İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU: BU RÖVANŞİZM AKLI TÜRKİYE’YE KAYBETTİRİR

İçişleri Bakanı Soylu, “İstanbul üzerinden Türkiye’ye yönelik bir siyasal çatışmanın önü açılmak isteniyor. Yönetilecek İstanbul’dur, bu rövanşizm aklı Türkiye’ye kaybettirir.” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çaykara Derneğinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bir iddianın peşinde olduğunu, bu iddiasını devam ettirdiğini, kararlarını da o istikamette aldığını söyledi.

Türkiye’nin büyük sınavlardan geçtiğini ve büyük bedeller ödediğini vurgulayan Soylu, bir taraftan terör ile mücadele edilirken diğer yandan da Türkiye’nin eğitim, ulaşım, sağlık ve savunma alt yapısının güçlendirildiğini kaydetti.

Soylu, Türkiye’nin uzun yıllardan bu yana ilk kez büyük fırsat yakaladığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

“Bu fırsatı yönetmeye çalışıyoruz. Türkiye’nin 17 yıllık serüveninde elde ettiği en büyük avantaj, karar verme süreçlerinde cesaretli adım atabilme kabiliyetidir. Benim için sert konuşuyor diyorlar ama benim sert konuştuğum, uyuşturucu ve teröre karşıdır. Biz bunu bu şekilde ortaya koymazsak Doğu ve Güneydoğu’yu tahakküm altına alırlar. Şu an dağlardaki terörist sayısı 700’ün altına düştü. Terör örgütünün yurt içindeki kabiliyeti tamamen daraldı. Bu arada, hem FETÖ hem de DEAŞ ile mücadele ediyoruz. 2,5 yıldır teröristleri ikna edebilmek için bin terörist ailesi ile görüşüyoruz. Daha bugün 2’si, Siirt’te ailelerinin ikna etmesiyle geldi teslim oldu, sayımız şu an 90’a çıktı. Yılbaşından bu yana 90 teröristi ikna ederek adalete teslim ettik.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazesinde uğradığı saldırıya değinen Soylu, “Biz Doğu’da, Güneydoğu’da kuş uçurtmuyoruz, kim kendi İçişleri Bakanlığında böyle bir şey olsun ister? Neredeyse işi bize yıktılar. İftira attılar, ‘dışarıdan adam geldi’ dediler.” ifadelerini kullandı.

“Yönetilecek İstanbul’dur, bu rövanşizm aklı Türkiye’ye kaybettirir”

Soylu, İstanbul’daki seçimin yenilenmesiyle ilgili endişeleri olduğuna vurgu yaparak, şöyle konuştu:

“İstanbul seçimi, verdiği siyasi kavganın uç vereceği bir seçim olarak nitelendirilir ve bu devam ederse, seçimden sonra meşruiyete yönelik bir kavgaya yönelirse, ben bundan ülkem adına endişe ederim. İstanbul seçimi ideolojik olarak bir kavganın devamı olursa ben bundan da endişe ederim, ben bunun ucunu görüyorum. Şu saldırılarda görüyorum. Binali ağabey geçen akşam bir yere gitti, onun orada oturma hakkı yok mu? İstanbul’da bunca yıldır kimsenin hayat tarzına müdehale oldu mu? Yok böyle bir şey. Demek ki burada hesap başka, ben bundan endişe ediyorum ve çekiniyorum. Ülkem adına endişe ediyorum. Binali Bey yıllardır bu ülkeye hizmet ediyor, söyleyin diğer aday ne yapmış?

İstanbul üzerinden Türkiye’ye yönelik bir siyasal çatışmanın önü açılmak isteniyor. Bir meşruiyet kavgası başlatmak istiyorlar. Bu meşruiyet kavgasının ötesinde bir de ideolojik kavga da başlatmak istiyorlar. Yönetilecek İstanbul’dur, bu rövanşizm aklı Türkiye’ye kaybettirir. Epey yol aldık bu mesafeden geri dönmeyelim. Bizim ülkemizi zayıfa düşürüp içerideki çatışmaları arttırmak isteyenler şu an dört gözle bekliyorlar. Geçen gün söyledim, DEAŞ şu sıralar Türkiye’de çok hareketli. Onun için, siyasi, ekonomik ve güvenlik anlamında istikrarımızı devam ettirmek durumundayız. Bunlar kolay kolay yakalanacak fırsatlar değildir, Türkiye önemli bir noktaya geldi. Onun için desteğinize ihtiyacımız var.”

