İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Sadece terörle mücadele ile bu meseleyi bitirmiyoruz. En önemli adımlardan biri de Başbakanımızın Diyarbakır’da açıkladığı 23 ilin cazibe merkezi olması projesidir. Bu terörle yaptığımız mücadeleden daha önemli bir projedir.” dedi.
AK Parti Genel Merkez Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanlığınca başlatılan “Gönül Köprüsü” projesi kapsamında AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı ve Fatih Şahin ile Van’a gelen Soylu, Van Ticaret ve Sanayi Odası ve Ankara Sanayi Odasınca düzenlenen “Sivil Toplum Van Buluşması” toplantısına katıldı.
Soylu, burada yaptığı açıklamada, proje kapsamında kentlerin kardeşliğini pekiştirecek toplantıya katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, kentlerin potansiyellerini harekete geçirmeye çaba gösterdiklerini söyledi.
Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu kentlerinde, uzun yıllardır yarına dair umutların, birileri tarafından terörle örtülmeye çalışıldığını vurgulayan Soylu, Mardin, Diyarbakır, Şanlıurfa, Şırnak, Kars, Tunceli, Bitlis gibi illerin büyük medeniyet merkezleri olduğuna işaret etti.
“Van’a bu yıl 60 bin İranlı turist geldi”
Bölgedeki şehirlerin kendileri adına medeniyet değerleri olan, kuvvetlerini, güçlerini her daim muhafaza eden, ticaretin, kültürlerin, bilimin merkezleri olduklarını belirten Soylu, şöyle dedi:
“Biz burada yeni bir şey keşfetmiyoruz, şehirlerin üzerindeki oyunu, topraklarımızın üzerini verimli olmasın diye örtmek isteyenlerin üzerindeki toprağı kaldırıyoruz. Van ve buradaki komşu iller kalkınacak. Buralar tek ayaklı kalkınma merkezleri değildir. Geçtiğimiz yıl Nevruz’da Van’a 40 bin İran’dan turist geldi. Bu yıl 60 bin. Şu anda otellerin doluluk oranı yüzde 60. Ramazandan önce yüzde 100’dü. Bu Diyarbakır’da da böyle. Geçtiğimiz yıl bir milyon turist bu sene 1,5 milyona ulaşacak.”
Soylu, tarihi yapılarıyla bilinen Diyarbakır’ın Sur ilçesinin terör örgütü tarafından yakıldığını, yıkıldığını, tarihin heder edildiğini anımsattı.
Türkiye’nin coğrafyasıyla, denizleriyle, boğazıyla, Ortadoğu, Avrupa ve Balkanlar arasındaki konumuyla büyük bir zenginliğe sahip olduğunu belirten Soylu, ülkenin birlik, beraberlik ve kardeşliğinin kendisi için hepsinden önce geldiğini vurguladı.
“Güzel Cumhuriyetimizi kurduğumuz günden bu yana ülkemizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine saldırdılar.” diyen Soylu, toplumun hiçbir bölümünün bu ülkede birlik ve beraberlik içinde bu ülkeyi yönetme konusunda rahat bırakılmadığını dile getirdi.
“Ülkede birlik, beraberlik ve kardeşlik olmasın istediler”
1960 darbesinin Türkiye’de çok partili bir hayatı bitirmek için yapıldığına inananlardan biri olmadığını bildiren Soylu, şu açıklamalarda bulundu:
“Cumhuriyet ülkenin her birimini birleştirdi, herkesi bir araya getirdi. 1950 yürüyüşü de böyle oldu. Bu güzel ülke birliktelikle adım atarken 1960 darbesinde ülkenin bütün birikmişliğini, birlik ve beraberliğini tasfiye etmeye çalıştılar ve başardılar. Ne zaman yükseldik başımıza musibet getirdiler. Çünkü birlik, beraberlik ve kardeşlik olmasın istediler. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kurulan AK Parti bu adımı attı. Getirmedikleri, engellemedikleri iş kalmadı. Yakın tarihimizde yaşadık. En son 15 Temmuz’u birlikte yaşadık. 6-7 Ekim olaylarını, 17-25 Aralık darbesini, Gezi olaylarını yaşadık. İstedikleri net, bu ülke ayakları üzerinde durmasın. Kendi iddiasını iradesini ortaya koymasın. Demokratik ortamda herkesin kendisini rahatça ifade ettiği ülke olmasın. Birliği ve beraberliği ile uğraşılsın, sağcı-solcu, Türk-Kürt densin, ayakta duracak takati kalmasın ve onu istediğimiz gibi yönetebilme kabiliyetine sahip olalım anlayışı içinde oldular.”
Ülkede birliği sağlamak isteyenlerin tasfiye edilmesi ve toplumda itibarsızlaştırılması için ellerinden geleni ortaya koyduklarını ama bunu başaramadıklarını söyleyen Soylu, bunu yaparken insanların tarih, medeniyet, inanç birliğini gözardı ettiklerini aktardı.
