İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Mesajı
Cephede savaşan kahramanlar,
Kağnı arabalarıyla cepheye cephane taşıyan kahramanlar…
Ama bir de küçük atölyelerde büyük bir maharet ve el emeğiyle o cephaneleri üreten, alınterleri Kurtuluş Savaşı’na can suyu olan kahramanlarımız var. Terör Şehitlerimiz sadece asker, Polis, Jandarma değil. Ücra köylere elektrik getirmek için çalışırken, yol yaparken, baraj yaparken hain terör örgütünün saldırısına uğrayıp Şehit olan, bazı emek savunucularının unuttuğu ama milletin unutmadığı mühendislerimiz, işçilerimiz, şantiye şeflerimiz, kepçe operatörlerimiz var. Emeğin ve alın terinin bayramı olan 1 Mayıs’a ulaşmanın heyecanı ve mutluluğu içindeyiz.
Meşhur “Sanayi Devrimi’’ni işçilerin sömürüsü ve insanlık dışı hayat koşullarına mahkum etmenin üzerine bina eden emperyalist batı zihniyetine karşı, “usta-çırak” duygusu ve “işçinin çalıştığının karşılığını alınteri kurumadan veriniz” hadis-i şerifindeki anlayışla kurguladığımız çalışma hayatımız, elbette ki çok daha insani ve çok daha medenidir.
Kuruluşunda olduğu gibi, güzel Cumhuriyetimizin, özellikle 21. yüzyılın başından itibaren elde ettiği güç ve kapasitede de işçilerimizin ve her kademeden çalışanlarımızın emeğinin, alınterinin, bilgi ve becerilerinin payı büyüktür. İnsansız hava araçlarımızdan, helikopterlerimize, yazılımlarımızdan sanayi ürünlerimize kadar dünyanın dört bir yanına ihraç ettiğimiz her ürün, sadece zenginleşmek değil, mazlumlara umut olma, dünyaya adalet ve huzur getirme gayretinde olan bu ülkenin en önemli güç kaynaklarından biridir.
Terörle mücadele ederken terörizme karşı verdiğimiz büyük mücadelede de 2800 metre rakımdaki köylere yol götüren, altyapı götüren, terörün yıkımlarını parklarla, bahçelerle temizleyen işçilerimizin, mimar ve mühendislerimizin emeği ve alın terinin büyük ve hiçbir maddi karşılıkla ödenmez bir payı vardır.
Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, eskinin acı hatıraları üzerine bir set çekip, istismarına da izin vermeyerek “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” olarak kabul edilen ve resmi tatil ilan edilen bu özel gün, inşallah bundan sonra da Aziz Milletimize, çalışanlarımıza, çalışma hayatımıza moral ve gurur kaynağı olmaya devam edecektir.
Salgın hastalık sebebiyle pek çok alışkanlığımızdan uzak kaldığımız bir dönemden sonraki bu ilk 1 Mayıs, inşallah yine eskisi gibi meydanlarda halaylarla, Ramazan Bayramı sevinciyle katlanmış olarak huzur ve barış içinde kutlanacaktır. Bu vesileyle, bu ülkenin kalkınmasında, gelişmesinde, gündelik hayatımızdaki tüm ihtiyaçların karşılanmasında alın terleriyle ve emekleriyle katkı koyan işçilerimizin, memurlarımızın, güvenliğimizi sağlayan kolluk birimlerimizin, sağlık çalışanlarımızın, yazılımcılarımızın, mühendislerimizin, mimarlarımızın, üretimden adalete kadar bütün alanlarda çalışma hayatının bir parçası olan Aziz Milletimizin her ferdinin, emekleriyle emekli olmuş tüm büyüklerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, şükranlarımızı sunuyor; ekmeğini kazanma gayretiyle emek verirken hayatını kaybetmiş, Şehit olmuş tüm çalışanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum.