İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bilmenizi isterim ki Afrin’de ve Fırat Kalkanı bölgesinde yapılan operasyonlar terörü engellediği ve terörizmi ortadan kaldırdığı kadar orada gayri kanuni üretilen, bütün insanlığı zehirleyen, kimsenin müdahale etmediği, edemediği sentetik ve kimyasal uyuşturuculara yönelik de çok önemli bir darbe vuracaktır.” dedi.
Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı Konferans Salonu’nda düzenlenen “Uyușturucu Madde Kullanımını Önleme Afiș ve Slogan Yarıșmaları Ödül Töreni”ne katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan ve operasyonlardan görüntülerin yer aldığı sinevizyon sunuldu.
Soylu, törende yaptığı konuşmada, insanı diğer canlılardan ayıran yegane farkın akıl olduğunu söyledi.
Denklemden aklın çekilmesi halinde insanın herhangi bir canlıyla aynı seviyeye geleceğini belirten Soylu, uyuşturucuyla mücadelenin insan olabilme vasfına yönelik bir saldırıya karşı verilen mücadele olduğunu aktardı.
Uyuşturucunun insanın hem aklını aldığını hem de vücut sağlığını bozduğunu ifade eden Soylu, zehirleyip öldürdüğünü, ticaretiyle kazandırdığı parayla da terör örgütlerine ve suç unsurlarına finansman sağladığını aktardı.
Soylu, uyuşturucuyla her zaman mücadele ettiklerini, kolluk kuvvetleriyle bu meselenin her aşamasında tedbir aldıklarını vurgulayarak üretildiği yerlerden son kullanıcıya gelene kadar her aşamada uyuşturucu konusunu takip ettiklerine dikkat çekti.
“Uyuşturucu maddeler günümüzde boyut değiştirdi”
Uyuşturucu maddelerin günümüzde boyut değiştirdiğini anlatan Soylu, hem uyuşturucunun kendisi, ulaştığı yerler ve miktarların hem de yarattığı finansal büyüklük nedeniyle başka illegal alanları etkileme gücünün farklılaştığını belirtti.
Soylu, PKK’nın uyuşturucudan elde ettiği yıllık gelirin 1,5 milyar lira olarak hesaplandığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Uyuşturucunun kendisi gençlerimizi zehirleyerek öldürüyor, parası da terör yoluyla öldürüyor. Dünya uyuşturucu haritasına kabaca bakarsak Hollanda, Belçika, Polonya, Çekya, Slovakya’dan metamfetamin, amfetamin, ekstazi maddelerinin üretilip geldiğini görüyoruz. Sentetik kannabinoidler daha ziyade Çin’de üretiliyor. Afganistan afyon, eroin, Ürdün ve Lübnan esrar, İran metamfetamin, Güney Amerika kıtasında da Kolombiya kokain üretimini sağlıyor. Saydığım bütün bu uyuşturucu maddelerinin ticari rotaları üzerinde bulunan ülke ise Türkiye. Üretilen bütün bu uyuşturucular bizim ülkemizden geçerek tüketicilerine ulaşmaya çalışıyor. Dolayısıyla büyük bir arz baskısı altında bulunuyoruz.”
“50 ilde narkotim kuruluşu tamamlandı”
Bakanlık olarak geniş bir çerçevede tedbirler planladıklarını ve hayata geçirdiklerin aktaran Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Halihazırda 50 ilde narkotim kuruluşu tamamlandı ve bu yıl içerisinde 33 il ve gerekli görülen bazı ilçelerde narkotim kuruluşu gerçekleştirilecektir. Uyuşturucu satışının ve kullanımının sıklıkla gerçekleştiği metruk binalara ilişkin düzenleme yaptık. 6 bin 830 metruk binanın yıkımını gerçekleştirdik. Bir diğer adım ise okullarımızın izlenmesi noktasında atılmıştır. 762 okula güvenlik kamerası sistemi kurulmuş ve kent güvenlik yönetim sistemine entegre edilmiştir.
Talebin önlenmesi ve sokak satıcıları ile kullanıcılar arasındaki bağı koparmak amacıyla ‘alan denetim projesi’ hayata geçirilmiştir. Uyuşturucu ile mücadele eğitimleri yaygınlaştırılmış ve mücadeleci birimlerimizin teknik kapasitesi arttırılmıştır. Bunun yanında uyuşturucu ile mücadele mevzuatını güncelledik ve politika belgelerini hazırladık. Yeni nesil uyuşturucu maddelerin takibi için geliştirilen erken uyarı sistemi kapsamında 2008 yılından günümüze kadar 691 yeni nesil uyuşturucu madde türü kanun kapsamına alınmıştır.”
Süleyman Soylu, uyuşturucu madde ile mücadelede bakanlık birimleri arasında entegrasyonun sağlanması ve yol haritasının çizilmesi adına Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinasyonunda “İçişleri Bakanlığı Uyuşturucu ile Mücadele Uygulama Politika Belgesi” hazırlandığını ve uygulamaya başlandığını bildirdi.
Yine önemli bir konunun, kargo yoluyla yapılan uyuşturucu kaçakçılığının önlenmesi için gerekli mevzuat düzenlemesi olduğunu ve bu düzenlemenin yapıldığını, Van’da pilot uygulamaya başlandığını belirten Soylu, “Tabii bu mücadelede eş güdüm çok önemliydi. Bunu tam olarak tesis edebilmek için Bakanlığımız bünyesinde ‘Uyuşturucu ile Mücadele Koordinasyon Kurulu’ oluşturuldu. Bu sayede birimlerin birbirini görebilmesi sağlanarak daha başarılı sonuçlar elde edilmeye başlandı.” diye konuştu.
