İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU: ASIL RUHSATI DOĞADAN ALMAK ZORUNDAYIZ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “AFAD’ın arşiv verilerine göre, Türkiye’de meydana gelen heyelan olaylarının en sık yaşandığı iller Trabzon, Rize, Giresun ve Kastamonu’dur. Heyelan, ülkemizdeki deprem harici doğal afetler arasında yüzde 57 ile ilk sırayı alıyor.” dedi.
Bakan Soylu, ATO Congressium’daki “2. Ulusal Heyelan Sempozyumu”nda, Türkiye’nin hemen her konuda ve her anlamda dünyanın ortasında yer aldığını söyledi.
Okyanus kıyılarındaki gibi 190 kilometre hıza ulaşan kasırgalara maruz kalmadığını ama deprem, heyelan, sel gibi afetlerin Türkiye’nin açık bir gerçeği olduğunu belirten Bakan Soylu, “AFAD’ın arşiv verilerine göre, ülkemizde meydana gelen heyelan olaylarının en sık yaşandığı iller Trabzon, Rize, Giresun ve Kastamonu’dur. Heyelan, ülkemizdeki deprem harici doğal afetler arasında yüzde 57 ile ilk sırayı almaktadır.” diye konuştu.
Bakan Soylu, Türkiye arazisinin yüzde 80’inin heyelan oluşumuna uygun eğime sahip olduğunu, son 50 yılda heyelan sebebiyle yaklaşık 300 kişinin hayatını kaybettiğini dile getirdi.
Haziran 2015-Mayıs 2018 yılları arasında AFAD Başkanlığınca sadece Trabzon’un ilçelerine 17 milyon lira afet yardımı gönderildiğini aktaran Süleyman Soylu, heyelanların can kaybı olmasa da ciddi maddi hasara yol açtığını anlattı.
Heyelanın böylesine geniş tabanlı bir sempozyumla ayrı bir başlık olarak irdelenmesinin, bilimsel veriler ve saha deneyimleri ışığında tartışılmasının, çok yerinde bir adım olduğuna ve ciddi çıktıları ortaya koyacağına inandığını vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
“Bugün AFAD Başkanlığımıza alınmış olan 21 ağır tonajlı arama ve kurtarma aracının hizmete alımını hep birlikte gerçekleştiriyoruz. Bu araçları ülke genelindeki 17 AFAD Arama Kurtarma Birlik Müdürlüğüne dağıtacağız. 25 milyon lira maliyetli bu proje, geçmiş ismiyle Kalkınma Bakanlığı 2018 Yatırım Programına dahil edilmişti ve Devlet Malzeme Ofisi kanalıyla araç alımları gerçekleştirildi. Afet elbette ki acılar barındıran bir hadisedir ama inşallah bu araçlar, bu acıların hafifletilmesin yardım edecektir.”
“Eyvah para etmez”
Marmara depreminde resmi rakamlara göre 17 bin 480 vatandaşın hayatını kaybettiğini, Endonezya depreminde tsunamiyle beraber ölü sayısının 2 bin 45 kişiye ulaştığına dikkati çeken Bakan Soylu, “Eğer kendimizi doğru sorgulamazsak, kendimize doğru soruları sorup doğru cevaplayamazsak, ne bu toplantılar bir çıktı üretebilir ne de bu acıların bir sonu gelir.” dedi.
Doğanın eninde sonunda kendi kurallarını dayatacağını aktaran Soylu, içini binalarla doldurulsa da önüne setler, bentler de yapılsa o dere yatağının bir gün mutlaka suyla dolduğunu dile getirdi.
“Bir takım yanlış yapılmış çevreye, imara ve mimariye uygun olmayan binaların yıkılmasını, talimatını bu ülkede Bakan mı vermeli.” diyen Soylu, şöyle devam etti:
“Size soruyorum. Bir gün Cumhurbaşkanı mı görüp talimat vermeli. O zaman Türkiye Büyük Millet Meclisi niye çalışıyor? Yönetmelikler, kurallar, kaideler, ilkeler hepsini bıraktım, etik niçin var? Bizim memleketin güzel bir sözü var, ‘Eyvah para etmez’ diye. Eyvah para etmez. Onun için hepimiz sorumluyuz. Kimse topu birbirine yuvarlayıp durmasın. Devlet yönetiminde vatandaşımızın vergileriyle bize vermiş olduğu en büyük görev, önleyici tedbirler almaktır.”
Kaçak bina yapanların kendilerine belediye zabıta ekiplerini dert ettiğine işaret eden Bakan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ruhsatı ve izni belediyeden koparmaya çalışırlar. Defalarca gidip gelirler. ‘Şu kadar bir şeycik yaptım, ne olursunuz şunun ruhsatını veriverin’ diye. Oysa asıl ruhsatı doğadan almak zorundayız. Şansımız varsa malımızı kaybediyoruz. Şansımız yoksa kendi canımızı ve sevdiklerimizi feda ediyoruz. Dünyada dengeleri değişen iklim koşulları ve nüfus artışı dolayısıyla insanların oluşturduğu yeni yaşam alanlarının doğada yarattığı değişim birbiriyle çakışıyor ve bu durum, riskleri daha da fazla arttırıyor. Dolayısıyla şehirlerimizi, yaşam alanlarımızı kurgularken bu işin uzmanı şehir planlamacıların, ilgili bakanlıklarımızın ve  konuyla ilgili çalışan tüm kurumlarımızın, bilimin ışığında çizdiği sınırlara hep birlikte uymak zorundayız.” dedi.
Programa, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı ve AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ile diğer ilgiler katıldı.