İçişleri Bakanı Soylu: Mağaralardan çıkmaya dahi cesaret edemeyecekler

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörle mücadeleye ilişkin, “Bir taraftan Ağrı’dan, Tendürek’ten, Iğdır’dan bütün sınırlarımızı kontrol altına alıyoruz ve bu konuda kararlıyız. Şubat, mart ayında öyle teknolojik gelişmeleri ortaya koyacağız, göreceksiniz mağaralardan çıkmaya dahi cesaret edemeyecekler.” dedi.

AK Parti Hakkari İl Başkanlığı’nı ziyaretine partililere hitap eden Soylu, PKK’nın hain ve insanlık düşmanı bir örgüt olduğunu söyledi.

Soylu, yıllarca dünyanın bazı bölgelerinden bir şekilde gelen veya satılan silahlarla, sağladıkları maddi, lojistik ve siyasi destekle, uyuşturucu ticaretinden verilen payla ayakta tutulan PKK’nın, yaklaşık 40 yıldır bu terör örgütüyle mücadele eden Türkiye’nin askerini, polisini, jandarmasını, sivilini şehit ettiğini, gençlerini dağa kaçırdığını, etnik kimlik üzerinden bu ülkeyi bölmeye çalışıp ülke ve dünya gençlerini uyuşturucu ile zehirlediğini vurguladı.
Türkiye’nin yaklaşık 40 yıldır bu örgüt tarafından meşgul edildiğini belirten Soylu, son olarak İstanbul’da gerçekleştirdiği hain saldırıda gencecik vatan evlatlarının, fidan gibi delikanlıların şehit olduğunu hatırlattı.

Bu ve önceki saldırıların, hain terör örgütünün akıbetini değiştirmeyeceğini dile getiren Soylu, şöyle devam etti:
“Bu örgütün akıbeti çok kısa bir süre içerisinde bütün unsurlarıyla karar vericileri, destekçileri ile sempatizanları ile tamamen saf dışı edilecektir. Sakın hiç kimse bu örgütü bundan sonra gözünde büyütmesin. İstanbul’da da ifade ettim; 40 yıldır eşkıyalık yapıyorlar, ne elde ettiler? Meclis’te görüşlerini savunan partiye açık açık buradan soruyorum; açık destek verdiğiniz PKK, Kandil’e gidip destek aldığınız, talimat aldığınız o gözü dönmüş adamlar bu terör örgütünü kurarken sonrasında ortaya koyduğu amaçlardan hangi birisini elde etti, hiçbirini. Tam anlamı ile söylüyorum sıfır. Dağa kaçırıp sonra terörist yaptığınızın cenazesine gidiyorsunuz. Güya taziyesine gidiyorsunuz. Ailelerine ne söylüyorsunuz? Size oy veren insanları öldürenlerin tabutunu sırtlıyorsunuz. Peki ailelerine ne söylüyorsunuz? Kürt siyasetçisiyiz diye ortada geziyorsunuz, milletvekilisiniz, belediyeleriniz var. Hangi yolu yaptınız? Bu milletin gençleri için yaptığınız spor salonları nerede? Gençlik merkezi, okuma salonları, sinemalar, tiyatrolar nerede? Yapımı için destek verdiğiniz havaalanı var mı?”

“Burada bir tek eş başkan var; o da Hakkari’nin kendisidir”

