buraya özel bir çalışma yapmak, politika üretmek, denetlemek ve bu rakamı aşağılara çekmek zorundayız.”
“Kabul edilebilir bir bilanço değildir”
Bakan Soylu, 2018’e de trafik kazaları noktasında moralleri bozan bir tabloyla başladıklarını dile getirdi. Soylu, “Arkadaşlarımla bu yılbaşından 22 Ocak tarihine kadar olan otobüs kazalarının listesini çalıştık. Polis bölgesinde 9 kaza ve 14 can kaybı, jandarma bölgesinde de 2 kaza ve 15 can kaybı. Toplam can kaybımız 29, toplam yaralı sayımız ise 204. Bu, kabul edilebilir bir bilanço değildir.” ifadesini kullandı.
“Polisimizde yeni kıyafetler kullanılmaya başlanacak”
Soylu, personel sayısındaki artışın aynı zamanda teçhizat ve araç sayısında da yaşanacağına dikkat çekti.
Bu yıl trafik ekiplerinin motosiklet sayısında da önemli bir adım atacaklarını belirten Soylu, şunları aktırdı:
“Bu farkı hissedeceksiniz. Bunu hem şehirlerin trafik yoğunluğu hem olay yerlerine çabuk ulaşabilmek hem de şehir trafiği yoğunluğundan etkilenmemek için sağlayabileceğimizi ifade etmek istiyorum. Elbiselerle ilgili jandarmada bir değişikliğe gittik, güzel oldu. Polisimizde de inşallah önümüzdeki günlerde yeni kıyafetler kullanılmaya başlanacak.”
Soylu, trafik tescil işlemlerini noterlere devretme zamanlarının geldiğine işaret etti.
Vatandaşların trafikten iki belge aldığını, bunlardan birisinin tescil diğerinin ise trafik belgesi olduğunu vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
“2017’de bunlardan birisine 117 lira diğerine de yaklaşık 80 lira ödeniyordu. Şimdi biz o 117 lirayı kaldırdık. Artı bir de adresine 14-15 lira kargo bedeliyle trafik ruhsatı geliyordu. Şimdi o da kalkacak. Gidecek notere, alım satımı yaptığı andan itibaren, o kargo bedeli karşılığında, hem bir daha trafik şubesine gitmek zorunda kalmayacak hem de aynı yerde pratik açısından iki meselesini çözecek.”
“Trafik kazaları azaltılabilir”
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ali Çelik ise trafik kazalarını tamamen önlemenin mümkün olmadığını ancak kazaların azaltılabileceğini belirtti.
Çelik, 2002’den bu yana yollarda ve trafik konusunda yapılan çalışmalara işaret ederek 2002’de trafik kaza türleri arasında ilk sırada yer alan karşılıklı çarpışmanın 2017’de son sıraya düştüğüne değindi.
Bir önceki yıla göre araç sayısında 1 milyon 140 bin artış olduğuna dikkati çeken Çelik, buna rağmen trafik kazalarında geçen yıl yüzde 1,5 azalma meydana geldiğini kaydetti.
Toplantıya, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, emniyet genel müdür yardımcıları, daire başkanları, trafik hizmetlerinden sorumlu 81 il emniyet müdür yardımcıları ile şube müdürleri de katıldı.