“Hendek kazan arkadaşlarımız diyen kişinin aklı da zihniyeti de ziyandadır”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, “Ortadoğu canı sıkılanın veya ürettiği silahı denemek isteyenin rahatça bombaladığı bir yer haline gelmiştir” dedi.

Soylu, Akçaabat ilçesindeki Kültür Sarayında düzenlenen, AK Parti Trabzon İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin çok hassas günlerden geçtiğini belirtti.

Ortadoğu’da mazlum halkların gözyaşları üzerine bina edilmiş bir zulüm ikliminin insanlığın üzerine karabulut gibi çöktüğünü ifade eden Soylu, “Kimin, kimi niçin vurduğu belli olmayan bir karmaşa ve kaos ortamı yaratılmış, kendi devletlerinin bile sırt çevirdiği mazlum insanlar nereden geldiği, kimin niçin attığı bilinmeyen bombaların altında ölüme terk edilmiştir. Direnmeye çalışan çatışmada şehit düşmekte, kaçmak isteyen Akdeniz’in sularında hayatını kaybetmekte, insanlık vicdanı küçücük bedenlerde maalesef kıyıya vurmaktadır” diye konuştu.

Bakan Soylu, ateş edenin, bomba atanın kim olduğunun sorgulanamadığı, insanlık hukuku bir tararafa savaş hukukukun bile işlemediği bir keşmekeş içinde fakir ve mazlum insanların kendilerine umut olacak bir el aradığını ifade etti.

Suriye topraklarında bombaların patladığını anımsatan Soylu, şöyle devam etti:

“Müslümanlığın bütün tarihi izleri, yine Müslümanlığı bahane eden ve yine onları maşa edinenler tarafından bombalar dizilmektedir. O tarihi kentler, insan medeniyetinin beşiği beldeler harabeye dönmekte ve insanlar perişan halde kaçmaktadırlar. Irak topraklarında bombalar patlamaktadır. Batının sözde barış havarisi oradadır. O topraklarda kaosu körüklemişler ve bölgede yaşayan bütün unsurları, insanları birbirine düşman etmişlerdir. Oradan da insanlar kaçmaktadır. Bu karmaşayı bir fırsat, fırsatı ganimet bilen batı dünyası orada akan kanı sürekli olarak körüklemektedir. Fakat iş kontrolden çıkmıştır. Batı dünyasının el altından destekleyerek yarattığı IŞİD canavarı, batıdaki bütün çapulcuların toplandığı bir suç örgütü olmuş, Müslüman halklara ve diğer sivil unsurlara savaş açmış, Rusya da bu örgütü bahane ederek Suriye’nin sivil halkına Esed zalimiyle birlikte bomba yağdırmaktadır. Fransa bile ülkesindeki iki, üç bomba patladı diye Ortadoğu’ya hava saldırıları düzenleyebilmektedir.”

“Bombadan kaçan milletlerin umudu olan tek bir ülke vardır”

Soylu, “Ortadoğu canı sıkılanın veya ürettiği silahı denemek isteyenin rahatça bombaladığı bir yer haline gelmiştir” ifadesini kullanarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Fakat işler planladıkları gibi gitmemiştir. Ortadoğu’dan başlayan mülteci akını Avrupa’yı hiç hesap etmedikleri şekilde huzursuz etmiştir. Terör, sadece Ortadoğu’da değil, Avrupa’nın göbeğinde can almaya başladığında tuzak kuranlar, tuzaklarının ters teptiğini anlamışlardır. Bütün bu olan bitenin ortasında medeniyet duruşunu, ahlaklı dış siyasetini bozmayan ve ateşten, bombadan kaçan milletlerin umudu olan tek bir ülke vardır o da Türkiye’dir. İnsanlar, mazlum milletler bize sığınmışlardır. Türkiye bu kaostan hem kendini hem de bu insanları korumakla yükümlü olmuştur.”

Bundan sonra yaşanacakların önemli olduğuna dikkati çeken Soylu, “Rengini belli etmiştir. O insanlar bize sığındığında, o topraklardaki soydaşlarımız bombalanırken acaba bizim içimizde neler olmuştur, kim ne söylemiştir, kim, kimin yanında yer almıştır? Asıl buraya dikkat etmek lazım” dedi.

