AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Bugün İstanbul sermayesi Anadolu sermayesine, Anadolu hakkına tahammül edememektedir” dedi. Yozgat Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda konuşan Soylu, Bozok diyarında olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, Yozgatlılara kendisine gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür etti.
İstanbul’da Savunma Sanayi Fuarını gezdiğini ve orada Türk mühendislerinin yaptığı çalışmalardan çok etkilendiğini ifade eden Soylu, “Kapıdan içeri girer girmez o insanlar kolumdan tuttular, başkanım gel seni şu insansız hava uçağının yanına götüreyim, gel seni Altay tankının yanına götüreyim, gel seni Türk kuşunun yanına götüreyim, gel seni bu gemiyi nasıl yaptık onu anlatabileceğimiz bir mühendislik harikasının yanına götüreyim. Hepsinde büyük bir heyecan vardı” diye konuştu.
Soylu, şöyle devam etti:
“Ülkemizin sınırlarını korumak için heronlar için İsrail’e el açtığımız ve ne olursun bize heron ver dediğimiz, parasıyla aldığımız bir şekilde tamirine gönderdiğimiz, tamiri için de geri göndermedikleri bir tablodan bugün geldiğimiz nokta ortada. Ben de olsam dış dünyanın yerinde, Türkiye’nin bu yükselişine tahammül etmezdim. Ben de olsam faiz lobisinin yerinde, Türkiye’nin bu yükselişine tahammül etmezdim. Binbir türlü entrikayla beraber, içerdeki iş birlikçileriyle beraber çok nettir bu. Hiç sağa sola kıvırmaya, hiç sağa sola kaçmaya gerek yok. 28 Şubat’ta Türkiye’nin başına belayı getiren İstanbul lobisidir, İstanbul sermayesidir, bugün İstanbul sermayesi Anadolu sermayesine, Anadolu hakkına tahammül edememektedir. Türkiye’deki bu karışıklıkların nedeni, dünya faiz lobisiyle, bankalarıyla beraber Türkiye’nin ümüğüne, boğazına çökmüş, Türkiye halkının, insanlarımızın, büyük Türk milletinin yarınına umutla gitmesini istemeyen anlayışın ta kendisidir. Onlar kaybedecekler, milletimiz kazanacak.”
AK Parti’ye katıldığı günden beri sırtının terinin hiç soğumadığını dile getiren Soylu, “Ne zaman biraz soğuyabilir biliyor musunuz? Halkın adamını, halkın adamlarını, halkın yüce insanını Türkiye’nin en büyük makamı olan cumhurbaşkanlığına halkın oyuyla beraber taşıdığımız gün, milletin oyuyla bir daha geri dönemeyecek şekilde taşıyabileceğimiz gün. O zaman belki kısa dönem hepimizin sırtının teri soğuyabilir. Ben inancımızla, kararlılığımızla, azmimizle Türkiye’yi o noktaya getireceğimize inanıyorum” diye konuştu.