Demokrasiyi alaya alıyorlar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, Ula ilçesinde İl Başkanı Nihat Öztürk, Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Harmandar, Ula Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan adayı Nadi Şenkal ve partililer ile bir araya geldi.

Basın mensuplarına 30 Mart seçimleri ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan AK Parti Genel başkan Yardımcısı Soylu, “30 Mart seçimlerine 11 günlük bir zaman dilimi kaldı. Türkiye’nin içindeki tartışmalar, projeler, Türkiye’nin getirilmek istendiği nokta ve bu arada yaşadığımız darbeler ve darbe hazırlıkları da dahil olmak üzere, milletimiz 30 Mart günü bunların hepsine topyekün bir cevap verecek. Bu cevabı da bu büyük milletimiz bizim anlattıklarımızla, kamuoyundan duyduklarıyla, başka siyasi partilerin değerlendirmeleri üzerinden ortaya koymaya çalışacak.

Bu büyük millet, bu aziz millet, bunu defalarca ortaya koydu. Anlamak istemeyenler maalesef anlamamakta direniyorlar. Demokrasinin ucuz, kullanılabilir, istismar edilebilir bir araç olduğunu düşünüyorlar. Demokrasi hassastır. Maalesef bugün Türkiye’nin istikrarına ve huzuruna kast edenler demokrasiyi alaya alıyorlar, demokrasiyi hafife alıyorlar, demokrasiyi ucuz bir meta olarak, ucuz bir mal olarak pazarlamaya çalışıyorlar. Demokrasi ile ilgili en ufak bir inançları, demokrasi ile ilgili en ufak bir tasavvurları, demokrasi ile ilgili en ufak bir geleceğe ait sahiplenmeleri olmadığını çok açık bir şekilde, çok net bir şekilde belli” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu, “Türkiye’de ne kadar ayrılık varsa, AK Parti hükümeti, Türkiye’nin bu ayrılıklarını ortak bir dille çözmek, yeniden kutlu tarihimizin o birlik ve beraberlik şuuruna ulaşması konusunda büyük adımlar atmıştır.

Bugün Türkiye maalesef aynı senaryoyu görmenin hüznünü yaşamaktadır. Oysa millet onlara bu kampanya başladığından beri 17 Aralık’ın dersini vermektedir. Siyasete müdahale etmenin, demokrasiye müdahale etmenin ağır bedelini bu ülkenin başbakanına sahip çıkarak göstermektedir. Bugün Türkiye bu tabloyu yaşamaktadır ve demokrasiyi ucuz zannedenlere, demokrasinin ucuz olmadığını, demokrasinin bedeli olduğunu ve bu bedeli milletin ödeyerek demokrasiyi büyüttüğünü anlatmaktadırlar.

Milli iradeyi hafife alanlar, oy sandığını hafife alanlar, sandık sonucunu itibarsız hale getirmeye çalışanlar, ‘yüzde 50 alsanız ne olur’ diyenlerin demokrasiye karşı saygısızlığı var, demokrasiye karşı şahsiyetsizdirler. Bunu söyleyenler halk karşısında toplumun verdiği kararlar karşısında acizdirler, milli iradeye ve demokrasiye karşı acizdirler. Türkiye’de insanımızın huzurunun tekerine çomak sokabilmek, Türkiye’de halkı devlet yönetiminden yoksun bırakmak ve tasfiye etmek için ortaya konulan bu olayların tamamının kararı, bilmenizi arzu ediyorum ki 30 Mart 2014 tarihinde verilecektir. Bugün Türkiye’yi kuşatmaya çalışanlar, aynen 18 Mart’ta oldukları gibi topyekün bir mücadeleyi ortaya koymak ve bu Türkiye’yi ele geçirmek için bir büyük tezgahı yürütmeye çalışmaktadırlar” dedi.