Bakan Soylu, bu tedbirlerin yanı sıra, geleceğe dair yol haritası oluşturmanın, uyuşturucu ile mücadelenin en önemli ayaklarından birisi olduğunu vurguladı.
“Sentetik uyuşturuculara da darbe vuracak”
Bir ülkenin özellikle iç güvenliğiyle ilgili oluşan sorunlarının çözümünün, kendi sınırlarının dışarısında alacağı tedbirlerle sağlandığına işaret eden Soylu, şunları kaydetti:
“Suriye’yi bir terör yuvası haline getirdiler. Kimyasal uyuşturucular konusunda da bir yuva haline getirdiler. Atölyelerde, fabrikalarda, imalathanelerde üretilen kimyasal uyuşturucular, oradan ülkemiz ve başka ülkelere hemen servis ediliyordu. Bilmenizi isterim ki Afrin’de ve Fırat Kalkanı bölgesinde yapılan operasyonlar, terörü engellediği ve terörizmi ortadan kaldırdığı kadar orada gayri kanuni üretilen, bütün insanlığı zehirleyen, kimsenin müdahale etmediği, edemediği sentetik ve kimyasal uyuşturuculara yönelik de çok önemli bir darbe vuracaktır. Bu bizim etrafımızdaki ülkeler ve nesillerimiz açısından da çok büyük bir önem taşımaktadır.”
Soylu konuşmasında, uyuşturucunun üretim aşamasından itibaren her aşamasının takibinin bir strateji haline geldiğini belirterek, özellikle sokak mücadelesine ayrı bir önem verdiklerini söyledi.
Bir yandan mücadele ederken diğer yandan uyuşturucuyla mücadelede hafıza oluşturma çabasından olduklarını dile getiren Soylu, bu amaçla uyuşturucu ticaretine bulaşmış şirketlerin, şirket ortaklarının, yapılarının, sokak satıcılarının, torbacıların bulunduğu ve bütün kolluk birimlerinin faydalanacağı ortak bir arşiv hazırlandığını bildirdi.
İllere ve uyuşturucu türlerine göre risk haritalarının çıkarıldığını, bu risklere özel mücadele politikaları geliştirildiğini aktaran Soylu, şu ifadeleri kullandı:
“Bütün bu çalışmalarımız ve planlamalarımızdan hayata geçirdiklerimiz, kısa bir zamanda meyvesini vermiştir. Yakalanan şüpheli sayısı 2017’de 2016’ya göre 114 bin 276’dan 170 bin 175’e yükselmiş, yüzde 49 civarında bir artış sağlanmıştır. Bu operasyonlarda 2017 yılında 200 ton uyuşturucu madde ile birlikte 35,5 milyon tablet uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Tabii burada birçok rakam var ama sizleri sıkmamak için sadece birkaç başlıktan örnek vermek istiyorum. 2016’da ele geçirilen eroin miktarı 5 ton 585 kilogram iken 2017 itibarıyla 18 ton 337 kilogram olmuştur. Aynı dönemde asetik anhidrit miktarı ki eroin imalatının en önemli ara maddelerinden birisidir bin 588 litreden 23 bin 346 litreye çıkmıştır. Kokain miktarı 845 kilogramdan bin 414 kilograma, metamfetamin miktarı 251 kilogramdan 660 kilograma, ecstasy hap miktarı ise 3.7 milyon adetten 2017 sonu itibarıyla 10.5 milyon adete, yani üç katına çıkmıştır. Captagon tablet miktarı da 12.9 milyon adetten 29.2 milyon adete yükselmiştir.”
“Aynı tempo 2018’de de sürmektedir”
Soylu, 2017’nin uyuşturucuyla mücadele açısından narkotik birimlerinin kahramanlık destanı yazdığı bir yıl olduğunu belirterek “Aynı tempo 2018’de de sürmektedir. 2017 yılının ocak ve şubat aylarındaki toplam yakalamaları 2018 ile kıyasladığımızda kokain yakalamalarının 61 kilogramdan 106’ya, eroinde bir ton 324 kilogramdan 4 ton 699 kilograma, sentetik yakalamalarının 406 kilogramdan 906 kilograma, captagon hapın 446 bin 653’ten 999 bin 657’ye çıktığını görüyoruz. Bu da çok önemli bir sıçrayışın, istikrarın, bu konuda arkadaşlarımızın, teşkilatlarımızın ortaya koyduğu mücadelenin bir fotoğrafıdır.” diye konuştu.
Soylu, uyuşturucunun, uyuşturucu olmanın ötesine geçerek öldürücü olduğunu vurgulayarak, uyuşturucuyla mücadelenin topyekun sürdürülmesi gerektiğine işaret etti.
Öğrencilere ve ailelere “Gözümüzü dört açalım.” uyarısında bulunan Soylu, hedefin insanlık ve Anadolu medeniyetinin oluşturduğu zenginliği köreltmek olduğunu vurguladı.
Soylu, bu yıl bittiğinde Türkiye’de uyuşturucu tacirlerine tarihinin en ağır darbelerinden birisinin vurulmuş olacağına inandığını ifade ederek yarışmada dereceye girenler ile ailelerini tebrik etti.
Konuşmasının ardından Soylu, dereceye girenlere ödüllerini takdim etti.