Dünyaya sözünü duyuran bir Türkiye olsun istiyoruz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Geleceğe bakmak istiyoruz. Büyümeye bakmak istiyoruz. Yükselmeye bakmak istiyoruz. Zenginleşmeye bakmak istiyoruz. Üretmeye bakmak istiyoruz. Ayaklarımızın üzerinde güçlü durmaya bakmak istiyoruz, dünyaya sözünü duyuran bir Türkiye olsun istiyoruz.” dedi.

Soylu, Sürmene ilçesinde parti otobüsünden vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın selamını iletti.

“Türkiye’de, uzun yıllardan beri bütün insanları terbiye etmeye çalışıyorlar” diyen Soylu, arkalarına dönüp bakmaktan yorulduklarını bildirdi.
Soylu, önlerindeki işe bakarken, kucaklamaya çalışırken, Türkiye’nin büyüme adımlarını atarken, arkadan gelen her hançerden yorulduklarını belirterek, şöyle devam etti:

“Sistemleri kurdular. Bir gün patron Anayasa Mahkemesi dediler. Hevesimizi kursağımızda bıraktılar. Bir gün Danıştay dediler patron, bir gün Yargıtay dediler patron. Bir gün patron medya dediler, bir gün patron uluslararası kuruluşlar dediler, bir gün patron uluslararası sermaye dediler, bir gün patron darbeci generaller dediler ve bize dediler ki biz size bu ülkeyi yönettirmeyeceğiz. İşte huzurunuzda bulunmamızın sebebi olan 16 Nisan ile ilgili bir şey paylaşmak istiyorum, sizinle artık patron ne darbeci generaller, artık ne patron medya patronları, artık patron ne Danıştay, ne Yargıtay, ne Anayasa Mahkemesi… 16 Nisan’da vereceğimiz kararla ortaya koyacağımız irade şudur, patron millettir, patron millettir.”

Soylu, 15 Temmuz akşamı saat 20.00’de kimsenin bu ülkede 21.30’da hain bir darbe ile karşı karşıya kalınacağını düşünmediğini belirterek, herkesin ’21. asırda, 2016’da böyle bir şey olmaz’ diye düşündüğüne işaret etti.

Darbe gecesi Hakkari’den gelen gençleri kabul ettiğini anımsatan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Umut arıyorlardı. Onlarla umudumuzu paylaştık. ‘Merak etmeyin Tayyip Erdoğan bu ülkenin başında olduğu sürece, terörün başını yılanın başını ezer gibi ezecektir. Hiçbir endişeniz olmasın’ dedim onlara. Bizim işimiz bu memleketi kalkındırmaktır, birlik ve beraberliktir. Kardeşliğimize halel getiremeyecekler. Demokrasi konuştuk. Ta ki tam toplantımız bitmek üzereyken bir telefon geldi, dediler ki ‘Ankara’nın üzerinde uçaklar uçuyor’. ‘Nerede uçuyor?’ diye sordum, ‘Meclisin üzerinde uçuyor mu?’, ‘Evet, uçuyor’ dediler ve ondan sonra dedim ki Türkiye’de galiba darbe oluyor. O ana kadar böyle bir şey olabileceğini hiç düşünmedik.”

Gezi olaylarından bir gün önce de öyle bir şeyin düşünülmediğine dikkati çeken Soylu, “Böyle bir sistem içerisinde 1961 Anayasası’yla, 1982 Anayasası’yla acaba yarın ne olacak, arkamızdan hangi hançeri yiyeceğiz, hangi büyüme adımını attığımızda üzerimize bir şey boca edecekler de yine geri düşeceğiz endişesi içerisindeyiz. Bundan yorulduk. Bundan bıktık artık. Geleceğe bakmak istiyoruz. Büyümeye bakmak istiyoruz. Yükselmeye bakmak istiyoruz. Zenginleşmeye bakmak istiyoruz. Üretmeye bakmak istiyoruz. Ayaklarımızın üzerinde güçlü durmaya bakmak istiyoruz, dünyaya sözünü duyuran bir Türkiye olsun istiyoruz.” diye konuştu.

