AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Paralel medyanın, televizyonları, o paralel medyanın gazeteleri Çavuşesku’yu ve eşini örnek göstererek sevgili cumhurbaşkanımızı tehdit etmeye çalışıyor. ‘Onlar kurşuna dizildi, siz de kurşuna dizileceksiniz’ diye tehdit etmeye çalışıyorlar” dedi.
Soylu, partisinin Ergene İlçe Başkanlığı 1. Olağan Kongresi’nde, AK Parti’nin, 2002 yılından itibaren bu ülkede hayal edilemeyenleri gerçekleştiren bir teşkilat olduğunu söyledi.
“İstiklal-i tamme” yani tam bağımsızlığın ve “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” anlayışının, cumhuriyetin temel ilkeleri olduğunu belirten Soylu, “91 yıldır, Cumhuriyet kurulduğu günden bugüne kadar ilk kez, Cumhuriyet tarihinde tam bağımsızlığa ve ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ lafzına bu kadar yakın olduğumuz bir dönemdeyiz ve bunu AK Parti gerçekleştirdi” diye konuştu.
AK Parti’nin 12 yıldır, kalkınma, demokrasi ve özgüven devrimi gerçekleştirdiğini vurgulayan Soylu, “12 yıl ülkeler tarihinde küçük bir zaman dilimidir. AK Parti hizmetlerine yeni başlıyor. Şimdi başlıyor, büyük hamlelerle başlıyor” ifadesini kullandı.
Milletin 12 yıldan beri AK Parti’ye 9 seçimde büyük destek verdiğini hatırlatan Soylu, şöyle devam etti:
“Neler ortaya koydular? Kapatmaya çalıştılar, cumhurbaşkanını seçtirmediler, gazetelerin üzerinden tehditler yağdırdılar. Kah Menderes’i, kah rahmetli Özal’ı, kah bu ülkeye hizmet eden insanları örnek göstererek tehdit etmeye, korkutmaya ve ürkütmeye çalıştılar. Ama bir adım geriye attıramadılar. Şimdi de o paralel medyanın televizyonları, o paralel medyanın gazeteleri Çavuşesku’yu ve eşini örnek göstererek sevgili cumhurbaşkanımızı tehdit etmeye çalışıyor. ‘Onlar kurşuna dizildi, siz de kurşuna dizileceksiniz’ diye tehdit etmeye çalışıyorlar. 1960 darbesini kim gerçekleştirmişse, 1971 muhtırasını kim gerçekleştirmişse, bizim evlatlarımızı birbirine pusu kurdurarak 80 öncesi kim öldürmüşse, öldürtmüşse, kim birbirine kırdırtmışsa Gezi olaylarını da aynı mahviller yapmıştır. 17-25 Aralık darbesini de aynı anlayış yapmıştır. 6-7 Ekim’deki Güneydoğu’da gerçekleşen olayları da aynı anlayış gerçekleştirmiştir.”
“Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı eleştirenler istemezükçülerdir”
Soylu, bazılarının Türkiye’de güzel gelişmelerin yaşanmasını istemediğini dile getirerek, “Onlar istemezükçülerdir. Onlar bu ülkeye bir şey yapılmasını istemezler. Onlar sadece her 100 liranın 86 lirasını faiz lobisine gitmesini isterler. Efendilerine yağdanlık yapmaya çalışırlar. Neymiş? Cumhurbaşkanlığına saray yapılmış, köşk yapılmış. Amerika’da, İngiltere’de, Belçika’da Hollanda’da, Çin’de, Japonya’da, hatta Lüksemburg’da nasıl varsa, benim ülkemin itibarı da, benim ülkemin zenginliği de yaptığımız hizmet binalarından bütün dünyaya yayılacaktır” şeklinde konuştu.
Türkiye’yi, “Yeni Türkiye’nin kodlarıyla buluşturma zamanının geldiğini aktaran Soylu, şöyle devam etti:
“Yaklaşık 12 yıldır, bunun alt yapısı, hazırlıkları gerçekleştirilmektedir. Ekonomide, dış politikada, iç siyasette ve ülkemin her noktasında bunlar gerçekleşiyor. Hazmedemiyorlar tabi. Onlar da haklılar, hazmedemeyecekler. Her 100 liranın 86 lirası faize giderken, faiz lobileri beslenirken, bugün 589 bini aşan engellimiz maaş almaktadır. Paralar faize değil bu ülkenin insanına gitmektedir. 2008’den beri bütün dünyadaki ekonomik krize rağmen Türkiye ayaklarının üzerinde durmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin Merkez Bankası’nın kasasında, 2002’de 27 milyar dolar vardı. Bugün gözünü diktikleri 133 milyar dolar var.”
Soylu, Türkiye’de AK Parti’ye karşı düzenlenen birçok entrikaya rağmen 30 Mart yerel seçimlerinde AK Parti’nin yüzde 45,5 oy aldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“17-25 Aralık gibi belki de Cumhuriyet tarihimizin görmediği en büyük entrikalarına ve hilelerine rağmen, içeride ve dışarıda hepsi bir araya geldiler, hepsi psikolojik olarak ve asimetrik bir savaş başlattılar. Bu ülkenin topraklarının ucuzlamasını istediler. Çünkü yeni dünyanın en temel ve en stratejik merkezlerinden birisi Türkiye’dir. Modern ipek yolunun merkezi Türkiye’dir. Enerji geçiş güzergahının merkezi Türkiye’dir. Batı ve doğu arasında insan kaynaklarıyla beraber geleceğe adım atabilecek en temel stratejik noktalardan bir tanesi Türkiye’dir. Baktılar ki Çözüm Süreci yapıyorlar. Baktılar ki AK Parti, bu coğrafyadaki bugüne kadar karşılaştıkları ve karıştırdıkları her meseleyi, bir taraftan dindarların, bir taraftan köylülerin, bir taraftan Alevilerin bir taraftan Kürtlerin bir taraftan bu memleketin evlatlarının ekonomik olarak sindirilmeye çalışılan evlatların ötekileştirilmesinden Türkiye’yi çekip çıkarıyor, Türkiye’yi karıştırmak istediler.” dedi.