Muhalefete eleştiri

Bakan Soylu, bazı partilerin ve siyasilerin bütün bu süreç içerisinde tamamen deşifre olduklarına vurgu yaparak, “Gezi olaylarında, 17-25 Aralık darbelerinde… Ağaç üzerinden Türkiye’de sistem, rejim değiştirmeye, hükümet düşürmeye yönelik hareketlerin içerisinde bulunanlar, binlerce, on binlerce ve milyonlarca insanın mağduriyetine ses çıkartmamışlar, Türkiye’nin birliğine, beraberliğine, ayakta durmasına kast edenlere karşı bir tek söz dahi söylememişlerdir” diye konuştu.

Herkesin deşifre olduğunu anlatan Soylu, şunları kaydetti:

“Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’si deşifre olmuştur. Kandil’in Demirtaş’ı ve HDP’si deşifre olmuştur. Bahçeli’nin MHP’si zaten diskalifiye olmuştur. Kılıçdaroğlu’nun CHP’si Suriye’de olan bitene önce sırtını dönmüş, oradaki dramla Türkiye’nin ilgilenmesini eleştirmiş, sonra da koşa koşa gidip Esed’in sırtını sıvazlayarak moral vermiştir. Türkiye soydaşlarına yardım götürürken, paralel yapının ajanları tarafından durdurulan MİT tırları üzerinden siyaset yapmaktan utanmamışlardır. Türkmen kardeşlerimize giden yardıma engel olan paralel yapı ve onun dümen suyunda gidenler, bugün Türkmen köyleri bombalanırken samimiyetten uzak ve kimsenin inanmadığı üç beş cümleyi gevelemekten öte bir şey diyecek yüz bulamamışlardır. Kılıçdaroğlunun CHP’sinin aklı, paralel yapının aklına yetişememiş, paralelciler bunları kendi kayıklarına bindirmişlerdir. Kılıçdaroğlu’nun CHP’si, AK Parti’ye muhalefet yapmak adına herkesin oyuncağı olmuştur, paralel yapının, medyanın, Esed’in oyuncağı olmuştur. AK Parti’ye kim muhalefet yaparsa, kime hizmet ettiklerini düşünmeden onların dümen suyuna girmişlerdir.”

“Türk ordusunda, bu aziz milletin içerisinde, tabansızlara yer yoktur”

“Bugün aynı CHP Türkmenlere, Ortadoğu’nun mazlum halklarına ve Kürt kardeşlerimize sırt çevirmiştir” ifadelerini kullanan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bir milletvekilinin sözlerinden anladığımız kadarıyla da aziz Türk milletine sırt çevirmişlerdir. Bir milletvekili var, ismini burada zikretmeyi bu toplantı için ziyan sayarım. Rusya’ya gidip, Rus televizyonunda Türkiye’nin DAEŞ’e kimyasal silah vermesi için sarin gazı verdiğini söylüyor. Sosyal medyada, ‘Türkiye ile İran savaşırsa, İran’ın tarafını tutarım’ diyor. Peki, Kılıçdaroğlu ne yapıyor? Her fırsatta bu ülkeyi kuran kadroların partisi olmakla iftihar eden CHP’nin Genel Başkanı, bu adamı partiden mi kavuyor? Hayır, ‘yedirmem’ diyor. Kılıçdaroğlu, meraklanma biz onu yemeyeceğiz zaten. Olası bir savaşta düşmanın tarafını tutacağını söyleyen adamı barındıran partiyi sandıkta toptan yiyeceğiz, asıl aziz milletimiz yiyecek sen hiç merak etme. Bu nasıl bir milletvekilidir ki bir savaşta bizim yanımızda değil de karşı tarafta savaşacakmış. Gerçi isabetli olur. Çünkü Türk ordusunda, bu aziz milletin içerisinde, tabansızlara yer yoktur. Korkaklara, hainlere yer yoktur. Bu millet bu topraklarda bin yıldır ayakta duruyorsa, senin gibileri içinde barındırmadığı içindir. Biz bu ülkenin mert, yürekli insanlarıyla ülkemizi yedi düvele karşı savunduk, yarın olsa yine savunuruz. Sen kimi istersen onun yanında savaş.”

