İçişleri Bakanı Soylu, 15 Temmuz 2016’dan 11 Nisan 2018’e kadar Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) yönelik operasyonlar sonucunda tutuklanan kişi sayısının 77 bin 81 olduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tekirdağ’daki bir otelde düzenlenen “Genel Güvelik ve Uyuşturucu ile Mücadele Toplantısı”nda yaptığı konuşmada, bu toplantıların, Ankara, İzmir, İstanbul ve Eskişehir’in ardından beşincisini Tekirdağ’da gerçekleştirdiklerini söyledi.
Bu toplantılarla şehir güvenliği ve toplamda ülke güvenliği noktasında neyi nasıl bir süreçte yapmak istediklerini, niyetlerini, hedeflerinin neyi anlattığını, gerek kamuoyuyla gerekse şehir güvenliği ile ilgili sorumluluğu bulunan herkesle paylaşmak istediklerini aktaran Soylu, bu çerçevede paydaşlarla iletişim halinde olmak istediklerini kaydetti.
Bakan Soylu, geçen yıl Türkiye’de 5 bin 500 – 6 bin kilo civarında eroin yakalandığını, gümrük rakamları incelendiğinde bu rakamın 20 bin kilolara kadar çıktığını belirterek, Afganistan’daki bir diğer önemli sorunun da yabancı savaşçılar olduğuna dikkati çekti.
“Ne yapacaksınız, denize duvar mı çekeceksiniz?”
Soylu, Türkiye’nin üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin kara sınırları toplamı yaklaşık 2 bin 950 kilometre, kıyı şeridi uzunluğu toplamı 8 bin 333 kilometre. Kıyı şeridi, kara sınırının neredeyse üç katına yakın. Ne yapacaksınız, denize duvar mı çekeceksiniz? Sahil Güvenlik Komutanlığımızdan arkadaşlarımız, 6 bin 158 personelle buradaki sınır güvenliğini büyük bir fedakarlıkla tesis etmeye çalışıyor. Bir taraftan Ege’yi, bir taraftan Akdeniz’i tutuyoruz ama bir gün bir bakıyorsunuz Karadeniz’e doğru yönelmiş bir düzensiz göç dalgası ve kaçakçılıkla karşı karşıyasınız. Geçen yıl ağustos ve eylül arasında bunu yaptılar ama aldığımız önlemlerle burayı bıçak gibi kestik ve asil bir millet olarak bu mücadeleyi veriyorsunuz. Görmezden gelebilirsiniz, ‘Bana ne hangi ülkeye gidiyorsa orası düşünsün’ diyebilirsiniz ama biliyorsunuz ki açık denizin ortasında çoluk çocuk ölüme gidiyorlar veya uyuşturucu kaçırıyorsa, bunu başka bir ülkeye götürüyor orada da genç bir insanı zehirliyor.
Belki orada sattığı uyuşturucunun parasıyla terör örgütüne silah alıyor, bize kurşun sıkacak yani hem insani olarak vicdani sorumluluğumuz var hem de fiili risk altındayız. Dikkat edin, bütün bu anlattığım tablo, bizden kaynaklanan bir tablo değildir. Bize dışarıdan ithal bir tablodur. Türkiye, hiçbir ülkeye sorun teşkil etmiyor ama bizim komşularımızın yaptıkları ve yapmadıkları, bizim için sorun oluşturuyor. Evet, Türkiye bunu yönetebiliyor, bunun maddi yükünü de karşılayabiliyor ama neticede bunun için bir bedel ödüyoruz. Bunu sadece parayla ödesek hiç sorun değil ama şehitlerimiz oluyor, insanımızın huzuruna, ülkemizin geleceğine, gençlerimize kastediyor.”
