AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, “Bizler 21. yüzyılda söz dinleyen değil, sözü bütün dünyaca dinlenen ülke olmak için adım atmaya çalıyoruz” dedi.
Esnaf ziyaretlerinin ardından Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen Eğitim Bir-Sen 1. Olağan Kurulu’na katılan Soylu, Türkiye’nin 13 yılın büyük bir bölümünü altyapı yatırımına ayırdığını ve bugün ülkenin her noktasında üniversite bulunduğunu söyledi.
Bunların hiçbirinin tesadüf olmadığını ve 21. yüzyıla iyi hazırlandıklarını dile getiren Soylu, “Bizler 21. yüzyılda söz dinleyen değil, sözü bütün dünyaca dinlenen ülke olmak için adım atmaya çalıyoruz” ifadesini kullandı.
Soylu, Türkiye’nin ne yaptığını çok iyi bildiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye, eğitimde, sağlıkta, adalette ne yaptığını çok iyi biliyor ama bunu toplum olarak yönetmek ve yürütmek mecburiyetindeyiz. Bu sorumluluk bizim üzerimizdedir. Biz ayrı parçaların insanları değiliz. Biz bütünün, tamamen parça olmadan birbirine tabi olan insanlarız. Siyasi düşüncesi ne olursa olsun, bizi ne derece eleştirirse eleştirsin, önemli değil. Önemli olan Türkiye’nin koyduğu hedeflerdir. 24 saatini planlayamayan bir ülkeden bugün tam anlamıyla söylemek istiyorum ki 2023’ü, 2053’ü, 2071’i planlayan bir Türkiye var.”
– “Barış adası haline gelmek istiyoruz”
İnsan kaynağının iyi noktaya taşınması gerektiğini belirten Soylu, kendi içlerinde kalamayacaklarını, ufuklarını geleceğe, etraflarındaki coğrafyaya ve dünyaya çevirmekle mükellef olduklarını anlattı.
“En iyi öğretmen, en iyi öğretim görevlisi, en iyi okuyan, dünyayı takip eden, analiz eden gençlerimizle ve çocuklarımızla bunları bütünleştiren en iyi öğretmen bizde olmalı” diyen Soylu, “Okuyan, ortak aklı arayan, araştıran, günlerce kütüphaneden çıkmayan, her gerçeğin peşinden koşan… Eğer bunu yapabilirsek Türkiye’yi taşıyabiliriz. Bu Türkiye, eski Türkiye değil. Durduğumuz andan itibaren bizi yerler, bizi bir Suriye, bizi bir Irak, Gürcistan, bizi istikrarsız bir ada haline getirmek isterler. Oysa biz barış adası haline gelmek istiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
– “Dünyada ilk 100 üniversite arasına 5 üniversite koymak istiyoruz”
Soylu, birçok hedefleri bulunduğuna dikkati çekerek, “Hedeflerimiz çok net. Dünyada ilk 100 üniversite arasına 5 üniversite koymak istiyoruz. Doktora programlarında dünyadaki ilk 100 üniversite içine girmek istiyoruz. Çok net ve bunu bu eğitim ordumuzla yapacağız. Eksiklikler, aksaklıklar olabilir ama 21. asırda büyük adımlar ve devrimler gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin çok önemli bir seçime gittiğine işaret eden Soylu, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin gittiği seçimin adı ya ‘sırtımdır ya karnımdır.’ Türkiye, ya sırtım ya da karnım seçimine doğru gidiyor. Burada bugüne kadar yapılmış bütün kazanımların, bu milletin bütün değerlerinin, sadece muhafazakar değerlerinin değil, Kürt’ün ben ‘Kürt’üm’ dediği, Alevi’nin ‘ben Alevi’yim’ dediği, dindarın ‘ben dindarım’ diyebildiği, başörtülünün kendisini ikinci, üçüncü, dördüncü sınıf vatandaş görmediği ve bu ülkede özgürlük ve demokrasi devrimlerinin alabildiğince dünyada hayretle izlendiği bir tabloyu geri döndürebilecek zemini Türkiye’de oluşturmak için çaba gösterenler için bu seçim bir fırsat. Bizim için de Türkiye’yi özgürlüklerle, demokratik yükselmelerle buluşturmak, zenginliklerle buluşturmak ve Türkiye’nin ayaklarının yere sağlam basmasını sağlayabilmek için fırsattır. İki fırsatın mücadelesi var. Ya eski Türkiye fırsatı ya da yeni Türkiye fırsatı.”
Soylu, yeni anayasanın da Türkiye’nin ve milletin en temel önceliği olduğuna işaret ederek, “Bu siyasal düzen ancak Türkiye’yi bu noktaya kadar taşımıştır. Bundan sonra taşıması mümkün değildir. Bizim hep birlikte yeni Türkiye’nin bütün kollarını, milletimizle yeniden belirlemeye ihtiyacımız var” ifadesini kullandı.