Yaşanan tabloyu herkesin gördüğünü anlatan Soylu, “Türkiye, Rusya ile bir problemin içine mi girdi, hemen onun yanında yer al. Türkiye Suriye ile ilgili bir problemin içine mi girdi, sen hemen onun yanında yer al. Biliniz ki Türkiye’de siyasetimizin karşısında bulunanlar maalesef bu ülkenin, milletin, yarınlarımızın, geleceğimizin, istikbalimizin ve istiklalimizin mücadelesini yapmıyorlar. Birilerinin dümen suyuna girmişler ve AK Parti’nin, Türkiye’nin istikrarının, istikbalinin, huzurunun, teminatının ortadan kalkması için hasetliklerinden, akılları yetmediği için ne yaptığını bilmiyorlar” dedi.

“Hendek kazan arkadaşlarımız diyen kişinin aklı da zihniyeti de ziyandadır”

PKK terör örgütü tarafından kazılan hendeklerle ilgili değerlendirmede de bulunan Soylu, şöyle dedi:

“Bir siyasi partinin genel başkanı, ana muhalefet partisinin genel başkanı ülkemizin Güneydoğusu’nda ülkemizin evlatlarına, birliğine, huzuruna, PKK terör örgütü tarafından alçakça hendekler kazılırken, ‘hendek kazan arkadaşlarımız’ diyen kişinin aklı da ziyandadır, zihniyeti de ziyandadır. Hangi arkadaşından bahsediyorsun, evlatlarımıza kurşun atan arkadaşlarından mı bahsediyorsun, hangi arkadaşından bahsediyorsun? Binlerce, onbinlerce insanın tekbirleriyle beraber şehadete ulaşmış evlatlarımızı şehit edenlerden mi bahsediyorsunuz? Bu akıl fukaralığının başka bir boyutudur.”

“Büyük projelerimizle beraber milletimizi kucaklayacağız”

Milletin iki seçimde de muhalefete gereken cevabı sandıkta verdiğini belirten Soylu, “Bu millet dedi ki ‘sizin politikalarınızı beğenmiyoruz, tasvip etmiyoruz. Türkiye’de iktidar problemi yok, Türkiye’de muhalefet problemi var. İktidar problemi olmadığı, AK Parti’yi tasvip ettiğimiz için ona tam yüzde 50 oy verdik.’ Milletvekili Rusya’ya gidecek, orada Türkiye’yi şikayet edecek. Öbür milletvekilini Suriye’ye gönderecek orada Türkiye’yi şikayet edecek. Öbür milletvekilini Avrupa Parlamentosu’na gönderecek orada Türkiye’yi şikayet edecek ondan sonra da ‘ben Türkiye’nin kurucu iradesiyim.’ Türkiye’nin kurucu iradesi olan aziz millet seni neredeyse sandığın dibine gömecek, bunun bile farkında değilsin” diye konuştu.

Soylu, Türkiye’nin istikametini bozmaya çalışanlar olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

“Türkiye, 64. hükümetin kurulduğu andan itibaren 2019’un hedefleriyle beraber yolculuğuna emin adımlarla devam etmektedir. Verdiğimiz sözler var. Bu sözleri bir şekilde yerine getiren, programlarını ortaya koyan bir anlayışı gerçekleştiriyoruz. 2002 yılından beri AK Parti reformların partisi haline gelmiştir. 2002 yılından beri AK Parti ülkemizin yarınlarına hem de selametle götüren bir parti haline gelmiştir. Yeni bir reform zamanıdır her konuda. Türkiye 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine gidebilmek için reform yapmanın zorunluluğunu yine ortaya koymaktadır. Bir taraftan milletimizin hayat standardını yükselteceğiz, diğer taraftan reformlarla birlikte hem dönüşümü hem değişimi sağlayacağız. Büyük projelerimizle beraber milletimizi kucaklayacağız ve bir taraftan da toplumsal refahın yükselmesi için büyük adımları hep birlikte ortaya atacağız.”

Bakan Soylu, emeklilerle ilgili verdikleri vaadi bugün gerçekleştirdiklerini belirterek, şunları söyledi:

“En son milletvekillerimizin oylamasıyla birlikte ayda 100 lira, yılda bin 200 lira emeklilerimize verilecek. Böylece ocak ve temmuz ayında alacakları zammın dışında bir zam daha gerçekleştirmiş olduk. Hiç endişeniz olmasın, bu memlekette önümüzdeki 4 yıl büyümenin, üretimin, istihdamın ve hedeflerine ulaşmasının 4 yılı olacaktır.”