“Cazibe merkezleri projesi terörle mücadeleden daha önemli”
İçişleri Bakanlığı olarak, yıllardır ülkenin hedeflerinden alıkoymaya çalışan terörü tasfiye etmek için çaba gösterdiklerini ifade eden Soylu, geçtiğimiz yıl ilk 6 ayda terör örgütüne 478 kişinin katıldığını, bu rakamın bu yıl ilk 6 ayda 47’ye düştüğünü açıkladı.
Aldıkları bütün önlemler, milletin desteği ve belirledikleri hedeflerle bugünlere geldiklerini kaydeden Soylu, şöyle devam etti:
“Sadece terörle mücadele ile bu meseleyi bitirmiyoruz. En önemli adımlardan biri de Başbakanımızın Diyarbakır’da açıkladığı 23 ilin cazibe merkezi olması projesidir. Bu terörle yaptığımız mücadeleden daha önemli bir projedir. Buralar huzur, kültür şehirleridir. Doğu ve Güneydoğu Türkiye’nin yeni sıçrama merkezleridir ve bu bizim iddiamızdır. Bunu gerçekleştireceğiz. 23 cazibe merkezinin getirdiği açıktır, 361 binin üzerinde istihdam. Terör örgütünün istismarını, terör örgütü üzerinden Türkiye’de güç devşirmek isteyenlerin istismarını bunu gerçekleştirerek bertaraf edebiliriz. Bizim en önemli gücümüz insan kaynağımızdır, inci gibi çocuklarımızı işlemeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Rutin çalışarak, 7-8 saat uyuyarak Türkiye’yi en büyük 10’uncu ekonomi haline getiremeyeceklerine dikkati çeken Soylu, rutinin dışına çıkılması, yaşanılan sıkıntıların gelecek nesillere aktarmasının önlenmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi.
“Çocuklarımızı koruyamıyorsak bu işi neden yapıyoruz”
Soylu, Bakanlık olarak en çok önem verdikleri meselelerden birinin de belediyeler olduğunu vurgulayarak, bu anlamda güzel çalışmalara imza atıldığını, kaymakam ve valilerin görevlendirildikleri bölgelerden hiç ayrılmayacakmış gibi asfalt döktüğünü, park yaptığını, kanalizasyon döşediğini dile getirdi.
Bu iklimin bozulmasına izin vermeyeceklerini belirten Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Geçtiğimiz günlerde teslim olan 20 tane kızımızın her biri 12-13 yaşında zorla dağa götürülmüş. Biz neden bu görevi yapıyoruz? 780 bin kilometrekare içinde bir annenin dizi dibinde büyümesi gereken kızı koruyamıyorsak neden bu işi yapıyoruz? Bir baba akşam eve gittiğinde yorgunluğunu kızına sarılarak almayı düşüneceği yerde acaba kızım nerede diye düşünürse biz neden bu işi yapıyoruz? Derik’teki, Nusaybin’deki küçük çocukları gördük. O çocukları hedefleriyle buluşturmaktır iddiamız. Kandil’de 13-14 yaşındaki çocukları karşılarına alarak fiziklerine göre sen etek giyeceksin, sen pantolon giyeceksin diye onları taciz ettikten sonra bir daha evlerine dönmemelerini isteyen bir akılla, bedeli ne olursa olsun, insanlık adına, bu ülkede çocukların hayallerinin gerçek olması adına mücadele etmezsek Allah bu dünyada da öteki dünyada da bunun hesabını sorar.”
“15 binin üzerinde istihdam sağlanacak”
Türkiye’nin önünde çok önemli bir sürecin olduğunu, 2019’daki yeni sisteme geçmek için önemli bir merhale katedeceklerini anımsatan Soylu, yeni sistemle birlikte 5 yılda yaptıklarını 2 yılda yapabilen bir anlayışın ortaya konulacağını aktardı.
Cazibe merkezleri projesinin de bölgede çok önemli yatırım iklimi oluşturacağını bildiren Soylu, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Şu anda ciddi bir yatırım talebi var Kalkınma Bakanlığına. 15 binin üzerinde istihdam sağlanacak. Burada kalmaz bu. Sadece bu alanda oluşan sinerjiyle bu yüzde 50 artar. Teröre güç kaybettireceğiz, yerel hizmetlerimizle halkımızı buluşturacağız, özel sektör yatırımlarını en iyi şekilde buralara taşıyacağız. En iyi şekilde bizim buraların tarihine uygun şekilde ilmi yükseltmemiz lazım, terörün değil ilmin, ticaretin, turizmin konuşulduğu, herkesin kendine cazibe gördüğü alanı ülkemizle bütünleştirmeliyiz. Kendimizden vazgeçmeliyiz ama birliğimizden, beraberliğimizden kardeşliğimizden asla vazgeçmemeliyiz.”