7 Haziran seçimi

Soylu, 7 Haziran’ı anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“7 Haziran’a girmeden önce rahmetli Özal bu sistemden şikayet etti mi? Rahmetli Erbakan bu sistemden şikayet etti mi? Türkeş, Demirel bu sistemden şikayet ettiler mi? Herkes etti. Neden, çünkü bu sistemde millet iktidarın olamayacağını ve birtakım güçlerin sürekli olarak kendi egemenliklerini, hükümdarlıklarını ortaya koyacakları iki anayasayla beraber Türkiye’nin kilitlendiğini gördüler ancak bu sistem değişmeli, yeni bir sistem gelmeli. Onlar adını da koydular. Bugünkü anlattığımız Cumhurbaşkanlığı gibi bir sistem gelmeli dediler. Yıllarca bu ülkeyi yönettiler, tecrübeleri vardı ama önlerine konulan tuzakları, bariyerleri, engelleri gördüler. Bu ülkede onlar gördükçe onları itibarsızlaştırdılar. Aynı tezgahı güçleri yetseydi, eğer millet izin verseydi kıymetli Cumhurbaşkanımıza yapmayacaklar mıydı?”
Türkiye’nin 3 bin dolardan 11 bin dolara çıktığını dile getiren Soylu, 21. yüzyıla iyi başladıklarını ve iyi devam ettiklerini belirtti.

Türkiye’nin ayaklarının üzerinde durduğuna dikkati çeken Soylu, “Birinci sıçramamızı, birinci hamlemizi ilk 14-15 yılda iyi bir şekilde gerçekleştirdik. Şimdi ikinci hamle zamanı. Siz ne zannediyorsunuz? Hollanda niye çıldırdı? Siz ne zannediyorsunuz, Almanya niye ıkınıyor, sıkılıyor? Eskiden şunu yaparlardı, evet, Türkiye’yi küçük görürlerdi. Şimdi Türkiye’den ürküyorlar, evet kora kor bir mücadele ediyorlar, biz de varız bu mücadelenin içerisinde, biz de yarınlara adım atmaya varız.” ifadesini kullandı.
Soylu, bütün kanallarının şimdi tıkandığını belirterek, “Şimdi bütün kanallar tıkanınca esas oğlanlar devreye girdi. Onları yendik, sizi de bu millet yener, merak etmeyin.” dedi.

7 Haziran seçimleri ile 1 Kasım seçimleri arasında geçen süreyi de değerlendiren Soylu, birilerinin ellerini ovuşturduğuna değindi.

Soylu, onlardan birilerinin ‘TC’yi tükürüğümüzle boğarız.’ dediğini anımsatarak, “Nerede o şimdi. Bu milletin birliğiyle kardeşliğiyle bu devletin ayakta durmasıyla ve bu milletin selametiyle kimse oyun oynamasın. Bu millet ayağa kalktı mı cihanı sarsar cihanı, Bu millet öyle bir millettir.” diye konuştu.
Birisinin daha olduğunu belirten Soylu, “Bundan sonra ‘Güneydoğu Anadolu’da bizim borumuz öter’ dediler. Yüzde 10 aldılar ya, sen şımarmaya afra tafraya bak, cakaya bak, sözlere bak. Sözler büyümüş, sözler boyun çok üzerine geçmiş, sözler bulundukları yerin çok üzerine geçmiş.” ifadesini kullandı.

