Yaklaşık 2 saat süren programda, Süleyman Soylu Kovid-19 salgını karşısında alınan önlemlerden bahsetti.
Tarafsız Bölge programına katılan Soylu, “Şehirlere giriş çıkışlar ciddi anlamda kontrol altında tutuluyor mu, önümüzdeki günlerde bu süreç daha keskin bir biçimde uygulancak mı? şeklinde soruya, şu yanıtı verdi:
“Biraz önce Sağlık Bakanımız da açıkladılar. Özellikle bir politikamız var. Herkesi evde tutabilmek. Mümkün olduğunca izolasyonu sağlayabilmek ve temassızlığı oluşturabilmek. İşin başından itibaren bir kaideyi ısrarla ifade etmek istiyoruz. Bir kamu düzenini ayakta tutmalıyız. Zor bir süre içerisindeyiz. Bütün dünya zor bir süreç içerisinde. Bunun ne kadar devam edeceğini, bunun hangi süreç içerisinde bir noktaya doğru ilerleyeceğini ne dünya biliyor ne bunun ilk çıktığı Çin biliyor ne biz biliyoruz ne de Avrupa biliyor. Kamu düzenini ayakta tutmak bizim açımızdan en önemli süreçlerden bir tanesidir.”
Sağlık sisteminin ayakta kalmasının önemine işaret eden Soylu, şöyle devam etti:
“Hastalığın veya salgının bulaşıcı ve onun oluşturacağı hastaların sağlık sistemini neredeyse işleyemez hale getirmemesini temin etmek. İkincisi bu. Sağlık sistemi ayakta kalmalıdır. Üçüncüsü özellikle ifade etmek istiyorum. Bu hala belirsiz bir süreçtir, ne kadar gideceği belli değil. Onun için gıda tedarik zincirinin ve birtakım üretim tedarik zincirlerinin, sağlık, temizlik ve hijyen dahil aslen hayatımızın temel unsurları olan tedarik ve üretim zincirlerinin devam etmesi esastır. Tüm bunlarla birlikte biraz önce söylemeye çalıştığım sosyal mesafe ve sosyal izolasyonun sağlanmasını bir şekilde… Bu dördünü yürütme konusunda alınabilecek tüm tedbirler alınmaya çalışılıyor. Tüm dünyada alınmaya çalışılıyor.”
Özel araçlarla şehirlerarası yoluculuk
Soylu, ülkelerin Kovid-19 ile mücadelede farklı yöntemler benimsediğini anlatarak, Türkiye‘nin bunların tamamını izlediğini söyledi. 3-4 gündür 81 ilin giriş ve çıkışlarını sıkılaştırdıklarını anımsatan Soylu, şunları kaydetti:
“Aslında bizim vatandaşa mesajımız çok net. ‘Şehirlerden şehirlere gitmeyin. Daha fazla zorlaştıracağız.’ Burada hem sağlık kontrolü yapıyoruz hem de her aracı kontrol etmeye çalışıyoruz. Evde kalmak ve şehri terk etmemek esastır. Beni arıyorlar ‘3 saat kuyrukta bekledim.’ diye. 5 saat de kuyrukta bekleyebilirsiniz. Taşınma halinin son bulması gerektiği özel bir dönemin içerisindeyiz. Bunu ısrarla anlatıyoruz. Tedbirimizi alıyoruz. Uçak yolculukları Türkiye içerisinde neredeyse durma mesabesine geldi. Bize talepler geliyor. Otobüs talebiyle beraber bize gelen sayı 100 bin. Biz bunun hepsine cevaz veremeyiz. Vermemiz de imkansız. Mümkün değil. Burada birtakım kodlar koyduk. Kişi hastadır, İstanbul’a gelmiştir, dönmek istiyordur. Bu anlaşılabilir bir şey. Acil bir hastası vardır, ısrarla gitmek istiyordur. bu gidebilir. Ölümü olmuştur gidebilir. Bir iş için, üretim için acil gitmesi gerekir. Bunu da bir vesikayla belli etmesi gerekir. Sağlık Bakanımız da söyledi. En acil işlerimizi bile evden yapmaya online yapmaya devam ediyoruz. Buna rağmen 100 bininin üzerine talep var. Bu talebi neden yaptığımızı hala anlayamıyorum.”
