AK Parti Trabzon İl Başkanlığının düzenlediği İl Danışma Meclisi Toplantısına katılan Soylu, burada yaptığı konuşmada, 3 Kasım 2002’den bu yana milletin 50 gramlık oy pusulası ile kendi üzerine düşeni layıkıyla yerine getirdiğini söyledi.
Milletin bu kararından hiçbir zaman vazgeçmediğini ifade eden Soylu, “Birileri hesap yaptılar. Sadece bu toprakların içerisinde ve siyaset adına yapılan bir hesap değil. Türkiye’nin büyümesine, zenginleşmesine ve özgürleşmesine dahil bir hesabın içerisinde oldular. Anadolu medeniyetlerinin tüm fertlerinin evlatlarıyla ve aileleriyle olan ilişkilerini kıskananlar, bu toplumun bütün geleneklerini dünyanın hayranlıkla izlediği bütün özelliklerini terk etmesi için her türlü fitneyi üretmeye çalıştılar. Millet yine sabretti. Dünyada herkesin ‘artık bu provokasyonların altından kalkılmaz’ denildiğinde bu millet sabretti, elini göğsünün üzerine koydu ‘ya Allah’ dedi” diye konuştu.
1 Kasım seçimlerinde milletin verdiği kararın, 2002 yılından itibaren yapılan seçimleri de tescil ettiğini vurgulayan Soylu, “Bu aziz millet omzumuza büyük bir sorumluluk vermiştir. 7 Haziran’dan sonra Türkiye’nin 1 Kasım’da yaşadığı tablo ile bu millet ülkeyi bir taraftan teröre, bir taraftan da ekonomik kaosun içerisine sokmaya çalışanlara karşı 50 gramlık oy pusulası ile geleceğini kendi belirlemiştir” ifadesini kullandı.
Soylu, Diyarbakır’daki terör saldırısı ile Türkiye’de huzurun, güvenin ve istikrarın ortadan kaldırılmak istendiğini, buna asla müsaade etmeyeceklerini vurguladı.
Demokrasiden elde edilen güçle Türkiye’nin büyümesini, gelişmesini ve zenginleşmesini istemeyenlerin olduğuna işaret eden Soylu, şöyle devam etti:
“İstikametimizi, oluşturmak istediğimiz güzergahı hep saptırmak istiyorlar. Bizim zenginliklerimizi ayrılıklarımız olarak ortaya koymak istiyorlar. Dün yine terör örgütünün o canileri bu ülkeye öyle bir iş yapmış ve öyle bir provokasyonun altına imza atmıştır ki yine bizi üzüntüye terk etmiştir. Bir taraftan hukuk adamını katletmiş, diğer taraftan iki evladımızı şehit etmiştir. Verdiği mesaj aynıdır. Terörizm ile insanlığı disiplin altına almaya ve coğrafyamıza bir şekilde ayar vermeye çalışanlar yine aynı anlayışın içerisinde olmuşlardır. Bugün bizim için sabır, vakur ve temenni zamanıdır. Bugün bizim için birbirimizi daha iyi anlama zamanıdır. Sandığın ve demokrasinin Türkiye’ye verdiği gücü azaltmak istiyorlar. Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine gitmek istediği bu istikametten ayırmak istiyorlar. Demokrasiden elde ettiğimiz güçle Türkiye’nin büyümesini, gelişmesini ve zenginleşmesini, etrafındaki coğrafyayı bir huzur yeri haline getirmesini bertaraf etmek istiyorlar. Buna elbette ki müsaade etmeyeceğiz.”
Soylu, güçlü ve kuvvetli bir Türkiye’nin olmasını istemeyenlere karşı ülkenin her zaman cevabını verdiğine işaret ederek, “Bu cevabı vermenin en önemli gücü sandık ve demokrasi olmuştur. Biz yolumuza devam edeceğiz. 64. hükumetin programı dün okundu. Görevimiz 64. hükümet programını tam anlamıyla yerine getirebilecek bir icraatı oraya koyabilmektir. Bunu yaptıktan sonra bilmenizi istiyorum ki yükselen demokrasi, ekonomi ve kalkınma ile ülkemizin adalet içerisinde yarınlara adım atmasını hep birlikte sağlayacağız. Bu hepimizin sorumluluğundadır” ifadesini kullandı.
-“Ankara’daki evimiz eviniz, makamımız çalışma yerinizdir”
1 Kasım seçimleri ile milletin umudu yine AK Parti’de gördüğüne belirten Soylu, şunları kaydetti:
“Millet yine umudu AK parti teşkilatları ve bu ailede gördü, Türkiye’nin emanetini bu aileye teslim etti. Şimdi çalışma ve gayret zamanıdır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak inşallah Allah bize hayırlı hizmetler yapmayı nasip etsin. Aziz milletimize, bu ülkeye ve geleceğe mahcup etmesin. Trabzon’dan hiçbir gün ne zihnimizi ne aklımızı ne de ellerimizi ayırmayacağız. Ankara’da evimiz evinizdir. Bakanlıktaki makamımız çalışma yerinizdir. Bizim devlet anlayışımız milletin sahip ve egemen olduğu devlettir. Bakanlık da milletindir, çalışma yerimiz de evimiz de milletindir.”