15 Temmuz hain darbe girişimi
Bakan Soylu, FETÖ’nün 15 Temmuz hain darbe girişiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetin feraseti, milletin cesareti, aziz şehit ve gazilerin büyük fedakarlığı sayesinde sabahında bastırıldığını anımsatarak, 2017 yılında FETÖ’ye yönelik 20 bin 409 operasyon yapıldığını ve 20 bin 478 kişinin tutuklandığını söyledi.
Bu yıl içinde operasyon sayısının 6 bin 742, tutuklu sayısı ise 2 bin 706 olarak gerçekleştiğini belirten Soylu, “15 Temmuz 2016’dan 11 Nisan 2018’e kadar tutuklanan kişi sayısı 77 bin 81 kişidir.” dedi.
Hizmet kalitesi ve kamu verimliliğini arttırma noktasında bürokrasiyi azaltıcı adımlar da attıklarını söyleyen Soylu, bu çerçevede trafik tescil, pasaport ve sürücü belgesi verme gibi bürokratik işlemleri noterlere ve Nüfus Genel Müdürlüğü’ne devrederek, kolluk üzerindeki büro yükünü azalttıklarını ayrıca bu işlemler için istenen 2 bin 185 olan evrakın 754’ünü de kaldırdıklarını anlattı.
Emniyet teşkilatında 277 bin 175, jandarmada 192 bin 37, Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda 6 bin 158, güvenlik korucusu olarak da 70 bin 786 personelin görev yaptığını belirten Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla bekçi alımına başladıklarını, 6 bin 500 bekçinin alımının gerçekleşeceğini, bu çerçevede ilk etapta Tekirdağ’da 170, Edirne’de 90, Kırklareli’de de 70 bekçinin görev yapacağını ifade etti.
Kesintisiz operasyon
Terörle mücadelede yeni bir yapılanma modeline geçtiklerini, özellikle mücadele stratejisini değiştirerek “kesintisiz operasyon” stratejisine döndüklerini söyleyen Soylu, “Yani ille de vurulmayı beklemiyoruz. Terörü tamamen temizleme üzere belli bir plan dahilinde operasyonlarımızı sürdürüyoruz. Yeni güvenlik konsepti gereği, tehlikeyi kendi sahamızda değil, oluştuğu yerde bertaraf etmeye gayret ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Soylu, bu stratejiyle 2017 yılında 169’u büyük ve orta olmak üzere 51 bin 798 operasyon gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
“Zaten bugün nefes alamamalarının sebeplerinden bir tanesi de kışın durmamamız. Etkisiz hale getirilen terörist sayısı 2017 yılında bin 908, teslim olan terörist sayısı da 426’dır. Sizle bir müjdeyi daha paylaşmak istiyorum. ‘Biz ne zamandır böyle baskı yapıyoruz. Niye az teslim oluyorlar?’ diye düşünüyoruz. Son bir hafta 10 gündür, sökün gibi gelmeye başladılar. Gri listeler teslim oluyorlar, üst düzeyler teslim oluyorlar. İnanınız ki ortaya koyulan bu mücadele, bütün unsurlar ile ortaya konan bu mücadele meyvelerini vermektedir. 2018 yılı ise şu tarihe kadar etkisiz hale getirilen terörist sayısı 200’dür. 2017 yılında 697, 2018 yılında ise 96 önemli olay önlenmiştir.
Geçen yıl 170, bu yıl eylem hazırlığındaki 5 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Asayişte aldığımız tedbirler, genel asayiş noktasında önemli etkiler oluşturmuştur. Özellikle bu toplantı, belediye başkanları, kaymakamlarımız. Türkiye 2017 yaşam memnuniyeti araştırmasında en yüksek memnuniyet oranının yüzde 74.4 ile asayiş hizmetlerinde olması, aslında bütün meseleyi özetliyor. Burada muhtarlarımıza, belediye başkanlarımıza, kaymakamlarımıza, valilerimize, emniyet müdürlerimize, jandarma komutanlarımıza çok büyük görev düşüyor.”
