AK Parti tüm sorumluluğu ile hareket eden bir partidir

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, A Haber’de katıldığı programda HDP’yi ‘Truva atı’ nitelemesiyle eleştirdi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, HDP’nin son dönemdeki terör eylemlerine yaklaşımında tutarsız olduğunu ve çözüm sürecine ilişkin ‘Truva atı’ gibi hareket ederek demokrasiyi ‘işlerine geldiği yere kadar’ kullandıklarını ifade ederek sert eleştirilerde bulundu.

Soylu’dan HDP’ye ‘Truva Atı’ benzetmesi

Soylu, A Haber’de katıldığı bir programda gündeme ilişkin kritik açıklamalar yaptı. Soylu, MHP’nin gündemi sallayan ‘şerefsizler listesi’ çıkışına ilişkin yaptığı açıklamada, HDP’nin bulunduğu noktanın çok gergin bir politik çizgide bulunduğunu, partinin ayrıştırıcı bir dile sahip olduğunu ifade ederek “Siz alternatif devlet oluşturmak, paralel yapılar oluşturmak için çaba sarfedeceksiniz, bütün paralel yapılar bir araya geleceksiniz, bu ülkenin huzurunu, sükunetini ortadan kaldırmak içn her türlü tezgahı hazırlayacaksınız, ‘Truva atı’ olarak demokrasiyi kullanma aracı olarak göreceksiniz, sonra da diyeceksiniz ki ‘Silahlar sussun’… Daha ne istiyorsunuz, bu millet size yüzde 13 oy verdi.” diye eleştirdi.

İşte Soylu’nun o açıklamalarından çarpıcı satırlar:

MHP-HDP sürtüşmesi: Şerefsizler listesi için Soylu’dan kritik açıklama

HDP çok gergin bir politik çizginin üzerine oturdu. Yani bir siyasi parti, anayasal bir kurumdur, meşruiyetini seçmeninden, siyasi partiler kanunundan anayasasından ve milletinin kendisini tanımlamasından alır. Türkiye partisi iddiasıyla harekete geçen bir parti eğer terör örgütü ile arasına bir mesafe koyamıyorsa, hala Suruç’ta ve Ceylanpınar’da iki kardeşimizin evlerinde şehit edilmesini kirli, ama bir astsubayımızın ATM’den para çekerken arkasından alçakça katledilmesi için ‘temiz’ diye adledebiliyorsa, burada artık sözün bittiği yer olmuştur… Burada siyaset yoktur… Sen Türkiye’nin partisi misin?

“Cani örgütü devlet ile kıyaslıyorlar…”

Şöyle kavramlar duyuyoruz: Taraflar… Cani örgütü devlet ile kıyaslıyorlar… Hepimizin güvenliğinden mesul devleti, bir PKK terör örgütü ile eşitlemeye çalışıyorlar. Savaşlar devletler arası olur. Aydın kisvesi altında olan insanlar da aynı şeyi söylüyor: Siz bir taraftan devletin güvenlik görevlisine pusu kuracaksınız, arkadan katledeceksiniz, evladı; hanımı yanında katledeceksiniz, bir yandan da ‘Taraflar bu konuyu barışla çözsünler’ diyeceksiniz. Türkiye Cumhuriyeti içerisinde birkaç tane alternatif devlet var, birkaç tane alternatif yapılanma var ve burada biz eksik mi yapıyoruz? Bunu son derece rencide edici, son derece zedeleyici, siyaset açısından da vahim bir dil olarak nitelendiriyorum. Bunun bir hıyanet dili olduğunu ifade ediyorum.

“Herkes haddini hududunu bilecek”

Herkes haddini hududunu bilecek. Bu benim için de geçerli… Şimdi siyasi partilerin kendilerine ait değerlendirmeleri olabilir. Demokrasi truva atı olarak kullanılamaz. ‘Ben demokrasiyle şuraya kadar gideyim, ondan sonra demokrasiyi istismar ederek istediğim sonuca ulaşayım’ anlayışını demokrasi de kabul etmez millet de… Demokrasi kullan at rejimi değildir… Devlet elini tetiğe getirmez, elini tetikten çekmez. Burası bir çadır devleti değildir.

“Bütün paralel yapılar bir araya geleceksiniz…”

Siz alternatif devlet oluşturmak, paralel yapılar oluşturmak için çaba sarfedeceksiniz, bütün paralel yapılar bir araya geleceksiniz, bu ülkenin huzurunu, sükunetini ortadan kaldırmak için her türlü tezgahı hazırlayacaksınız, ‘Truva atı’ olarak demokrasiyi kullanma aracı olarak göreceksiniz, sonra da diyeceksiniz ki ‘Silahlar sussun’… Daha ne istiyorsunuz, bu millet size yüzde 13 oy verdi.

“AK Parti tüm sorumluluğu ile hareket eden bir partidir”

Biz uzak seçmenler, bize yakın seçmenler nasıl durmaktadır? AK Parti bunun tamamını değerlendirmektedir. Ama tüm bunlardan ziyade, kendi bakış açısını da ülkemizin ve milletimizin çıkarlarına yönelik olarak örtüştürmektedir. AK Parti öyle bir siyasi varlık değil… AK Parti milletin çıkarlarını, ülkenin çıkarlarını, ülkenin 13 yıldır elde ettiği kazanımlarını, kendi bilinci, ilkesi ve kazanımları olarak kurulduğu günden itibaren bugüne kadar taşıyan bir siyasi parti olarak ortadadır. Ve milletten ayrı, kendi tabanından ayrı, seçmenden ayrı bir hareket kabiliyeti olan, ‘benim işime bu böyle geliyor” şeklinde bir umursamaz davranış ortaya koyan bir siyasi parti değil… Tam tersi, bütün bu sorumluluğuyla hareket eden bir partidir…”

AK Parti tabanı ne söylüyor

“Millet bize 41 puanla ‘Evet, siz bir iktidar olma hakkına sahipsiniz ve bunu deneyin ve bunu olumlu olarak düşünün’ gibi bir mesaj vermiştir. Biz de bu mesajın üzerinden denemeye çalışıyoruz. Elbette ki tabanımızın ne söylediğini görüyoruz.” diyen Soylu’ya, sunucu ‘Partinizin tabanı ne söylüyor Süleyman Bey? Bir anket yaptırdınız mı?’ diye sordu. Soylu şu cevabı verdi:

AK Parti anketleri

‘Biz sürekli olarak anket yaptırıyoruz. Bazen bir ayda, bazen 1 haftada bir… Olayların bizi en noktaya getirebileceği ve milletimizin ne söylediğini çok daha iyi anlamak için. Ciddi araştırmalarda gerek hükümet kurma biçimleri ile ilgili sonuçlar çıkıyor. Sadece belirleyici onlar değildir yalnız… AK Parti CHP görüşmesi esnasından benim buradan görüş belirtmem ve bir değerlendirme ortaya koymam bu görüşmeleri sakatlayıcı bir değer ortaya koyar ki bugüne kadar sürdürdüğümüz samimiyet çizgisiyle aslen ben de örtüştürmem.’