“Türkiye gittikçe güçlenen bir anlayışa sahip”

Öte yandan, Of Hayrat Kültür ve Yardımlaşma Derneğince düzenlenen sahur programına katılan Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin tarihi ve coğrafyası itibarıyla çok önemli bir konumda olduğunu ve millet tarafından belirlenen kendi istikameti doğrultusunda kararlılıkla ilerlediğini söyledi.

Bakan Soylu, 21. asrın başından itibaren Türkiye’yi her alanda kuvvetlendirmek için çaba sarf edildiğini kaydederek, “Türkiye’yi kuvvetlendirmeye çalıştık, neden? Derdimiz ne? Yarın başımıza bir şey gelirse açığa düşmeyelim, ayaklarımızın üzerinde sağlam biçimde durabilelim diye. Türkiye, 1980 darbesine en mecalsiz döneminde yakalandı, 28 Şubat’a ekonomik kriz, kaos ve terörün içinde yakalandı ve kendini toparlayamadı. Oysa şimdi Türkiye, gittikçe güçlenen ve alt yapısını güçlendiren bir anlayışa sahip” ifadelerini kullandı.

“Sandıkların yüzde 10’unu açtırabildik fark 29 binden 13 bine düştü”

Soylu, çocukluğundan beri siyasetin içerisinde olduğunu ama 31 Mart seçimleri gibi bir seçimi daha önce görmediğini belirterek, şunları söyledi:

“Biz Ankara’yı kaybettik, başımızın üzerine. İzmir’i kaybettik, başımızın üzerine. Mersin’i, Antalya’yı, Adana’yı kaybettik itiraz etmedik ki. Ben ilçe yönetim kurulu üyeliği yaptım, gençlik kollarında çalıştım, genel başkanlık yaptım. Ben hayatımda böyle bir seçim görmedim. Kanun diyor ki açık biçimde, ‘sen sandık kurulu başkanı ve üyesi verirken kamu görevlisi vereceksin.’ 62 bin kişinin 3’te biri kamu görevlisi değil. Bu kanunun açıkça tahrifatıdır. Bir yanlışlık olduğunu gördük. Bir sandıkta Binali Bey’in 200 tane oyu var, sıfır yazılmış. Sandıklara itiraz ettik. 80’in üzerinde sandıkta Binali Bey’in oyları 200’den, 170’den sıfıra, bire, beşe düşürülmüş. İtiraz ettik ama sadece yüzde 10’unu açtırabildik fark 29 binden 13 bine düştü. Biz hepsini açtıralım dedik Yüksek Seçim Kurulu hayır dedi.”

Yeni bir seçime gidildiğinin altını çizen Soylu, “Bu seçim er meydanıdır. Millet ne karar verecekse başımızın üzerinde yeri var. Ancak endişem ve korkum şudur; bu seçimi Türkiye’nin siyasi bir çatışmasının başlangıcına evirecekler diye endişe ediyorum. İstanbul seçimi bir çatışmanın başlangıcı olacak diye endişe ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“Bize sahip çıkmanızı istiyorum”

Soylu, yenilenecek seçimde milletin vereceği desteğin önemine vurgu yaparak, şunları kaydetti:

“23 Haziran’da İstanbul bir karar verecek. Ben de bu kararınızı verirken bize sahip çıkmanızı istiyorum. Bir seçim yapılırken, seçmen olarak bir karşılaştırma yapalım. Binali Ağabey, Avrasya’dan Marmaray’a kadar, bölünmüş yollardan bir çoğumuzun hayal bile edemeyeceği birçok yatırımın kararını ve iradesini Cumhurbaşkanımızla birlikte alıp uygulamış. Diğer tarafa bakalım. Beylikdüzü’nde belediye başkanlığı yapmış doğru. Dişe dokunur, iyi ürün namını hemen duyurur. Ne yapmış? Ne ortaya koymuş?”

Bakan Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait verilerin kopyalanmasına da değinerek, “Ben İçişleri Bakanıyım, buradaki herkesin istihbarat bilgisi bende var. Peki ben bakan olduğum gün ‘bütün istihbarat bilgilerini CD’ye doldurun bana verin’ diyebilir miyim? Dedim diyelim, bu doğru bir şey midir ya? Bu, ya kötü niyettir ya da çiğliktir.” dedi.

Özellikle sosyal medya üzerinden çok fazla dedikodu ve tezvirat üretildiğini aktaran Soylu, “Ne olursunuz bunlara itimat etmeyin. İşi gücü bıraktık bunları düzeltmekle uğraşıyoruz. İçişleri Bakanlığı bir şeyi düzeltmek için günde 5 tane açıklama yapar mı? Yapmak durumda kalıyoruz.” diye konuştu.