İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Suruç’ta AK Partililere yönelik saldırıya ilişkin, “Muharrem İnce Selahattin Demirtaş’a giderse PKK da öbür taraftan yüz bulur, oradaki PKK’nın sempatizanları da demokrasiye böyle kafa tutar.” dedi.
Bakan Soylu, seçim çalışmaları kapsamında Ortaköy’de seçim otobüsü üzerinde halkı selamlayarak, vatandaşlara tişört ve karanfil dağıttı. Çocuklara oyuncak hediye eden Soylu, vatandaşlarla fotoğraf çektirdi.
Daha sonra Arnavutköy’deki Boğaziçi Spor Kulübü’nü ziyaret eden Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin büyüyerek ayakta olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’de var olan cevheri yeniden keşfettiğine dikkati çeken Soylu, “Recep Tayyip Erdoğan büyük bir devrimcidir. 3-5 tane slogan atmakla, üniversitelerde boykot yapmakla devrimcilik olmaz. Devrimcilik, tarih değiştirmekle olur. Milletin makus tarihini yenmekle olur. Devrimcilik, her 100 liranın 86 lirasını faize verirken 75 lirasını yatırıma bir şekilde yönlendirmekle olur. Tayyip Erdoğan büyük bir devrimcidir. 2002 yılında iktidara geldiğinde Kürtler, ‘Ben Kürdüm’ diyemiyordu. Aleviler ‘Ben Aleviyim’ diyemiyordu. Dindar ‘Ben dindarım’ demekten çekiniyordu. Şimdi dindar ‘ben dindarım’, Kürtler, ‘Ben Kürdüm’ diyor, Aleviler de ‘Ben Aleviyim’ diyor. Bu büyük bir devrimdir.” diye konuştu.
Soylu, Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada her seçimin önemli olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“En önemli seçim ise 24 Haziran’daki seçimdir. Çünkü sadece kazanmak gayretiyle çalışmıyoruz. Bizim derdimiz şudur, buradan güçlü çıkalım ki önümüzdeki 5 yılda Türkiye’yi, bir füze rampasından çıkar gibi büyük, güçlü milletimize ve dünyaya hizmet eder hale getirelim. Güçlü ve zengin bir Türkiye olsun. Bunu sağlayalım ve işlerimizi yarım bırakmayalım. Bugün terörle mücadele ediyoruz hem de büyük bir gayretle mücadele ediyoruz. Terörle mücadeleyi yarım bırakmayalım. PKK’yla mücadeleyi yarım bırakmayalım. Hiç yarım kalmaz demeyin. Bugün Selahattin Demirtaş’a gidenler yarın onunla masaya oturmak ve PKK’yla mücadeleyi yarım kesmek zorunda kalırlar. 50 türlü oyun ve tezgahla beraber Batı’nın ortaya koyacağı senaryolarla beraber bunu sağlarlar. DEAŞ’la mücadeleyi yarım bırakmayalım. DHKP/C ile mücadeleyi yarım bırakmayalım. Okyanus ötesinden aldığı talimatla ülkeme irin akıtmak isteyen FETÖ’yle mücadeleyi yarım bırakmayalım.”
Doğu ve Güneydoğu’da bugün huzur olduğunu aktaran Soylu, buradaki işleri de yarım bırakmayacaklarını belirtti.
Soylu, siyasetin birtakım şeyler üzerinden yapılmasının yanlış olduğunu kaydederek, “Türkiye’de Selahattin Demirtaş’ı ziyaret eden Muharrem İnce, siyaseten yaptığı tercihle beraber esas itibarıyla PKK terör örgütünü meşruiyet sağlama konusunda makul olma konusunda ve şımartma konusunda çok talihsiz bir adım atmıştır. Atatürk’ün partisini ki kendileri söylüyorlar ki bana göre hiç öyle değil dönüp PKK’nın su yoluna koymuşlardır, yazıklar olsun sadece. Açık açık sosyal medyada kampanyalar yapıyorlar. Birtakım CHP’li kardeşlerimize söylüyorum biz CHP’lilerin bir kısmı HDP’ye oy verelim de onu baraj geçirelim diye kampanyalar yapıyorlar. Bu çok yanlıştır.” ifadelerini kullandı.
Bu yapılanların Türkiye’ye son yıllarda çok zarar verdiğini anlatan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu kadar gözleri kararmaması lazım. Tayyip Erdoğan gitsin de Türkiye’de PKK’yla iş birliği yapalım noktasına gelinmemesi lazım. 16 yıldır Türkiye’de demokrasi de hangi geri adım atıldı? Eğer diyorsanız ki HDP’li milletvekillerini tutukladınız yanlış yaptınız, hadi biz yanlış yaptık, onların öykündükleri Avrupa’nın merkezinde İspanya’daki Katalonya bölgesindeki Batasuna partisinin milletvekilleri onlar bunlar hepsini daha 5 ay önce kelepçelediler, sırf bu yüzden. Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz. Bugün teröre finans sağlayan belediyeleri almasa mıydık yani. Demokrasi, ülkelerin bölünmesini mi ister? Demokrasi, kardeşin diğer bir kardeşe terör örgütü aracılığıyla başka bir muamele yapmasını mı ister? Bir terör örgütünün demokrasiyi istismar ederek orada ülkeyi karanlığa sürüklemesi, siyasetin alanını daraltmasını kusura bakmayın Van’da ilçe başkan yardımcımı kapısının önünde öldürdüler. Hakkari’de milletvekili adayımızı çocuklarının gözleri önünde öldürdüler. Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz? Bir tanesi tek bir söz söyleyebildi mi? Dicle ilçe başkanımı iş yerinde infaz ettiler.
Daha 2 gün önce Şanlıurfa milletvekilim esnaf ziyareti yaparken Allah onu muhafaza etti. ‘Ben PKK’lıyım sen hangi yüzle buraya geliyorsun’ diyor. Bugüne kadar bunu söylemeyen kişi bu cesareti nereden alıyor. Ben Muharrem İnce’den aldığını söylüyorum. Hadi birisi çıksın tersini söylesin. Muharrem İnce Selahattin Demirtaş’a giderse PKK da öbür taraftan yüz bulur oradaki PKK’nın sempatizanları da demokrasiye böyle kafa tutar. Siyaset yaparsınız ama bazı konularda bunu yapmazsınız, terör, terörle mücadele, ülkenin bölünmez bütünlüğü, vatan, bayrak, bunlar siyasetin yapılacağı alanlar değildir. Siyaseti kendi ürettiklerinizle beraber yaparsınız. Bir seçime gidiyoruz getirmek istedikleri Türkiye, darbelerin Türkiye’si. Bizi getirmek istedikleri Türkiye, başbakanların asıldığı Türkiye, Türk-Kürt kavgasının olduğu bir Türkiye. Biz buna layık değiliz. Biz güçlü olmak zorundayız.”