Borçsuzlukta Avrupa’dan daha iyi noktadayız

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Bugün, borçsuzluk açısından Avrupa’dan çok daha iyi bir noktadayız” dedi.

Kastamonu’ya gelen Soylu, partisinin Taşköprü ilçe teşkilatını ziyaret etti. Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin IMF’ye olan 23,5 milyar dolarlık borcunu, 14 Mayıs’ta kapattığını hatırlattı.

THY’nin 2020 yılının sonuna kadar yapacağı satın alma ihalelerinin bedelinin 23,5 milyar doların üzerinde olduğunu ifade eden Soylu, şunları söyledi:

“Yani, biz 23,5 milyar dolara IMF’ye mahkum olmuşuz. Kendi ekonomimizi onun dengesiyle birlikte götürmek zorunda kalmışız. Her komiseri geldiğinde, ‘acaba yarın gözden geçirme olumlu mu, olumsuz mu sonuçlanacak’ diyerek esnafı, tüccarı, sanayicisi, işadamı ve siyasetçisinin endişe içinde olduğu bir Türkiye’den, sadece bir şirketimizin Türkiye’nin elde ettiği borç kadar satın alma yapabildiği, kredibilitesinin o kadar yükseldiği bir noktaya kadar Türkiye geldi. Bunu yaparken de Türkiye, özellikle borçsuzluk konusuna çok dikkat etti.”

Soylu, bugün Avro Bölgesi’nin toplam yüzde 12 işsizlikle karşı karşıya kaldığını, borcunun milli gelire oranının da yüzde 92 civarında bulunduğunu anlatarak, bu rakamın Türkiye’de ise yüzde 36 olduğunu belirtti.

“Bugün, borçsuzluk açısından Avrupa’dan çok daha iyi bir noktadayız” diye konuşan Soylu, şunları kaydetti:

“Her 100 liranın 36 lirası borç. Oysa 2002 yılında her 100 liranın 74 lirası borçtu. Türkiye’nin faizi yüzde 71 oranındaydı. Bugün mayıs ayında Türkiye’nin faiz oranı 4,61’e düşmüştür. Bütün bunları gerçekleştiren bir Türkiye, ayakları üzerinde giden bir Türkiye. Sadece İstanbul’da yeni yapılacak havalimanı, 90 trilyon liralık bir büyük yatırımı, bir büyük katma değeri sağlayabilecek. Her yıl Türkiye’nin cebine 1 milyar avro para girecek. 25 yıl sonra da gıcır gıcır bir havalimanımız olacak. 10 milyar lira bunun yatırım bedeli artı KDV’si ile Türkiye çok önemli bir süreci ortaya koyuyor.”

Soylu, bugün Müslümanların, özellikle Ortadoğu ülkelerinin demokratikleşmesine ve açık toplum haline gelmesine yönelik bir oyun oynandığını dile getirerek, onların demokratikleşmesinin ve açık toplum haline gelmesinin engellendiğini belirtti.

Çözüm süreci

Soylu, seçimlere bir yıl kala, çözüm sürecinin istismarını yapanların ve bunu farklı şekilde anlatmaya çalışanların olduğunu ifade ederek, vatandaşlardan “bu meseleyi çözerseniz oy veririz, çözmezseniz oy vermeyiz” diyenin bulunmadığını belirtti.

“Yüzde 50 halkın takdirini kazanmış bir siyasi parti, bir dahaki seçime vaat eden değil, bu meseleyi bir dahaki seçimden önce elde ettiği güçle çözebilme yoluna girdi” diye konuşan Soylu, bunun büyük bir adım olduğunu söyledi.

Soylu, Türkiye’yi çözüm sürecine götüren meselenin, bütün siyasi partileri, siyasi parti mezarlığına götürdüğünün altını çizerek, bu işle ilgili bir söz söyleyenin ya da çözüme yönelik adım atanların pişman edildiğini kaydetti.

Gezi Parkı olayları

Gezi Parkı olaylarını kimsenin 3-5 ağaca bağlamaması gerektiğini anlatan Soylu, “Türkiye’nin konsantrasyonunu bozmak, hedeflerinden Türkiye’yi ayırmaya yönelik bir hadisenin ta kendisidir. Başka hiçbir şey değil. Onun için biz tam bu oyun planının dışında, konsantrasyonumuzu 2023 hedeflerine ve Türkiye’nin stratejik hamlelerine yönelik atmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.