Güçlü bir Türkiye öneriyoruz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Yeni bir hükümet sistemi öneriyoruz. Güçlü bir Türkiye öneriyoruz, güçlü bir Meclis öneriyoruz, darbelerle oyalanmayan, atanmışlar tarafından terbiye edilemeyecek bir sistem öneriyoruz. Bağımsız ama denetlenebilir bir hükümet sistemi öneriyoruz. Koalisyonlardan arınmış, her seçimde koalisyon kabusları görmeyen bir siyasi bir ortam öneriyoruz.” dedi.

Bakan Soylu ile Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, AK Parti Samsun Gençlik Kolları Başkanlığınca düzenlenen “Genç Kürsü” programı kapsamında “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini Tartışalım” etkinliğinde gençlerle bir araya geldi.

Programda konuşan Soylu, birçok badireden geçen Türkiye’nin, 2002 yılı öncesinde akşam zengin yatıp sabah fakir, icralık uyanabilen bir ülke olduğunu söyledi.

Türkiye’de 40 yıllık bankaların bir gecede hortumlanarak iflas ettiği sırada birilerinin “başörtüsü”, “irtica” diye ortalığı ayağa kaldırdığını anlatan Soylu, şöyle devam etti:

“Bu ülke neredeyse 60 yıldır her 10 yılda bir darbeye maruz kalan, çok partili seçimle gelmiş ilk başbakanını ve iki bakanını asan, iki darbe anayasasını sırtlanmış onunla yaşayan bir ülkeydi. Bu ülke darbeci generallerin kendini cumhurbaşkanı yapmasını alışkanlık haline getirdiği, darbeden sonra utanmadan ‘Biz darbenin olgunlaşmasını bekledik’ diye açıklama yaptığı, ülkeyi nasıl güya düzelttiğini anlatırken ‘Bir sağdan bir soldan astık’ diyerek gerine gerine anlattığı mahcup ama mahzun bir ülkeydi. Vatandaşların oylarıyla seçilen hükümetlerin atanmış hakimler tarafından bütün kararlarının iptal edildiği bir ülkeydi.

Buralara çok zor geldik. Bu ülkeyi 3 bin dolarlardan 11 bin dolarlara çok zor getirdik. Bu ülkenin tel tel dökülen hastanelerini çok zor ayağa diktik. Bu ülkede yolları üç katına, ihracatı dört katına, havaalanı sayısını iki katına, üniversite sayısını iki katına çok zor ama çok zor çıkardık. Zor çıkardık derken bilmenizi isterim ki parasından, inşaatından dolayı söylüyor değilim. Bu zihniyetle uğraştık. Ne yapsak ‘hayır’ dediler, ‘İstemezük’ diye yollara düştüler. Mahkemelerin kapılarında yattılar. Bu ülkede şehir hastanelerinin projelerini bile Anayasa Mahkemesine götürdüler. 8 tane ağacı bahane ettiler. ‘Köprü yapma, havaalanı yapma’ dediler. ‘Sen kimsin ki IMF ile aşık atıyorsun, ona borcunu ödüyorsun bir de üstüne para veriyorsun’ dediler. Biz buralara kolay gelmedik genç arkadaşlar. Çok mücadele ettik. Terörle, ekonomiyle terbiye etmeye çalıştılar, gazete manşetleriyle korkutmaya çalıştılar, hiçbirinden yılmadık çünkü biz önce Allah’a sonra da millete dayandık.”

“PKK’yı da DEAŞ’ı da FETÖ’yü de bu millet tarihin derinliklerine gömecektir”

Gençlere güvendiklerini ve bulundukları mevkileri onlara bırakacaklarını kaydeden Soylu, bunları göreve geldiklerinde gençlerin bilmesi, karşılarında kimlerin olduğunu görmesi için anlattığını bildirdi.
Türkiye’nin dünyanın en güzel ve önemli coğrafyası üzerinde olduğunu, bu nedenle bu toprakları istikrarsızlaştırarak yönetmek isteyenler olduğuna dikkati çeken Soylu, “Bunları yapanları sadece bu ülkedeki darbeciler zannetmeyin. Gözünüzü ufka yöneltin. Bu güçler çok ötelerde, çok yüksek yerlerde tezgahlanan işlerdir. Bu işlerin içinde dünyanın en güzel en önemli yerindeki ülkenin güçlenmesini istemeyen başka ülkeler vardır.” ifadelerini kullandı.

Soylu, Türkiye’nin sadece bir iki darbeci, bir iki muhalif liderin hedefine alabileceği bir ülke olmadığını belirtti.

Türkiye’nin, Osmanlı bakiyesi, gelecekte mazlumların umudu bir ülke olduğunu dile getiren Soylu, şunları kaydetti:

“Enerji yolları buradan geçmektedir. Doğudan batıya, batıdan doğuya en kısa yol buradan geçmektedir. Göç yolları buradan geçmektedir. Yükselen Orta Asya ülkelerine yol buradan geçmektedir. Tarihi ve modern İpek Yolu buradan geçmektedir. İşte bu yüzden bu dünyada birileri var ki güçlü Türkiye’ye onların hesaplarının hepsinin ortasındaki çıbanbaşı gibidir. Biz bunun için yarınlara güçlü şekilde ulaşabilmek için o hesapları bozabilmek için 16 Nisan’da yepyeni bir model öneriyoruz. Yeni bir hükümet sistemi öneriyoruz. Güçlü bir Türkiye öneriyoruz, güçlü bir Meclis öneriyoruz, darbelerle oyalanmayan, atanmışlar tarafından terbiye edilemeyecek bir sistem öneriyoruz. Bağımsız ama denetlenebilir bir hükümet sistemi öneriyoruz. Koalisyonlardan arınmış, her seçimde koalisyon kabusları görmeyen bir siyasi bir ortam öneriyoruz.”
Bakan Soylu, Türkiye’nin dünyanın en pahalı arazisinin üstünde bulunduğuna işaret etti. Bu nedenle pek çok saldırının hedefinde Türkiye’nin olduğunu vurgulayan Soylu, “Gezi bunun içindi, 17/25 Aralık darbesi bunun içindi, 6-7 Ekim olayları bunun içindi, bugün besledikleri, büyüttükleri ve bugün neredeyse hemen hemen bütün maddi kaynaklarını ve imkanlarını aktardıkları PKK’yı Türkiye’nin başına musallat etmeleri, FETÖ’yü Türkiye’nin başına musallat etmeleri, paraşüt gibi indirdikleri DEAŞ’ı Türkiye’nin başına musallat etmeleri bundandır ama bilsinler ki PKK’yı da DEAŞ’ı da FETÖ’yü de bu millet tarihin derinliklerine gömecektir.” değerlendirmesini yaptı.

İslamofobi üzerinden Türkiye’nin ötekileştirilmek istendiğine değinen Soylu, bu kesimlerin uzun zamandır ülkeyi sistem dışında bırakmak için kendi sistemlerini beslemeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.