Bakan Soylu, Hakkari’nin sorunlarının çözümü için yoğun bir çalışma içinde olduklarını anlattı.
Hakkari’de yaşam koşullarını daha ileriye götürebilmek için çaba sarf ettiklerine dikkati çeken Soylu, şunları kaydetti:
“Buradayız, yıllardan beridir Hakkari’desiniz. Allah’ın izni ile geçen gün Çevre ve Şehircilik Bakanımız buradaydı. Allah razı olsun, kollarını sıvamış asfalt yolları ile beraber diğer taraftan altyapısı ile beraber doğalgazını getirmek için burada. Yaklaşık 4-5 saattir toplantıdayız. Niçin toplantıdayız? Hakkari’ye ne yapabiliriz, buradaki insanımız daha nasıl iyi yaşayabilir. Gençlerimiz çamurlu yollarda değil, asfaltlarda nasıl yarına adım atabilir. Birileri başkalarının uşaklığını yaparken Allah şahittir ki şuradaki gençlerimiz nasıl iş bulur, nasıl aş bulur ve nasıl İzmir’deki, İstanbul’daki gençlerimizle insanlarımızla aynı standarttı yaşarlar, aynı noktaya gelirler bunun hesabını, mücadelesini yapıyoruz. Eylül, ekim ayında da yıllardır buraya getiremedikleri suyu getireceğiz ve insanlarımız burada da su ihtiyacını en iyi şekilde karşılayacaklar. Yollar, asfaltlar yapılacak hiçbir endişeniz olmasın. Çünkü burada eş başkan yok. Burada bir tek eş başkan var; o da Hakkari’nin kendisidir, Hakkarilidir, Hakkari’den başkası değildir. Ama bunlar yapılmasın diye iş makinelerini yakan, işçilerini, müteahhitlerini, mühendislerini öldürdükleri yollar, havaalanları var mı? Var. O örgüte destek veriyor musunuz vermiyor musunuz diye insanları sorgu suale alıp, insanların ticari hayatlarını alt üst edebilmek için ellerinden geleni ortaya koyanlar var.”

“Yeter ki insanlarımız yarına huzurla baksın”

Soylu, sadece güvenlik eksenli bir bakış açılarının olmadığını belirtti.

İnsanı merkeze alan ve onun hayat standartlarını yükseltmeye çalışan bir bakış açısına da sahip olduklarını aktaran Soylu, “Eylül ayında Sayın Başbakanımız cazibe merkezlerini açıkladı ve birçok iktisadi, ekonomik eylemin burada yapılacağı müjdesini verdi. Bütün bakan arkadaşlarımız bu konuda olağanüstü bir derecede bir katkı ve gayret ortaya koymaktadır. Fabrikasını gelip biz kuralım, makinesi, teçhizatı varsa biz getirip kuralım, eğer işçi çalıştıracaksa tüm Sosyal Güvenlik Kurumundaki primlerini biz ödeyelim, vergisi varsa onu da bir şekilde belli bir dönem içerisinde en iyi şekilde ödenmesi konusunda gerekli kolaylıkları sağlayalım. Yeter ki üretim burada olsun. Yeter ki istihdam burada olsun. Yeter ki insanlarımız yarına huzurla baksın diye bir anlayışı bugün net bir şekilde ifade etmek istiyorum.” diye konuştu.

Soylu, terör örgütünün saldırıları sonucu mağdur olanlara sahip çıktıklarını ifade etti.

Hain terör örgütünün yaktığını, yıktığını, hendek açtığını ve insanların evlerini tarumar ettiğini söyleyen Soylu, “Sahip çıkıyoruz, hiç kimsenin endişesi olmasın. Yaklaşık 14 yıldan beri bu ülkede insanların aşının daha da artması için insanların daha rahat bir evde oturabilmesi için gayret gösteriyoruz. Sağlık hizmetinde Hakkari’de en üst noktadayız. Okulları daha iyi bir noktaya getireceğiz, bilinmesini istiyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

“Süslü kalemler; sizlere sesleniyorum…”

Bakan Soylu, sadece bir terör örgütü ile mücadele etmediklerinin, bunların arkasında kimlerin bulunduğunun, kimler tarafından desteklendiğinin farkında olduklarını vurguladı.

Bütün hesap, plan ve anlayışlarını bunun üzerine kurduklarını aktaran Soylu, “Onlar zannettiler ki 44 insanımızı bizden aldılar, bunlar geri adım atacaklar. Hayır, o çocuklara karşı bizim sorumluluğumuz var. Onlara verdiğimiz bir söz var. Eğer biz bu terör örgütünü bitirmezsek onların hakkı bize helal olmaz, haram olur. Biz bunun farkındayız.” ifadelerini kullandı.

Soylu, devletin, milletine karşı yapılanın karşılığını almakla sorumlu olduğuna işaret etti.
Bazı kalemlerin, “Devlet intikam almaz.” diye yazmaya başladığını dile getiren Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Arkadaş biz teröristle mücadele ediyoruz, sen niye rahatsız oldun? Eline silah almış insanla ve ona destek olanla işimiz. Yapmayalım mı, mücadele etmeyelim mi? Elin oğlu teröristler için stant açıyor, çadır kuruyor kabahat olmuyor, biz vatandaşımızın can güvenliği için uğraşırken neden yanlış yolda oluyoruz. Okumanızı yanlış yapıyorsunuz. Ey İstanbul’da boğazın karşısına geçip viskisini yudumlarken Hakkari’deki insanın güya geleceği ile ilgili irade ortaya koymaya çalışan süslü kalemler, sizlere sesleniyorum, birilerinin talimatı ile yazanlar, birtakım büyükelçilerin rezidansından çıkmayanlar ve onların talimatı ile onların yaranmaları ile beraber bu ülkenin insanını küçük görenler sizlere sesleniyorum; okumalarınız yanlıştır. 21’inci yüzyıl, dünyanın terörle bir imtihan yüzyılıdır, 20, 19, 18’inci yüzyıl gibi değildir. Teröre karşı devletlerin reflekslerinin, milletlerin reflekslerinin nasıl olması lazım geldiğini o soğuk savaş döneminin anlayışı gibi okuyorsunuz. Cahilsiniz, başka bir tanımlamanız yoktur. Devlet, milletine karşı yapılanın karşılığını almakla sorumludur. Devletin kılıcı uzundur. Bunu da teröriste karşı gösterecek.”

Terörle mücadelede teknoloji hamlesi

Süleyman Soylu, Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine doğru adım adım gittiğine dikkati çekti.
Buna tahammül edemeyenler olduğunu anlatan Soylu, “(Biz Türkiye’ye çelme takmaya çalışıyoruz, her çelme takmaya çalıştığımızda hem Türkiye güçleniyor hem onun lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın etrafındaki halka güçleniyor, buna tahammül edemiyoruz. Onun için Türkiye’ye karşı şiddetimizi artırıyoruz) diyorlar ama milletin şiddeti de onlara karşı artıyor.” değerlendirmesini yaptı.

Soylu, bütün sınır duvarlarını inşa ettirdiklerini belirtti. Bundan böyle teröristin malını geçireceksin, silah geçireceksin, şunu yapacaksın, bunu yapacaksın, böyle bir şeyin söz konusu olmayacağını bildiren Soylu, şöyle konuştu:
“Bir taraftan Ağrı’dan, Tendürek’ten, Iğdır’dan bütün sınırlarımızı kontrol altına alıyoruz ve bu konuda kararlıyız. Şubat, mart ayında öyle teknolojik gelişmeleri ortaya koyacağız, göreceksiniz mağaralardan çıkmaya dahi cesaret edemeyecekler. Şimdi bir tanesi ile uğraşamıyorlar, o gün birçok tanesi geldiği zaman ne yapacaklarını inanın şaşırıp hareket kabiliyetleri ortadan kalkacak. Hazırlıklarımızı yapıyoruz. Nasıl bölgenin ekonomik olarak kalkınmasını sağlıyorsak aynı şekilde güvenlik tedbirlerimizi de aynı ölçekte alıyoruz. Tam tedbirlerimiz alıyoruz. Teknik ve teknolojik, yol güvenliğinden tutun da şehirler içerisinde insanımızın güvenlik tehdidini ortaya koyabilecek bütün hazırlıklarımızı inşallah en kısa zamanda gerçekleştirmek için adımlarımızı çok seri bir şekilde atıyoruz.”