“AB uyuşturucu konusunda gevşek davranıyor”
Soylu, 2017 Avrupa uyuşturucu raporuna göre AB erken uyarı sistemi tarafından tespit edilen yeni uyuşturucu maddelerin yüzde 70’inin son 5 yılda üretildiğinin belirlendiğini aktararak, şöyle devam etti:
“2013 yılında 299, 2014 yılında 365, 2015 yılında 423 yeni madde eklenmiş, Avrupa uyuşturucu pazarına. Bu ne demek biliyor musunuz? Geç kaldığımız her gün, listeye yeni bir zehir ekleniyor demek. Bir başka tehlike, bazı yeni maddelerin Avrupa’da açıkta, dükkanlarda ve çoğunlukla ‘yasal keyif verici’ olarak satıldığı, yine uluslararası uyuşturucu raporlarında geçiyor. Avrupa, maalesef bu konuda inanılmaz derecede gevşek davranıyor. Parada ve birçok konuda birlik olan Avrupa, ilginçtir, uyuşturucu ile mücadele konusunda birlik olamıyor. cezalar ve uygulamalar farklı farklı. Bir kilo eroin arzı için beklenen hapis süresi Hollanda’da bir yıl, Yunanistan’ta 20 yıl. Bir kilo esrar arzı için Yunanistan’da ceza 10 yıl, Hollanda, Fransa, Polonya, Lüksemburg ve diğer birkaç AB üyesi ülkede ise hapis cezası öngörülmüyor. Türk Ceza Kanunlarına göre ise uyuşturucu arzı suçunda 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. Satılan veya verilen kişinin çocuk olması durumunda ceza alt sınır 15 yıla kadar yükselmektedir. Ayrıca uyuşturucunun türüne göre, satıldığı, yakalandığı yere göre, yani okul, yurt, kışla, ibadethane gibi toplu bulunan yerlerde ele geçirilmesine göre cezalar artmaktadır.”
“Metruk binalar başımıza bir musibettir”
“Şimdi ben size burada bir paket versem de ‘bunu Kato Dağı’nda bir mağaraya götür bırak’ desem, belki birçoğunuz yolunu bulamazsınız, veya günlerce uğraşır, eziyet çekersiniz.” diyen Soylu, şunları kaydetti:
“Ama düşünün ki Hollanda’da Belçika’da üretilen kilolarca sentetik uyuşturucu, varillerle taşınıyor, jandarmamızın bulduğu mağaralarda çıkıyor. Aynı uyuşturucu, İstanbul’da okul önündeki bir sokak satıcısında yakalanıyor. Buradaki lojistik kapasitenin ciddiyetini, burada dönen parayı sizler hesap edersiniz. Aslında bu uyuşturucu işinde ‘tacir’ kelimesini kullanmak da doğru değil. Tacir namuslu insandır. bunlara doğrudan terörist demek lazım. Çünkü bunların yaptığı iş de budur, bunlara yapılması gereken muamele de budur. Uğraştığımız işler terör, uyuşturucu, asayiş… Canla ilgili işler. Dolayısıyla burada rakamsal hedeflerle tatmin olamayız. Hedefimiz bütün kötülükleri sıfırlamaktır. Ben bu teşkilata inanıyorum, sizlere inanıyorum.
Sevgili valilerimiz, kaymakamlarımız, belediye başkanlarımıza söyledik. Bu metruk binaların yıkılması lazım. Bu işle ilgili ‘estekti köstekti dersek’ mesafe alamayız, bu kadar açık ve net. Yıkıp geçeceksiniz. Hiç bakamayacaksınız, metruk bina kalmayacak Türkiye’de. Metruk bina hem asayiş hem de uyuşturucu açısından başımıza bir musibettir. Bunun üstüne gidiyoruz. Metruk binalar yıkılacak. Onun ötesinde okulların çevresinde önemli operasyonlar yaptık, yapamaya devam edeceğiz. Her okula güvenlikle entegre edebilecek bir görevli ortaya koyduk.”