Bakan Soylu, hiç endişe edilmemesini isteyerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Haince eylemlerin dışında bu ülkede, bu ülkenin huzurunu bozabilecek hiçbir işin içerisinde olamayacaklarını buradan, bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanının talimatıyla Bakanlar Kurulundaki arkadaşlarımızın ortaya koyduğu gayretle beraber, bu ülkenin İçişleri Bakanı olarak söylüyorum; eğer bu ülkede haince eylemler ortaya koymaya devam edecekse bilmenizi istiyorum ki her eylemin sonrasında cevabını en ağır bir şekilde vereceğiz. Şimdi 7 bin evladımız, Lice’de operasyon yapıyorlar, 10 bini aştı ve yaklaşık 60 terörist etkisiz hale geldi. Allah’ımıza şükürler olsun bu ülkenin huzuruna göz dikenlere bu ülke gerekli cevabı en güzel ve en doğru şekilde vermektedir ve vermeye devam edecektir. Arkasında kim olursa olsun, ülkenin huzurunu bozmak istiyorlar, DEAŞ ile FETÖ ile PKK ile ülkenin huzurunu bozmak istiyorlar. Ey Hollanda, Almanya, topunuz gelin, bu millet 16 Nisan ile karşılığını verecek.”

Soylu, bugünün fırsat olduğuna işaret ederek, “Bugün tam fırsatı, bugün bu sistemi bir tarafa koyup Cumhurbaşkanlığı sistemiyle 2023’e, 2053’e, 2071’e gitmenin tam zamanı. Büyük Türkiye’nin tam zamanı.” diye konuştu.

“Allah mı şaşırttı, yoksa bu gizli evetçi olmasın?”

Soylu, Kılıçdaroğlu’nu da eleştirerek, “Kılıçdaroğlu öyle güzel anlatıyor ki diyor ki ‘Bir başbakan olacak başka partiden, bir cumhurbaşkanı olacak, o da başka partiden sonra birbirleriyle kavga edecekler. Ya Allah’ın adama biz 10 aydır, 5 aydır, 1 yıldır bunu anlatmaya çalışıyoruz. Allah mı şaşırttı, yoksa bu gizli evetçi olmasın?” ifadesini kullandı.

MHP ile ittifak yaptıklarını hatırlatan Soylu, şu görüşlere yer verdi:

“Biraz biz de fedakarlık ettik, biraz MHP etti, bir çizgiyle beraber buluştuk. Milletimize dedik ki ‘Size bir anayasa getiriyoruz. Şimdi de çalışıyoruz. Peki Kılıçdaroğlu kiminle ittifak etti. PKK ile ediyor, FETÖ ile ediyor değil mi? Cumhuriyet Halk Partili kardeşlerime buradan seslenmek istiyorum. Çok net, çok açık, biz bugün bu ülke için siyaset yaparsanız, siyaset ortaya koyarsınız, siyaset ile ilgili adım atarsınız bu ayrı bir şeydir. Buna hiçbir şey söyleyemeyiz, meclis üyesi olursunuz, rakip olursunuz, hizmet için birbirinizle rekabet edersiniz, bu tamam ama terör meselesi var ya terör meselesi, gündeme geldiğinde ey CHP’li kardeşlerim, bunu geleceğe ve bunu bu millete anlatamazsın. Kılıçdaroğlu yanlış yola sevk etmektedir. Bugün PKK’nın değirmenine su taşımaktadır, bu vebaldir, bunun hesabını bu millet soracaktır ve soracaktır.”
Anayasadaki diğer maddeler hakkında da bilgilendirmede bulunan Soylu, şunları kaydetti:

“Bu ülkede çok badirelerden geçtik, hepsinin maliyetlerini de bu aziz millet ödedi. Bu sistem Türkiye’ye kaybettirmektedir. 9 yapıyoruz, 10 yapamıyoruz. 9’dan tekrar 1’e, 2’ye düşüyoruz. Her darbede 20 yıl, 30 yıl geriye düşüyoruz, artık bunu ortadan kaldırmanın zamanı geldi. Bunu da bu milletle ve Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu liderlikle ancak kaldırabiliriz. Biz bu işi Recep Tayyip Erdoğansız aşamayız.”

Programa, AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Sürmene Belediye Başkanı Rahmi üstün, AK Parti İl Başkanı Haydar Revi, AK Parti İlçe Başkanı Aydın Bayraktar da katıldı.