Soylu, talepleri “e-devlet” İçişleri Bakanlığının “e-başvuru” hizmeti üzerinden, Alo 199 hattından ve havalimanları ile otogarlardan aldıklarını anlattı.
Gelen taleplerden “Muhakkak yer değiştirmek zorundayız” gibi bir psikoloji içinde olunduğunu anladıklarını belirten Soylu,
“Oysa bu dönem özel bir dönem ve bizim bu dönemde yer değiştirmememiz, bulunduğumuz yerde kalmamız gerek.” dedi.
Soylu, şehir değiştirmelerine ilişkin polis çevirmelerinde söylenen şartların taşınmaması durumunda nasıl bir yöntem izlendiğinin sorulmasının üzerine, şunları kaydetti:
“Esas itibarıyla biz fiili bir zorluk çıkarmaya çalışıyoruz. Bunu çok net ifade ediyorum. Özel araçların da İstanbul dışına ya da kendi şehirlerinin dışına çıkmasını istemiyoruz. Bunun için tüm özel araçlara yönelik bir ateş ölçümü yapıyoruz. Onlara ‘Siz nereye gidiyorsunuz?’ diye soruyoruz. Sadece bununla da kalmıyoruz. Bütün valilerimize bir genelge yayımladık. Orada da diyoruz ki ‘Eğer bir kişi sizin ilinize veya şehrinize başka bir ilden veya şehirden gelmişse, bunu tespit ettiğiniz andan itibaren o kişinin veya ailenin evden çıkmadan 14 gün boyunca izole edilmesini sağlayacak tedbirler alacaksınız.’ Gerek Umreciler, gerekse de yurt dışından gelen vatandaşlarımız, öğrencilerimiz yurtlarda kalıyor. Şu anda toplam 18 bin 700 kişi yurtlarda kalıyor. Biz Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kredi ve Yurtlar Kurumuyla bir çalışma ortaya koyduk. Gençlik ve Spor Bakanlığı, ‘Siz bu meseleye AFAD’dan dolayı, diğer kamplarınızdan dolayı alışıksınız. Burada polis de içerde olması gerekir. Bizimle beraber bunu yaparsanız, siz yönetici olursanız biz de size yardımcı olursak bu işin içerisinde oluruz.’ dedi ve biz de kabul ettik. Burada Umreciler gidiyor, testi yapılıyor, negatif ise evine gönderiyoruz. Evine gönderirken Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile beraber hazırladığımız bir form imzalattırıyoruz. Bu formda, ‘Ben evden 14 gün çıkmayacağım ve Bilim Kurulu’nun tavsiyelerine uyacağım.’ diyorlar. Eğer uymazsam Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun şu maddesindeki üzerime verilecek cezayı da kabul ediyorum.’ diyorlar, imzalayıp çıkıyorlar. Biz bunu burada bırakmıyoruz. Kim hangi ile gidiyorsa, o ilin valisine, o ilçenin kaymakamına ve kolluğuna bunu iletiyoruz, hem fiziki olarak onun her gün takibini yapıyoruz, hem de telefonla beraber Sağlık Bakanlığımız da aynı şekilde takibini yapıyor. Yani burada muradımız şu; Otobüs yolculuğu zaten yüzde 99 azaldı. Uçak yolculuğu neredeyse günlük birkaç sefer seviyesine düştü. Kim ne derse yapsın biz bu kısıtlamayı yapmak zorundayız. Bu kısıtlamayı uygulamak zorundayız ve bunu uyguluyoruz. Bu hareketliliği engellemek zorundayız.
İstanbul’dan Gebze ve Çerkezköy’e üretim için servisle gidenlerle ilgili herhangi bir kısıtlamalarının olmadığını vurgulayan Soylu, onların servis içerisinde nasıl gideceğine dair bir kural zaten koyduklarını anımsattı.
Soylu, özel araçların il dışına çıkmalarını arzu etmediklerini yineleyerek, “Bunun için de fiili olarak her türlü zorluğu oluşturmaya çalışıyoruz. Eğer çıkacaklarsa bundan sonra -ki Sağlık Bakanımızla da bugün bir değerlendirme yaptık- buna ait farklı tedbirler de ortaya koymaktan da çekinmeyeceğimizi aslında yaptığımız uygulamalarla bir şekilde ihsas ettiriyoruz, değerlendiriyoruz.” diye konuştu.