Hükümetin özel sektör dahil olmak üzere, üretmek ve istihdamı artırmak isteyenlerin önünü açacağını vurgulayan Soylu, “Türkiye büyüme hedeflerine çok net şekilde ulaşan, istihdam hedeflerine ulaşan ve yarına umutlarla beraber ulaşan bir ülke haline gelecektir” dedi.

“Etrafımızdaki coğrafyanın umuduyuz”

Herkesin moralini en üst düzeyde tutması gerektiğini anlatan Süleyman Soylu, “Etrafımızdaki coğrafyanın umuduyuz. Ülkenin her tarafını yatırım cenneti haline döndüreceğiz. Türkiye dış dünyadan insanların gelip, ‘biz burada yatırım yapmak istiyoruz’ dedikleri, 13 yıldır süren trendi devam ettiren ülke haline gelecek. Bu iştah, heyecan, moral, yürüyüş, program, anahtar bizde var” diye konuştu.

Asgari ücret tespit çalışmalarının yaklaşık bir aydır devam ettiğini hatırlatan Soylu, “Huzurunuzda işçi, işveren temsilcilerimize, herkese teşekkür ediyorum. Herkes asgari ücretin bin 300 lira olması konusunda hem fikir. İnşallah önümüzdeki 2, 3 gün içinde asgari ücretin bin 300 lira olduğu müjdesini de aziz miletimizle paylaşacağız” ifadesini kullandı.

Türkiye’yi yarınlara güçlü bir şekilde hep birlikte taşıyacakları sözünü veren Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ne söylerlerse söylesinler, Türkiye’nin güneydoğusunda neredeyse bize yüzyıllardır emanet edilen bütün şehinleri tarumar etmeye çalışırlarsa çalşsınlar ülkemizin, milletimizin gücünü orada hissediyorlar, ne olduğunu görüyorlar. Biz bu mücadeleye başladığmız gün aynısını söyledik. Onlar dağda başlarına bombalar düşünce şehirlere sığınıp oradaki insanlarımızı taciz edip, orada kendilerini bir şekilde saklayabileceklerini düşündüler ama bilmiyorlar ki biz kararlıyız. Bilmiyorlar ki tek bir PKK’lı terörist kalmayıncaya kadar onları tarihin dibine dibine gömeceğiz.”

Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir taraftan sen gideceksin Rusya’ya HDP’nin eş başkanı olarak, Selahattin Demirtaş olarak Türkiye’nin milli bir mesele içerisinde bulunduğu bir dönemde Türkiye’yi sırtından bıçaklayacaksın. Yazıklar olsun, her türlü ihaneti yapıyorlar. PKK ile kolkola giriyorlar, DAEŞ’le kolkola giriyorlar. Her türlü oyunu, tezgahı yapıyorlar. Paralel yapıyla kolkola giriyorlar ve Türkiye’nin ilerleme hızını, istikrarını, istikametini altüst etmeye çalışıyorlar. Bütün milletimiz bu tabloyu görüyor. Herşey milletin, dünyanın gözü önünde cereyan ediyor. Bize milletimizin verdiği emaneti nasıl savunacağmızı, bu emaneti yöneteceğimizin bilinci içerisinde terörle mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz. Hiç bundan endişeniz olmasın.”

Türkiye’nin kişi başına gelir seviyesinin 3 bin 200 dolardan 10 bin dolara yükseldiğini bildiren Soylu, şunları kaydetti:

“Diyorlar ki siz 25 bin dolara nasıl çıkacaksınız? Biz 3 bin dolardan 10 bin dolara, 3 kat artırdık. Şimdi 10 bin dolardan 25 bin dolara 2,5 kat artırırız siz yine pıs pıs Meclis’te oturur, başka bahaneler bulursunuz. Sizin işiniz o. Onun için inşallah bunlara gereken cevabı milletimiz sandıkta verdi. Şimdi de Türkiye’nin kamu düzenini sağlamak adına bu terör örgütü parçalarına gerekli cevabı en anlamlı şekilde verdik ve vermeye devam edeceğiz.”